29 Mart 2018 Perşembe

29 Mart 2018 Perşembe 18:54 İİTİAksaray'da.........................................Kıbrıs harekatı

Kıbrıs harekatı

31 Temmuz 1974

Defterimi Susurluğa giderken bir otobüste yazıyorum. İmtihanlarım bitti. Böylelikle bu senelik okul dönemini de Allaha şükür bitirmiş oldum ve memlekete, evime dönüyorum. İmtihanlar başlayalıberi hiçbir şey yazmamışım.

Anlatacak o kadar çok şey, o kadar şey birikti ki...

Öncelikle geçtiğimiz günlerde tarihi bir olay yaşandı. Türkiye Kıbrıs'a çıkarma yaptı.

20 Temmuz 1974 sabahı Türk ordusu, adaya saat 6:05'ten itibaren havadan indirme ve denizden çıkarma yapmaya başladı.

Türk paraşütçüleri beklemedikleri bir anda adeta rumların tepesine indiler. Denizden çıkarma bir plaja yapıldı.

Rumlar şaşkındı. Ancak akşama doğru karşı harekata başlayabildiler. Karşı taarruz 20 Temmuz akşamından 21 Temmuz sabahına kadar sürdü. Ama olmadı. Kahraman ordumuz mevzilerini korumayı başardı.

Ertesi gün de tekrar ilerlemeye devam edip, Rum birlikleri tarafından saldırıya uğrayan Kıbrıs Türk Alayı ile birleşerek Lefkoşa Havalimanı ve Kaymaklı bölgesine taarruza başladılar.

22 Temmuz'da Türk birlikleri önce Girne’ye girdi, daha sonra da Lefkoşa’ya yöneldi. Ateşkes başlamadan Girne-Lefkoşa hattı birleşmişti. Bu arada Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kararıyle ateşkes ilan edildi.

Diplomatik hareketliliğe rağmen adada hala sıcak saatler devam ediyor.

Ecevit'in yorgun sesi harekatı radyodan "Türk Silahlı Kuvvetleri'nin Kıbrıs'a indirme ve çıkarma harekâtı başlamış bulunuyor..." diyerek duyurdu.

Türkiye bu sesle adeta sokaklara aktı. Manzara, yolda, kahvede, yurtta hep aynıydı. İnsanlar birbirlerine sarılıp ağlıyordu. Ülke sanki savaşa girmemiş, bayram yapıyormuş gibiydi.

Ben Koca Mustafa paşa'da bir yurtta kalıyordum. Adı Antalya yüksek öğrenim öğrenci yurdu. İlk defa bir yurttaydım.

Sadece imtihan devresi için ve ders çalışabilmek amacıyla eve yakın bu yurdu tercih etmiştim.Sonra da nasılsa memlekete gidecektim. Seneye ne olacak şimdiden hiç bir şey belli değildi.

Yurtta tanıdıklarım vardı. Yabancılık çekmiyordum. Halamın evine de çok yakındı. Arada sırada gidiyordum.

Yurtta yemeğimizi çok kere kendimiz yapıyor masrafını da paylaşıyorduk. Yaptığımız ve yediğimiz en çok şey menemendi. En son hamur işi ve patlıcan bile yapmıştık.

Kıbrıs harekatından bir önceki gün sosyolojiden imtihana girmiştim. Daha üç imtihan kalmıştı. Allahın izniyle onları da verdim.

Parasal olarak durum pek parlak değil. 3880 lira birikmiş öğrenim kredisini almıştım. Ama 1000 lirasını çaldırmış, 1000 lirasıyla borçlarımı ödemiş, 1500 lirasını da gömlek, pantolon, mont vs. derken harcayıvermiştim. İşte şimdi elimde kalan 200 lirayla memlekete gidiyordum.

Onca sıkıntıdan sonra biraz para görünce har vurup harman savurmuştum galiba. Elim boş mu gidecektim memlekete. Bu yüzden Bursadan bir şeyler aldım alel acele.

Şu anda imtihanlarımdan sadece birinin sonucunu biliyorum. On da da muvaffak olmuşum çok şükür. Geride sekiz ders var. Bunlardan en çok üçünden kırık not gelebilir. Bu biraz seneyi yaralı bereli bitirmek demek. Böyle olmamalıydı ama oldu işte.

Öte yandan genel olarak geride bıraktığım yıl İstanbulda iyi bir intiba bıraktım sayılır. Bayağı bir çevrem var. Özellikle MTTB camiasından.

Sanırım gelecek seneler için kendime iyi kötü bir zemin hazırlamış durumdayım. Artık okulda da yalnız değilim. Bir grup arkadaşım var. İstanbul'da aç ve açıkta kalmayacağımı biliyorum.

Bir de senenin sonlarına doğru daha bir atak oldum. Mesela ilk defa bir kıza randevu verip pastanede buluşup konuştum. Kendime daha fazla güveniyorum artık.

Galiba Mustafa Kemal Paşa'ya yaklaşıyoruz. Bir saate kalmaz memlekete varmış olurum. Allahım bana, aileme ve ülkeme yardım et. Ordumuzu da muzaffer eyle.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder