İyilik ve kötülük (7)
Kulak vermek isteyenler için
müjdeler var Kur'anda. "Mü'minleri müjdele !."diye başlıyor, iyi ve iyiliğin
somut örnekleri de verilerek: "Bunlar, tövbe edenler, ibâdet edenler,
hamdedenler, oruç tutanlar, rükû' ve secde edenler, iyiliği emredip
kötülükten alıkoyanlar ve Allah'ın koyduğu sınırları hakkıyla
koruyanlardır" ,"İyilik edenleri müjdele","Onların etleri
ve kanları asla Allah'a ulaşmaz. Fakat ona sizin takvanız (Allah'a karşı
gelmekten sakınmanız) ulaşır." [1]
Kur'an diliyle "Gerçek şu
ki iman edip iyi işler yapanlara gelince, şüphesiz Allah iyilik yapanların ve
iyi davrananların mükafatını zayi etmez" deniliyor. Hatta iyilik yapanlar için "Kim güzel
bir iş yaparsa onun iyiliğini artırırız. Kullarımdan İnanıp yararlı işler yapan
ve salih amel işleyenler cennet bahçelerindedirler. Onlar için Rableri katında
diledikleri her şey vardır. İşte bu büyük lütuftur. İşte bu Allah'ın, müjdelediği
şeydir. Şüphesiz Allah, çok bağışlayandır, şükrün karşılığını verendir" [2] diyor yüce Rabbimiz.
Allah "Bunlar, hikmet dolu Kitab'ın; iyilik
yapanlara bir hidayet ve rahmet olarak indirilmiş âyetleridir" buyuruyor bu kutlu mesajlar için. Kurtuluşa erenler içinse "Rabbimizin, bizi
salihler topluluğuyla beraber (cennete) koymasını umarken, Allah'a ve bize
gelen gerçeğe ne diye inanmayalım? dedikleri için onların bu sözüne karşılık
Allah onlara, devamlı kalacakları, içinden ırmaklar akan cennetleri mükafat olarak
verdi. İşte bu, iyilik yapanların mükafatıdır. Ve işte onlar kurtuluşa
erenlerin ta kendileridir"[3] müjdesini veriyor.
Hitap "Mü'min erkekler ve
mü'min kadınlara !" Kur'ana göre onlar "birbirlerinin dostlarıdır.
İyiliği emreder, kötülükten alıkoyarlar. Namazı dosdoğru kılar, zekâtı
verirler. Allah'a ve Resûlüne itaat ederler." "İşte bunlara
Allah merhamet edecektir. Şüphesiz Allah mutlak güç sahibidir, hüküm ve hikmet
sahibidir." [4]
Bakın hemen peşinden Mü'min erkekler ve
mü'min kadınlar da şöyle tarif ediliyor ; "Onlar; namazı dosdoğru kılan, zekâtı veren
kimselerdir. Onlar ahirete de kesin olarak inanırlar. İşte onlar, Rablerinden
gelen bir hidayet üzeredirler." Sonra yapılan şu tavsiyeye bakınız "Kim iyilik yaparak
kendini Allah'a teslim ederse, şüphesiz en sağlam kulpa tutunmuştur." Akıbetin haber verilmesi de son derece
düşündürücü
"İşlerin sonu ancak Allah'a varır." [5]
Bu noktada Lokman peygamberin oğluna
nasihatını da haber veriyor bize Kur'an. "Yavrum! Namazı dosdoğru kıl. İyiliği emret.
Kötülükten alıkoy. Başına gelen musibetlere karşı sabırlı ol. Çünkü bunlar
kesin olarak emredilmiş işlerdendir." [6]
Kur'anda herkes ve her durum için
müjde var. Örneğin "Allah'a ve Resûlüne karşı sadık ve
samimi oldukları takdirde, İyilikte bulunan kimselerin" daha önceki durumlarından dolayı
"(kınanması) için de bir sebep yoktur. Allah çok bağışlayandır, çok
merhamet edendir" [7] buyuruluyor.
Uyarı da var bazılarına "Düzene sokulduktan
sonra yeryüzünde bozgunculuk yapmayın !" Peki ne yapmalıyız ? "Allah'a (azabından) korkarak ve
(rahmetini) umarak dua edin." Sonuç yine bir müjde: "Şüphesiz, Allah'ın rahmeti iyilik edenlere çok
yakındır." [8]
Neticede "Göklerdeki her şey, yerdeki her şey
Allah'ındır" öyle değil
mi ? Bu gerçeğin hatırlatılmasının bir de sebebi olmalı. İşte "(Bu) kötülük
edenleri yaptıklarıyla cezalandırması, iyilik edenleri de daha güzeliyle
mükafatlandırması için (böyle)dir" diyor mevlamız." Çünkü O, Allah'a karşı gelmekten sakınanları en
iyi bilendir." Ardından
yine bir tarif geliyor: "Onlar, ufak tefek kusurları dışında, büyük günahlardan
ve çirkin işlerden uzak duran kimselerdir." Ve işte yine kutlu bir müjde: "Şüphesiz Rabbin,
bağışlaması çok geniş olandır." [9]
Demek ki Kur'an-ı Kerim hem insanları iyilik yapmaya
yöneltiyor, hem de iyi ve iyiliği örneklerle açıklıyor. Üstelik Allaha karşı
gelmekten sakınan, iman edip iyi işler yapanlar için Naîm cennetini vaad
ederek. Bu kutlu haberleri şöyle de okuyabilirsiniz: "kötü ve kötülük de açıklanmış
bu ayetlerle, bu uyarıları dikkate almayanlar da tarif edilmiş" aslında. Neticede bütün işlerin sonu ona varmayacak
mı ? O halde en iyisi yine onun dediği
gibi "en sağlam
kulba tutunmak."
---------------------------
[1] Tevbe Suresi, 112. Ayet, Hac Suresi, 37. Ayet
[2] Yûsuf Suresi), 90. Kehf Suresi), 30. Şûrâ Suresi),
22-23. Ayetler
[3] Mâide Suresi, 84-85. Lokmân Suresi, 2, 4-5. Ayetler
[4] Tevbe Suresi, 71. Ayet
[5] Lokmân Suresi, 22. Ayet
[6] Lokmân Suresi, 17. Ayet
[7] Tevbe Suresi, 91. Ayet
[8] A'râf Suresi, 56. Ayet
[9] Necm Suresi, 31-32. Ayet
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder