13 Haziran 2021 Pazar

13 Haziran 2021 23:30 Pazar CORONA GÜNLERİ.................................Umutlanmaya devam

Olacak galiba

Bugün Coronavirüs salgınının ülkemizdeki 457.nci günü. 12 Haziran itibariyle Corona güncel tablosu Ağır hasta sayısının 973'e indiğini gösteriyor. Dün 997, evvelsi gün 1.009 idi. 

Sayının binin altına inmesi ve düşüşün devam ediyor olması çok iyi bir şey. Neticede vefat edenler yoğun bakımda tedavi gören ağır hastalar. En son 2020 yılının 1 Eylül  (991) ve 2 Eylülünde (1.017) bu seviyeyi görmüştük.

Zirve yaptığı 15 Aralığa kadar  (5.988) üç buçuk ay boyunca sürekli yükselmiş sonra da bir ay içinde (23 Ocakta, 1.962) iki binin altına indirilebilmişti. Ardından 29 Marttan itibaren (1.998) yeniden bir yükseliş yaşandı. Bu defaki zirve 25 Nisanda (3.590) idi. Önce tam kapanma dönemi içinde 10 Mayısta (2.983) üç binin altına sonra da bu güne kadar geçen bir ay zarfında da binin altına düşmüş oldu.

Yine bu günkü 12 Haziran Corona güncel tablosuna göre; 218.758 test yapılmış; vaka sayısı 6.076, hasta sayısı 503, vefat 75 ve iyileşenler de 5.112 görünüyor. Toplam vaka 5.325.435, iyileşenler 5.198.057, vefatlar da 48.668 olmuş. Vaka sayısında yeniden altı binin üstüne çıkılmış görünüyor. Ancak yapılan test sayısına oranlarsak %2,78, vaka sayısının beş binlere düştüğü (5.386) 6 Hazirana göre bu artış (5.386/204.827=%2,63) çok sayılmaz.

Geçtiğimiz hafta vakalar içinden semptom gösteren hasta sayılarında da hafif bir yükseliş vardı. Ama bugün 503 olmuş. Oysa 6 Haziranda 482 idi. Düne kadar (561) bir parça yükseldikten sonra yeniden beş yüze inmiş durumda.

 Vefat sayısı düşmeye devam ediyor. Bugün 75 olmuş. 3 Hazirandan (114) bu yana yüzün altında seyretti. Hatta dün 69 bile görüldü. Dileriz 50'in altına, 10'un altına iner.

Ayrıca bugün 23:37 itibariyle aşıda 1.Doz Uygulanan Kişi Sayısı 19.675.228'e, 2.Doz sayısı ise 13.649.824'e, Toplam Yapılan Aşı Sayısı ise 33.325.052'e ulaşmış bulunuyor. Durumun oldukça iyi gittiğini şöyle de açıklayabiliriz: 31 Mayıs saat 01.20 itibarıyla uygulanan birinci doz aşı sayısı 16.515.018, ikinci doz aşı sayısı 12.315.673, toplam doz miktarı ise 28.830.691 idi.

Buna göre on gün içinde birinci dozda %19,1, ikinci dozda %10,8 ve toplamda %15,6 artış sağlanmış. Böyle giderse ay sonunda toplamda nüfusumuzun yaklaşık %40’ı aşılanmış olabilir. Bence umutlu olmaya devam edelim. 

Aşılama maratonu

Bugün Coronavirüs salgınının ülkemizdeki 458.nci günü. Saat 23:14 itibariyle aşıda 1.Doz Uygulanan Kişi Sayısı 20.078.361'e, 2.Doz sayısı 13.701.207'e, Toplam Yapılan Aşı Sayısı ise 33.779.568'e ulaşmış. 

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, “Saat 23.59. Son 24 saat içinde toplam 597.647 doz aşı yapıldı. Dün ise 455 bin 770 kişi aşı vuruldu” açıklamasını yapmış. Bu sonbahara kadar devam edecek bir maraton koşusu ama maşallah süreç şimdilik oldukça iyi gidiyor.

13 Haziran Corona güncel tablosu ise; 214.957 test yapıldığını, vaka sayısının 5.012, hasta sayısının 454, vefat edenlerin 53 ve iyileşenlerin de 4.194 olduğunu gösteriyor. Toplam vaka 5.330.447, iyileşenler 5.202.251, vefatlar da 48.721 olmuş. Ağır hasta sayısı ise bugün 952'ye inmiş. Tablo hemen herkese gerilmiş bir vücudun gevşemesi gibi bir moral etkisi yaptı. Evet, iyileşme burada da var ve devam ediyor.

Türkiye rakamsal olarak Çin, ABD, Hindistan, İngiltere, Brezilya, Almanya, Fransa ve İtalya'dan sonra en çok aşı yapan ülkelerden biri. Sinovac ve Pfizer-BioNTech aşılarını kullanıyor. Mayıs sonuna kadar 100 milyon doz COVID-19 aşısı temin etti. Bu arada BioNTech firmasıyla ilave 30 milyon doz aşının sağlanması için opsiyonlu anlaşma yapıldı.

Öte yandan, Rus menşeli COVID-19 aşısı Sputnik V'nin Türkiye'de üretilmesi için de çalışmalar başladı. Ayrıca yerli aşımızın son fazı olan Faz-3 insan çalışmaları da gönüllüler üzerinde devam ediyor.  Böylece Türk aşısı da son aşamaya gelmiş oldu.

İlk COVID-19 aşısı, 13 Ocak’ta Koca ile Koronavirüs Bilim Kurulu üyelerine yapılmıştı. 14 Ocak’ta aşılama programının resmen başlamasıyla sağlık çalışanları ilk sırada aşılanan grup oldu. Aşı tedarikinin de artmasıyla çok sayıda grup, haziranda aşılama programına dahil edildi.

Türkiye'de Pfizer/BioNTech aşılarının teslimatıyla birlikte aşılama programı da hız kazandı. 10 Haziran itibariyla 45 yaş ve üzerindeki kişiler aşılandı. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, 14 Haziran Pazartesi itibarıyla 40 yaş üstündekilere randevuların açılacağını duyurdu. Süreç, 40 yaş ve üzeri vatandaşların aşılanmasıyla devam edecek ve 18-24 yaş aralığında bulunanlara aşı hakkının tanımlanmasıyla sona erecek. Dördüncü aşamada ise sırası geldiği halde aşı yaptırmayanlara aşı hakkı verilecek.

Çeşitli meslek gruplarına önceki gün şehir içi ve şehirlerarası ulaşım faaliyetlerinde çalışanlar, taksi ve dolmuş esnafı, kargo çalışanları ile kuryeler de dahil edildi. Ayrıca 11 Haziran itibarıyla kafe, lokanta ve restoranlarda çalışanlar ile kuaförler ve avukatlara da aşı sırası geldi. Yine bu hafta içerisinde yaş sırasının yanı sıra tüm ilköğretim öğretmenleri ve 40 yaş üstü tüm branş öğretmenlerine de aşı yapılıyor. Ayrıca dizi sektörü çalışanlarının da aşı yaptırabileceği açıklandı.

Herkes bilmez; Ülkemizde aşı üretimi için çalışmalar ilk Osmanlı İmparatorluğu döneminde başlamış. 1721 yılında İngiltere Büyükelçisinin eşi Lady Mary Montagu ülkesine yazdığı bir mektupta İstanbul’da çiçek hastalığına karşı “aşı denilen bir şey” (varilasyon metodu) yapıldığını hayretle bildirmiş. Bu mektup aşı yapımına ilişkin ulaşılmış en eski belge.

Aşı üretim çalışmalarını yürütmekte olan Pasteur, çalışmalarını sürdürebilmek için dönemin devlet başkanlarına maddi katkı için yazı yazar, yazılardan birinin 2. Abdülhamit’e ulaşması sonrasında, 2. Abdülhamit yardım yapabileceğini ancak çalışmalarını İstanbul’da sürdürmesini ister. Bu teklif kabul görmeyince Pasteur’a Mecidiye Nişanı ile birlikte 10.000 altın (dönemin İstanbul’unda yaklaşık 180-200 ev parası) yollanır ve aynı zamanda Osmanlı’dan 3 kişinin de yanına asistan olarak yetiştirilmesi istenir.

Daha sonra bu ekip “kuduz mikrobu” enjekte edilmiş bir kemik iliği ile Osmanlıya geri döner. 1887’nin Ocak ayında Zoeros Paşa’nın kliniğinde Daûl-Kelp ve Bakteriyoloji Ameliyathanesi (Kuduz Tedavi Müessesesi) kurulur. Bu kurum dünya’da üçüncü, doğunun ise ilk kuduz merkezi olmuştur. Daha sonra bu merkez difteri serumu da üretir.

Yani aşı konusunda acemi değiliz. Üstelik tahkim edilmiş Sağlık sistemimiz bu aşılama sürecini de en kısa zamanda başarabilecek güçte ve donanımda. İnşallah bu salgından kurtulacağımız günler çok uzakta değil.

1 yorum: