Nasıl yapacağız?
Susurluk’la
ilgili ilkyazım Reis gazetesinde 6 Eylül 2017’de ‘Haydi Susurluk!’ başlığıyla
çıkmıştı. Zaten ondan sadece 5 ay önce Nisan ayında gazetedeki haftalık
yazılarıma başlamıştım. İkinci yıl 15 Ağustos 2018’de ‘Bir Susurluk rüyası’
yazım yayınlandı. Sonrasında bir yıl boyunca ara ara ağırlıklı olarak
Susurluk’la ilgili yazılar yazmaya devam ettim. Meselâ; 7 Kasım 2018’de ‘Susurluk
değerleri’, 4 Eylül 2019’da ‘Meselâ dedim’, 11 Eylül 2019’da ‘Otoyolun
düşündürdükleri’, 11 Eylül 2019’da ‘Lojistik’, 25 Eylül 2019’da ‘Susurluk’ta
çocukluk’, 4 Aralık 2019’da ‘Quo vadis?’, 18 Aralık 2019’da ‘Yörsan depremi’ ve
25 Aralık 2019’da ‘Yörsan’a kayyum’ başlıklı yazılar böyle çıktı. Fakat
özellikle 22 Ocak 2020’de ‘Sıla-i Rahim’ yazımdan itibaren sadece Susurluk
üzerine yazmaya karar verdim. Bu arada 29 Ocak 2019’da ‘Alacakaranlık’, 5 Şubat
2019’da da ‘Yol çatırığı’ yazılarım yayınlandı.
O
dönem sık sık ‘Susurluk için artık bir şeyler yapılmalı’ sözünü duyduğumu
hatırlıyorum. O cümle bende ‘Susurluk
için ne yapabilirim?’e dönüşünce 12 Şubatta Susurluk için önerilerimi
ulaştırmak, ortak bir bilinç oluşturabilmek ve katkılarını alabilmek amacıyla
60 kişilik bir ‘Susurluk
WhatSapp grubu’ oluşturdum. Bu gruba başlarken şöyle
bir çağrım olmuştu: ‘Susurluklu akraba,
dost ve arkadaşlarım. Susurluğun geleceği için çorbada tuzumuz olsun diye
sizlerden bir gurup oluşturdum. Susurluk için gelecek önerilerimi sizlere
ulaştırmak, bir ortak bilinç oluşturabilmek adına. Şüphesiz böyle bir arayışın
sınırı bu değil. Giderek artacak. Kimi akrabam, kimi çocukluk kimi de okul
arkadaşım. Bazısı dostlarım, yol ve dava arkadaşlarım. Şüphesiz farklı siyasi
görüşlere de sahipler. Ancak hepiniz Susurluğu seven, daha iyi olmasını isteyen
tanıdıklarımsınız. İstemeyen gruptan çıkabilir. Politik bir amacım ya da
beklentim yok. Sıladan uzakta acaba ne katkım olabilir arayışındayım. Değerli arkadaşlar, Biliyorsunuz Susurluk REİS gazetesinde
2,5 yıldır haftalık yazıyorum. Ancak son bir aydır sadece Susurluk
için çalışmaya başladım. Sanırım bir süre daha 'Susurluk için ne yapılabilir?'
sorusuna bir cevap oluşturmaya çalışacağım. Tezim, önerim; 'Susurluk için orta-uzun vadeli bir
bölgesel kalkınma planı, bir stratejik plan yapılmalı. Çıkış yolu ancak böyle
olabilir' şeklinde. Hepinize ayrı ayrı çok çok selam.’
Doğal
olarak bu süreçte de 12 Şubatta ‘Stratejik Plan’, 19 Şubatta ‘Bölgesel planlar’,
26 Şubatta ‘5n 1k formülü’ ve 4 Martta ‘Anlamadan olmaz’ başlıklı yazılarım
Susurluk REİS gazetesinde peş peşe çıktılar. Yazılarım artık tamamıyla ‘Susurluk için ne yapılabilir?’ sorusu
üzerinde düşünmeye ve yazmaya evrilmişti. Böylece ‘Susurluk için 2023-28 dönemine odaklanmış, daha sonrası
için de güncellenebilen orta vadeli bir stratejik plân yapılmalıdır’ önerimizin temelleri
atılmış, plan çalışması yavaş yavaş şekillenmeye başlamıştı. Nitekim Coronanın ülkemizde
başladığı gün, yani 11 Martta stratejik plan çalışmasının ilk aşaması olan ‘Neredeyiz?’
sorusuna girmiş olduk. Böylece 11 Martta ‘Çakırdikenleri’, 25 Martta ‘Ziraat
Fakültesi’, 1 Nisanda ‘Bakir olmanın gücü’ yayınlandılar. Ardından 8 Nisandan
15 Temmuza kadar WhatSapp grubumuzla birlikte tam 15 hafta boyunca Güçlü/zayıf
yönler, Fırsat/tehditler üzerinde tarama çalışması yapıldı. Bu aşama ‘Durum (SWOT) analizi’ denilen bir yöntemdi. Böylece Stratejik plan önerimizin
ilk aşamasında Susurluğun güçlü ve zayıf yanları ile karşılaşabileceğimiz
fırsat ve tehditler değerlendirilerek Durum Analizimiz (GZFT) tamamlanmış oldu. Ortaya çıkan tablo artık üzerinde konuşulabilecek
bir panorama çizmiş, aynı zamanda ‘Neredeyiz?’ sorusunun cevabı da
listelenmişti.
İlk aşamada Susurluğun sahip olduğu güçlü ve zayıf yönler ile karşı karşıya olunan fırsat ve tehditler 12 adet sektör/alan bağlamında değerlendirilmişti. Bunlar: ’GY.01-NÜFUS VE SOSYAL HAYAT, GY.02-KONUM, GY.03-KALKINMA VE TEŞVİKLER, GY.04-ULAŞIM, GY.05-LOJİSTİK, GY.06-ENERJİ VE DOĞAL KAYNAKLAR, GY.07-TURİZM, GY.08-SANAYİ, GY.09-TARIM VE HAYVANCILIK, GY.10-SAĞLIK, GY.11-EĞİTİM ve SPOR, GY.12- KENTLEŞME VE ÇEVRE’ başlıklarını taşıyordu. Bu şekilde toplam 46 adet GÜÇLÜ YÖN, 42 adet FIRSAT, 44 adet ZAYIF YÖN ve 40 adet de TEHDİT belirlenmiş oldu.
22 Temmuzda ‘Nereye varmak istiyoruz?’
başlığıyla yayınlanan yazım Stratejik Plan önerimizin ‘Nereye ulaşmak istiyoruz?’ başlıklı
ikinci aşamasını başlatmıştı. Bu aşama da 17 Şubata kadar tam 31 hafta, yani 8
ay sürdü. Sonuçta bu süreçte öncelikle; DEĞERLER (8), İLKELER (5), MİSYON (1) ve VİZYON (1) önerimiz ortaya çıktı. Vizyonumuzu ‘YEŞİLELMA’ logosuyla sembolleştirdik. Buna
dayanarak 3 TEMEL AMAÇ, 10 adet STRATEJİK
AMAÇ ve 17 adet de izlenecek STRATEJİ belirlenmiş oldu. Ardından durum analizi çalışmamızda ortaya çıkan başlıca
sektör/alanlarına göre değerlendirmelere geçtik. Bu çalışmada yöntemimiz
vizyonumuzun üçayağı temel amaçlar, stratejik amaçlar ve uygulanacak
stratejiler çerçevesinde güçlü yönlerimizi daha da güçlendirecek, zayıf
yönlerimizi telafi edecek, fırsatlardan yararlandıracak ve tehditlerden
koruyacak HEDEFLER öngörebilmekti.
Böylece: Nüfus Ve Sosyal Hayat İçin 11, Konum için 9, Kalkınma Ve Teşvikler
için 19, Ulaşım için 9, Lojistik için 9, Enerji Ve Doğal Kaynaklar için 18,
Turizm için 25, Sanayi için 32, Tarım Ve Hayvancılık için 86, Sağlık için 12,
Eğitim Ve Spor için 18 Ve Son Olarak Kentleşme Ve Çevre’ için de 30 olmak üzere
TOPLAM 278 HEDEF ortaya çıktı. Rabbimize hamdolsun böylece; Stratejik Plan
önerimizin ikinci aşamasını da bitirmiş bulunuyoruz.
Şu an yolun üçte ikisini geçmiş durumdayız. Allah nasip
ederse belki yaz aylarında sıra stratejik plan uygulamasının belli periyodlarla
‘Nasıl değerlendirileceği ve nasıl
güncelleneceğini’ ortaya
koymaya gelecek. Böylece bu iki merhaleyi aşabilirsek inşallah '2023-28 dönemi beş yıllık orta
vadeli, Bölgesel bir stratejik alt plân' önerimiz de tamamlanmış olacak.
Bu 4 aşamalı stratejik plan taslağı Susurluğun geleceği için yapılmış ilk
kapsamlı ve net öneri. Genel kabul görür ve gündeme alınırsa üzerinden
geçilebilecek hazır bir taslak. Şayet Kaymakamlığımızın liderliğinde böyle bir çalışma
başlatılacak olursa Susurluğa zaman kazandıracak. Kuşkusuz sıfırdan bir plan
yapmak yerine ortaya konulmuş kapsamlı bir önerinin daha uygulanabilir ve etkin
önerilerle düzeltilip temize çekilmesi daha kolay. Neticede biz de inşallah Susurluğun
geleceği için çorbada tuzumuz olduğu için kıvanç duyacak ve başarılı olması
için dua edeceğiz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder