30 Ocak 2024 Salı

30 Ocak 2024 Salı TORUNLARIMA MEKTUPLAR................................ANILAR; 30 Ocak

 

125 30 Ocak 2014 Perşembe 09:19 ŞİİR VE TÜRKÜ..........................Sevda olmasaydı da, gönüle dolmasaydı

Sevda olmasaydı da, gönüle dolmasaydı


Sevda olmasaydı, gönüllerimiz aşkla dalgalanmasaydı ne olurdu acaba dünyamız ? 

“Dünya neye yarardı da / Güzeli olmasaydı”  [1] diyor ya türkülerimiz. 

Yaradan bizi çift yaratmış, gönlümüze de aşk ateşini düşürmüş. Önce yaradanımızı sevmişiz, sonra da Ademi/Havvayı. İyi ki sevmişiz, iyi ki yarimiz, sevdamız hep olmuş/var/olacak. Ya olmasaydı halimiz nice olurdu ? Can susuz kalır, kurur çorak olurduk. Çöllerde ışıksız, leylasız kalan mecnunlara dönerdik.

Tıpkı şu türküde olduğu gibi:

“Dağlar duman olur / Çayır çimen olur / Ben yari görmezsem / Halim yaman olur” demiş Köroğlu. [2] Sevdası olmayanı da “Yaz görmemiş kışa, Dert görmemiş başa” benzetmiş.

Sümer Ezgü “Ay battı bulunmaz mı da bu sevda sorulmaz mı, Gözlerimin içinde de sevdiğim görünmez mi ?” diyor “Şeker almaya geldim” [3] adlı türküsünde. Gözlerime bak anlarsın diyor yani, aşığın hali bu kadar açık. Yar ay gibidir, bazen hilal olur bazen dolunay, ama bazen de görünmeyiverir işte. Sevda olur da ayrılık olmaz mı ? O zaman da yanar, pişer Rabbine yönelir aşık.

“Ay batar bedir Allah / Bu sevda nedir Allah / Ayrılık yaman oldu / Çaresi nedir Allah ?”

Onden sebep “Dünyada yardan tatlı var m'ola” demiş Neşet usta. Bir yar daha başka nasıl anlatılabilir ki ? Tabi ki yar deyince, sevda deyince Neşet Ertaş unutulmaz. Hem de onun muhteşem sazı, kendine has avazıyla  güldür güldür dinlemek lazım yâri, sevdayı.

“Dane dane benleri var yüzünde / Can alıcı bakışları gözünde / Bin bir tad var edasında nazında / Dünyada yardan tatlı var m'ola ?”

“Aşkınan Bakışan Göze, Doyulur mu Doyulur mu ?” Yunus Emre'nin dediği gibi, “Ölür ise ten ölür/Canlar ölesi değil.” O kendini garip görmüş, öyle de öldü. Ancak, Neşet ustanın güldür güldür çağlayan sesi, ilelebed bu gök kubbede çınlayacak.[4]

“Garibim Geldik Gitmeye / Muhabbetimiz Bitmeye / Yar İle Sohbet Etmeye / Doyulur Mu Doyulur mu ?” [5]

Şu sözlere bir bakınız:

“Sevgiliden bir parça sevgi alıp bana verenler / Buna karşılık canımı alıp sevgiliye verdiler.” [6] “Leylâ ve Mecnun” yazarı Fuzuliye boşuna büyük şair dememişler.

Aşk, Mevlana’da farklı renklere boyanır. Önce “Demek sen böyle salına salına bensiz gidiyorsun ey canımın canı / Ey, dostlarının canına can katan / Gül bahçesine böyle bensiz gitme istemem” [7] der. Sanırsınız ki bildik bir sevdadan, yârden bahsediyor.

Hatta “Senin aydınlığındır aya ışığını veren geceleyin / Ben bir geceyim, sen bir aysın madem / Gökyüzünde bensiz gitme, istemem.”  beytindeki aşkına imrenirsiniz.

Ama, şu dizeler ayıltır sizi:

“Onlar sadece aşk diyorlar sana / Oysa aşk sultanımsın sen benim / Ey, hiç kimsenin düşüne sığmayan dost / Bensiz gitme, istemem” dediği halin senin benim bildiğim aşktan çok daha öte bir şey olduğunu fark edersiniz.

Çok daha yakınlardan, rahmetli  Erdem Beyazıt’tan da bir örnek:

“Bir aydınlık denizin sonsuz derinliğinde / Yüzüyorum gözünün yeşil serinliğinde.” [8] Şair sanki yârinin yeşil, serin ve sonsuz derinliğinde yüzüyor. Sevdası o kadar hoş ve etkileyici. 

Ancak devam edince sevda tasviri farklılaşıp değişiyor.

“Gözlerinden göğüme sayısız yıldız akar / Bir gülüşün içimde binlerce lamba yakar.
Sensiz geçen zamanı belli yaşamamışım / Sensizlik bir kuyuymuş onu aşamamışım
Bir yol buldum öteye geçerek gözlerinden / İşte yeni bir dünya peygamber sözlerinden
Gözlerinden göğüme sayısız yıldız akar, / Bir gülüşün içimde binlerce lamba yakar.
Bir kurtuluştur o an çağrılsa senin adın, / Sesin ne kadar sıcak, sesin ne kadar yakın.”

İşte o an anlıyorsunuz ki bu aşk, bu sevgili başka bir şeydir. Belli ki bir rehberden söz ediyor, bir pınar gibi besleyen, bir ışık kaynağı gibi aydınlatan birinden.
--------------------------
[1] Nar Tanesi (Sevda Olmasaydı) türküsünden, Neşet Ertaş, Kırşehir. 29.02.1972 tarihinde İstanbul Radyosu Arşivi tarafından derlenmiştir. Rept. No: 1749 Kaynak <http://www.turkudostlari.net/soz.asp?turku=2763>
[2] “Pınar Başından Bulanır” türküsünden. Bazı kaynaklarda, kaynak olarak Edip Demir gösteriliyor. Seyfettin Sığmaz tarafından derlenmiştir. Rept. No: 2340. Sözlerin aslı Köroğlu'na aittir. Kaynak <http://www.turkudostlari.net/soz.asp?turku=2709>
[3] “Şeker almaya geldim” türküsünden. Söz / Müzik : Sümer Ezgü, Kaynak <http://www.sumerezgu.com/turku.php?id=64>
[5]“Tatlı Dile Güler Yüze” türküsünden, Neşet Ertaş. Kaynak <http://www.edebiyatdefteri.com/yazioku.asp?id=1054
[6] Adsız, Şair Fuzuli. Kaynak <http://www.antoloji.com/adsiz-21-siiri/>
[7] Gitme İstemem, Mevlana. Kaynak <http://www.antoloji.com/gitme-istemem-siiri/>
[8] Bulmak,Erdem Beyazıt. Kaynak <http://www.antoloji.com/bulmak-siiri/

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder