25 Kasım 2024 Pazartesi

25 Kasım 2024 Pazartesi 23:30 ORJAN POSTASI III...........................NE YAPMALIYIZ, NEDEN ?

NE YAPMALIYIZ, NEDEN ?

Elimizde resmi bir veri olmamakla birlikte 2010’lu yılların sonunda Orjan’da tamamına yakın çoğunluk konutlarını bitirmiş, iskân raporlarını almış ve içinde oturur durumdaydı. Bu da 634 sayılı yasanın 17.nci maddesine göre 2/3 çoğunluğun daha o zamanlar sağlanmış olduğu iddialarına yol açmıştı.

Hatta 2014 yılında bazı ortaklarımız tarafından kooperatif yönetimine ORJAN SİTE YÖNETİMİNİN KURULMASI gerektiğine dair başvuruda bulunulduğunu biliyoruz. Zira yaptıkları araştırma; Orjanda 634 sayılı yasanın 17.nci maddesine göre konutlarını bitirmiş, iskân raporlarını almış ve içinde oturur durumda olan ortak sayısının 1500’ü aştığını ortaya çıkarmıştı. Ancak bildiğim kadarıyla zamanın yönetimi bu başvuruyu dikkate almamış. Mahkemeye vermeyi de düşünmüşler ancak çeşitli nedenlerle bu da olmamış. Aramızda bu olayın şahidi pek çok arkadaşımız var.

Şayet o dava açılabilseydi çok muhtemeldir ki şimdiye kadar çoktan SİTE YÖNETİMİ KURULMUŞ ve KOOPERATİFİN ORJANI SİTE YÖNETİMİ İMİŞ GİBİ YÖNETMESİ DE İPTAL EDİLMİŞ OLURDU. O zaman yönetim de mecburen kendi durumunu gözden geçirmek, FERDİLEŞMEYİ TAMAMLAMAK ve tasfiye yada İŞLETME KOOPERATİFİNE GEÇME seçeneklerinden birini uygulamak zorunda kalırdı. Ama aradan geçecek süre boyunca iki başlı yönetimin bizim için hiç de iyi bir şey olmadığını hepimiz biliyor, getireceği ilave sorunları anlayabiliyoruz.

Aradan 10 sene geçti. Bu süre zarfında pandemi gibi zor bir dönemin ve doğalgaz dahil Orjanın hemen hemen tüm alt yapı ve üst yapısının yeniden inşaası gibi ağır bir yükün altında ezildik. Bu arada toplu yaşam gerekleri ile ilgili talep ve sorunlar son yıllarda adeta tsunami gibi üzerimize yağıyordu. Şimdi bütün bu zor dönem geçtikten sonra daha da artacağını öngörmek kehanet olmaz. Site Yönetimi tam da bu dönem için gerekliyken aksine bu konuyla ilgili hiçbir şey yapılamadı. Adeta bu büyük doğum 10-15 yıl öteye ertelenmiş, ötelenmiş oldu.

Oysa 634 sayılı Kanunun 17.maddesi gayet açık bir şekilde; “…Kat irtifakı kurulmuş gayrimenkullerde yapı fiilen tamamlanmış ve bağımsız bölümlerin üçte ikisi fiilen kullanılmaya başlanmışsa, kat mülkiyetine geçilmemiş olsa dahi anagayrimenkulün yönetiminde kat mülkiyeti hükümleri uygulanır” (Ek: 13/4/1983 - 2814/7 md.) diyor. Buna göre 2/3 çoğunluğun sağlandığı andan itibaren Orjanda SİTE YÖNETİMİNE GEÇİLMESİ ve kat mülkiyetine geçilmemiş olsa dahi ANAGAYRİMENKULÜN YÖNETİMİNDE KAT MÜLKİYETİ HÜKÜMLERİNİN UYGULANMASI gerekiyor.

Yani, herhangi bir bağımsız bölüm sahibinin konuyu mahkemeye taşıması halinde dava 634 sayılı kat mülkiyeti yasası ve hukuku çerçevesinde görülecek. Nitekim 17.nci madde “KAT İRTİFAKI SAHİBİNİN HAKLARI” konusunda da: Kat irtifakı sahipleri, ortak arsa üzerinde yapılacak yapının, sözleşmede yazılı süre içinde başlaması ve tamamlanması için kendilerine düşen borçların yerine getirilmesini, karşılıklı olarak isteme ve dava etme hakkına sahiptirler”  hükmünü getirmiş.

Madde elbette Kooperatifi sona erdirmiyor ancak SİTE YÖNETİMİNE GEÇİŞİ ve KAT MALİKLERİNİN HUKUKUNU KORUMAYI mümkün kılıyor. Bu da dolaylı olarak kooperatifin tasfiyesini ya da şekil değiştirmesini gündeme getiriyor tabi ki. Kooperatifin amacını tamamlaması kendi yasasına yani 1163 E GÖRE AMACINI TAMAMLAMASIYLA gerçekleşecek. Bana göre bu görev ve sorumluluk Şehircilik Bakanlığının Aralık 2017 de yazdığı şekliyle Orjanda FERDİLEŞMENİN tamamlanmasıyla gerçekleşecek. Bir başka deyişle bütün ortakların KAT MÜLKİYETİ TAPULARI verildiğinde kooperatifin işi de bitmiş olur. Ancak şunu da belirtelim ki kooperatifin ferdileşmeyi tamamlayamaması 17.nci maddenin uygulanmaması için mazeret olamaz.

Hatırlayalım, 1978’de kurulan Kooperatifimizin “AMAÇ VE FAALİYET KONULARI”, “Kooperatifin amacı ortaklarının konut ihtiyaçlarını karşılamaktır” cümlesiyle özetlenen 6.ncı maddede sayılmıştı.  Maddenin 1.nci fıkrası “….ortaklarına konut yaptırır”,  2.nci fıkrasında “Yaptırılan konutların mülkiyetini bu ana sözleşmede yazılı esaslara göre ortaklarına aktarır” hükmü var. 3.ncü fıkra ise “tesis kurma, işletme ve kiraya verme” ile ilgili. Fıkrada “Ortaklarının sosyal, kültürel ve ekonomik ihtiyaçlarını karşılamak üzere gerekli tesisleri kurar, bu tesisleri işletir veya kiraya verir” ifadesi geçiyor.

Görüldüğü üzere çeşitli nedenlerle yapılmamış bir elin parmaklarını geçmeyen subasman dışında kooperatifin amacı genelde sona ermiş durumda. Nitekim Kanalizasyon ihalesinde Maliyenin KONUTLARIN TAMAMLANDIĞI bu nedenle de İSTİSNANIN UYGULANMAYACAĞI gerekçesiyle KDV'nin yüzde 1 değil de yüzde 20 uygulanacağını belirttiğini biliyoruz. Öte yandan son 10 yıl içinde yapılmamış subasmanlar hakkında birkaç genel kurul kararı varsa da nihai sonucun alınamadığı da ortada. Bugün itibariyle bunların sayısının 5’e kadar düştüğü, iskân raporunu almamış konut sayısının ise 20 dolayında olduğu sanılıyor. 

Artık şunu anlamalıyız: “Konut kooperatifleri ilel-ebed kurulmazlar. Nihayetinde 1163 sayılı Kooperatifler kanunu ve Ana sözleşmeye göre amaç ortaklarına konut yapmaktır. İş bittiğinde de dağılması/ veya şekil değiştirmesi gerekir. Bunun için tanınan süre de sadece 1 (bir) yıldır.”

Çünkü, 1163 sayılı Kooperatifler Kanununun 81. maddesinde, konut yapı kooperatiflerinin anasözleşmede gösterilen işlerin tamamlanması ve ferdi mülkiyete geçilip konutların ortaklar adına tescil edilmesiyle amacına ulaşmış sayılacağı ve dağılacağı, yapı kullanma izninin alınmasını müteakip en geç bir yıl içinde ortakların Kat Mülkiyeti Kanununa göre FERDİ MÜNASEBET (FERDİLEŞME SÜRECİ) işlerinin sonuçlandırılacağı son derece açık bir şekilde belirtilmekte.

Önümüzdeki haftaya kadar sağlık ve esenlikle kalın. Orjan postası III devam edecek 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder