Yilmaz Yalcın, Kutlu günler albümüne yeni bir fotoğraf ekledi.
23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutlu, Miraç kandilimiz mübarek olsun
Yilmaz Yalcın, Çocuk albümüne yeni bir fotoğraf ekledi.
Yilmaz Yalcın, Gazete yazıları II albümüne yeni bir fotoğraf ekledi.
Konseyi, bu bayrama resmî olarak ‘23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’ adını vermiş. Çocuk Bayramı başlangıçta savaş sırasında yetim ve öksüz kalan yoksul çocukların bir bahar şenliği ortamında sevindirilmesi amacını taşımaktaymış. UNESCO'nun 1979'u Çocuk yılı olarak duyurmasının ardından, Türkiye Radyo Televizyon Kurumu, 23 Nisan Çocuk Şenliği'ni uluslararası düzeye taşımayı başarmış. O yıl ilk defa altı ülkenin katılımıyla gerçekleşen bu bayramımıza, kırk yıldan bu yana ortalama her yıl kırkın üzerinde ülkeden gelen ve Türk çocuklarının misafiri olan yabancı ülke çocukları katılıyor. Böylece Türkiye Dünya’da çocuklarına bayram hediye eden ve bu bayramı bütün dünya ile paylaşan ilk ve tek ülke durumunda. Günümüzde bu bayrama bir yandan pekçok ülkeden çocuklar çeşitli gösteriler yaparak katıldığı gibi, bir yandan da okullarda geleneksel 23 Nisan törenleri ve çeşitli etkinlikler de düzenlenegelmektedir. Ayrıca 1933'te Atatürk'le başlayan çocukları makama kabul etme geleneği bu gün de çocukların kısa süreliğine devlet makamlarına oturtulması şeklinde devam ediyor.
Öte yandan 23 Nisan 1920, Türk milletinin iradesini temsil eden Birinci Büyük Millet Meclisi’nin açıldığı ve egemenliğin kayıtsız şartsız millette olduğunun ilân edildiği tarih. Bu nedenle 23 Nisan, aynı zamanda millî bağımsızlığımızın ifadesi olarak gelecek nesillere armağan edilen de bir bayram. Her yıl bu manâda, hem çocuk bayramı, hem de millî egemenlik bayramı yönüyle yurdumuzda, yurtdışındaki temsilciliklerimizde, kurumlarımızda, alanlarda ve okullarımızda çeşitli etkinliklerle kutlanmaya devam ediyor. Böylece her yıl 23 Nisanda 7 den 77'ye millî birlik coşkusu ve bayram sevinci içinde milletimizin kenetlenmesi sağlanmış oluyor.
Kuşkusuz bu bayramın çocuklara armağan edilmiş yönü ve Milli egemenlik yanı üzerinde çok şey yazılıp söylenebilir. İkisi de önemli ve vurgulanması gereken konular. Atalarımızdan bize miras gelen ve gelecek nesillere aktarılacak özellikler. Ne mutlu bize ki Millet olarak topyekûn iftihar edilecek bir bayrama sahibiz. Ben bu yazımda bayramın doğuş zamanına, doğduğu şartlara ve şekline dair gölgede kalmış taraflarına değinmek istiyorum. Gazeteci Murat Bardakçı bundan birkaç yıl önce, 21 Nisan 1920'de Mustafa Kemal imzası ile Anadolu'daki bütün askeri birliklere ve sivil idarecilere yönelik yayımlanan telgrafının ATASE arşivinden el ettiği orijinalini yayınlamıştı. Bu önemliydi çünkü, törenlerin şekli konusunda Mustafa Kemal Paşa'ya ait olan ve Nutuk'un eski harflerle ilk baskısında matbaa harfleriyle ve sadece maddeleri yer alan emrin orijinali 96 yıl boyunca hiç yayınlanmamıştı.
Mustafa Kemal Paşa'nın 20. Kolordu Kurmay Başkanlığı Birinci Şubesi vasıtası ile ve 607 numara ile gönderdiği emrin aslı, halen kısa adı ATASE olan askerî arşivde, yani Genelkurmay Askerî Tarih ve Stratejik Etüd Daire Başkanlığı'nda muhafaza ediliyor. Mesajda; Meclis açılışından önce yapılması gereken dini merasimlerin ne şekilde icra edileceği ayrıntıları ile yer alıyor. İşte Mustafa Kemal Paşa'nın Büyük Millet Meclisi'nin açılacağına dair 21 Nisan1920'de Heyet-i Temsiliyye adına çektiği telgraf:
“Allah'ın cömert ihsanı ile Nisan'ın yirmiüçüncü cuma günü, cuma namazından sonra Ankara'da Büyük Millet Meclisi açılacaktır..Vatanın istiklâli, hilâfet ve saltanatın kurtarılması gibi en mühim ve hayatî görevleri ifâ edecek olan Büyük Millet Meclisi'nin açılış gününü Cuma'ya tesadüf ettirmekle o günün mübarek olmasından istifade için açılıştan önce bütün milletvekilleri ile Hacı Bayram Velî Câmi-i Şerîfi'nde Cuma namazı kılınarak Kur'an'ın nurlarından ve salâttan feyzalınacaktır. Namazdan sonra sakal-ı şerif ve sancak-ı şerif taşınarak daireye gidilecektir. İçeriye girilmeden önce bir dua okunacak ve kurbanlar kesilecektir. Tören sırasında camiden Meclis'e kadar Kolordu Kumandanlığı tarafından askerî birliklere özel tertibat aldırılacaktır. O günün kudsiyetini sonsuza kadar ulaştırmak maksadıyla bugünden itibaren vilâyet merkezinde Vali Beyefendi Hazretleri'nin düzenlemesi ile hatim indirtilip Buhârî-i Şerîf okutulacak, hatmin geri kalan kısmı Cuma namazından sonra Meclis'in önünde tamamlanacaktır. Kutsal ve yaralı vatanımızın her köşesinde aynı şekilde bugünden başlayarak Buhârîler okunup hatimler indirilecek, Cuma günü ezandan önce minarelerde salâvâtlar getirilecek, hutbede halifemiz padişahımız efendimizin (Sultan Vahideddin'in) ismi zikredilirken padişahın ve teb'anın biran önce kurtulup saadete ermesi duası da ilâveten okunacaktır. Cuma namazının kılınmasından sonra hatim tamamlanarak hilâfet ve saltanat ile vatanın her tarafının kurtulması maksadıyla yapılan millî çalışmaların önemi ve kutsallığı, milletin her ferdinin vekillerinden meydana gelen Büyük Millet Meclisi'nin yapacağı vatanî vazifeyi ifa mecburiyeti hakkında öğütler verilecektir. Daha sonra halîfe ve pâdişâhımızın, din ve devletimizin, vatan ve milletimizin kurtuluşu, selâmeti ve istiklâli için dua edilecektir. Bu dinî ve vatanî merasimin tamamlanıp camilerden çıkılmasından sonra Osmanlı topraklarının her tarafından hükümet makamına gelinerek Meclis'in açılmasından dolayı resmî tebrikler sunulacaktır. Yine her tarafta Cuma namazından önce uygun şekilde Mevlid-i Şerîf okunacaktır. İşbu tebliğin hemen yayınlanıp gönderilmesi için bütün vasıtalara başvurulacak ve hızlı bir şekilde en ücra köylere, en küçük askerî kıt'alara ve memleketin bütün kuruluşlarına ve müesseselerine yollanması sağlanacaktır. Ayrıca büyük levhalar hâlinde her tarafa asılacak ve mümkün olan yerlerde bastırılıp bedava olarak dağıtılacaktır. Cenâb-ı Hak'ka tam bir muvaffakiyet için niyaz edip yalvarıyoruz. Temsil Heyeti adına Mustafa Kemal”.
Halbuki Mustafa Kemal Paşa, daha önce yayımladığı genelge ile Meclis’in 21 Nisan 1920 Çarşamba günü açılacağını bildirmişti. Fakat, bu genelge ile İstanbul Hükümeti’nin Şeyhülislama yayımlattığı “Bunlar Bolşevik’tir, dinsizdir” fetvasını boşa çıkarmak için bu açılışı iki gün sonrasına, yani 23 Nisan Cuma gününe ertelediği anlaşılıyor. Böylece o gün bütün camilerde cuma namazının kılınacağını hesaba katarak toplanan kalabalıklar yeni Meclis’in açılışını selamlayabilecek, dinî törenlerle, hatim indirilerek ve mevlit okunarak kutlayabilecekti.
Gerçekten de, Heyet- i Temsiliye Başkanı olarak Mustafa Kemal Paşa'nın memlekete yayımladığı bu telgrafta da belirtildiği üzere 23 Nisan günü bütün vilayetlerde Kur'an-ı Kerim hatimleri yapılmış ve Buhari-i Şerifler okunmuş. Cuma ezanından önce minarelerden salâlar verilmiş ve hutbelerde Sultan Vahidüddin'in adı zikredilerek kendisinin ve vatanın kurtuluşu için dualar edilmiş. Mustafa Kemal Paşa'da dahil olmak üzere tüm mebuslar ve Ankara halkı, Hacı Bayram-ı Veli Cami'nde kılınan namazdan sonra sakal-ı şerif ve sancak-ı şerif eşliğinde Meclis binasına giden yol boyunca dizili askerler arasından geçerek bina önüne gelmişler. Meclis önünde, okunan hatimler ve Buhariler tamamlanarak dua edilmiş ve kurbanlar kesilmiş. Bilindiği üzere bu anı ölümsüzleştiren fotoğraf herkesin hafızasındadır. Böylece Büyük Millet Meclisi saat 13.45'te en yaşlı üye Sinop Mebusu Şerif Bey'in nutkuyla açılmış.
Herkesin bilmediği bir husus daha var; o da 23 Nisan 1920 Cuma gününün seçilmesinin özel bir sebebi daha olması. O gün, yani Rebiülevvel ayının 12’sini takip eden Cuma günü aynı zamanda Veladet-i Nebi yani islam peygamberi Hz. Muhammed'in (sav) doğum günü olarak kabul ediliyordu. Bu sebeple veladet-i Nebi hürmetine bütün yurtta zaten hatimler indiriliyor, mevlid-i şerifler okunmaktaydı. İşte böylesi bir manevi iklimde dualarla başlayan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramımız 99 yaşında. Milletimize ve bütün çocuklara kutlu olsun.
Yilmaz Yalcın, Görsel düşünceler II albümüne yeni bir fotoğraf ekledi.
Will Rogers
23 Nisan 2020 Perşembe 13:30 CORONA GÜNLERİ.............................Müslümanın virüsle imtihanı

-------
http://www.islamianaliz.com/m/3818/coronavirus-krizine-muslumanca-bakmak
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder