5 Kasım 2024 Salı

05 Kasım 2024 Salı 14:00 ORJAN POSTASI III....................................NİÇİN BİR "VİZYONUMUZ" OLSUN Kİ?

NİÇİN BİR "VİZYONUMUZ" OLSUN Kİ? 

Vizyon kelimesi geniş görüş, gelecek öngörüsü anlamına geliyor. Sanki oradaymışız gibi, gelecekte ulaşmak istediğimiz durumu tanımlayan bir ideal tasviri. Kendimiz ve yaşadığımız yer için nasıl bir gelecek öngördüğümüzü, ulaşılmak istenen yer ve durumu, bunun için ilerlenecek yönü tarif ediyor. Neleri yapmak istediğimizi, nasıl yapabileceğimizi dile getiriyor.

 

Şayet bir vizyonunuz yoksa eylemleriniz sadece bir koşuşturmaca, hareketiniz “Rotası belli olmayan bir gemi” gibi olacaktır. Bir geminin açık denizde pusulasız yol alması mümkün mü? Aracınızın uzun farları olmadan gece yola çıkar mısınız? Bir şirket gelecek için hesap-kitap yapmazsa akıbeti ne olur sizce? Gelecek tasavvuru olmayan bir siyasi fikre ya da lidere taraftar olur musunuz?

İşte vizyon yola çıkanlar için böylesine önemli. Ancak arzu edilen ve ulaşılabilir bir geleceğe odaklanmak gerçekçi olmayı da gerektirir.  Ama hayalci de değildir. Uzun vadeli bir yaklaşım günü kurtarmaya yönelik olamaz, günlük işlerin plânlanması ve sorunların halledilmesiyle ilgili değildir. Fakat elbette bunlar ihmal edilemez ve başarılmalıdır.

Güçlü bir vizyonun temel şartı en önce yöneticiler tarafından benimsenmesi, yürütülmesi ve onları seçenler tarafından de tam olarak desteklenmesidir. Zaten, böyle bir yolculuk ilgili tarafların, her düzeydeki paydaşların katkısı, ortak çabası ve desteği olmaksızın başarıya ulaşamaz.

Şüphesiz geleceği ancak Allah bilir. Bize düşen sebeplere yapışıp çalışmak, elimizden gelenin en iyisini yapmaktır. Bazen düşünceler gerçekleşmeyebilir, ama eyleme geçmemişseniz zaten ne kadar pırıltılı da olsa o vizyon sadece bir hayaldir. Bu nedenle iyi bir vizyon bildirimi; bir yandan ilerlemeye teşvik etmeli, iddialı olmalı diğer yandan da ulaşılabilir olmalıdır. İşte bu gerçekçiliktir.

 

Bu noktada sorular şöyle sıralanıyor: Gelecek hazırlığını kimler yapacak, kimler katkı verecek ve paydaşlar kim olacak. En önemlisi bu vizyonun gerektirdiği değişim dönüşüm planlamasını kimler yapacak ve uygulayacak. Sorumluları kim olacak ve bu süreçten kimler etkilenecek? 

 

Orjan için değişim dönüşüm hareketini başlatacak bir vizyon tasarımının destek ve kabul göreceği en önemli platform seçimli genel kurullardır. Elbette görüş ve vaadleri değerlendirilecek olanlar da adaylığı düşünen ekipler. Onlara baktığımızda Orjan kamuoyu temsil ettikleri gelecek vizyonunu görebilmeli ve anlayabilmeli. Sonrasında herkes için ortak paydayı önerebilen o değişim-dönüşüm planı genel kurulda bir heyecan dalgası oluşturabilir ve destek alabilir diye düşünüyorum. Bu tür bir girişimi desteklemek hepimizin ortak sorumluluğudur. Zira gelecek bizlerden çok gençlerimiz, çocuklarımız ve torunlarımız içindir.

 

Vizyonu olan bir plan elbette ki kendi içinde günün sorunlarına çözüm vaadlerini, programlarını içerdiği gibi, geleceğe dönük perspektif ve yatırım teklifleriyle de dolu olacaktır. Yasal olarak önerilen proje ve bütçelerin onaylanması gerekiyor ki yapılabilsin. Sonuçta genel kurullar aynı zamanda demokratik müzakere ve hesap verme yeridir. Dolayısıyla hedeflerine ulaşamayan, vaadlerini yerine getiremeyen yönetimler yerini daha iyisine bırakacaktır.

Kendimize ve çevremize bir bakalım: mahalle olduk, yakın bölgemizde yapılaşma giderek yoğunlaşıyor, belediye ve kamu kuruluşlarıyla ilişkilerimiz ve hizmet beklentimiz arttı, Denetko, İmko ve Haberkent de bu değişim dönüşümü yaşamakta. Deniz kirliliği, temizlik, ulaşım, deniz taşkınları, yangın, deprem, su kıtlığı, sivrisinekle mücadele, internet, proje dışı işler, güvenlik sorunları vb. gibi pek çok konu bizi aşıyor. Kamu kuruluşlarının, belediyelerinin destek ve işbirliğine muhtacız.

 

Bu arada sürekli alt ve üst yapı masraflarını karşılamaktan yorulduk. Değil yenileme bakım-onarım, işletme ve masrafları bile korkutuyor. Elektriği Uedaş’a devrederek büyük bir sorundan kurtulduk ama halen su patlaklarının nasıl başımıza dert olduğunu görüyor yaşıyoruz. Büyük paralarla yaptırdığımız kanalizasyon ve doğalgaz sistemimizin, yollarımızın,  sokaklarımızın yıllar içinde rutin/rutin dışı tamir ve bakımları olmayacak mı sanıyorsunuz?

 

Öte yandan içerde A’dan Z’ye neredeyse bütün taleplerimiz kooperatif amaçlarıyla değil, TOPLU YAŞAM GEREKLERİYLE ilgili. Mesela son yıllarda Orjan kamuoyunda sıklıkla tartışılan deniz kirliliği, güvenlik, yabancı kişiler, plaj şemsiyeleri şezlonglar duşlar, temizlik, çevrenin korunması, sokak hayvanları gibi pek çok konu salt yönetimin üstesinden gelebileceği meseleler değil. Peki ya; komşuluk ilişkileri, iletişim sorunları, proje dışı işler, gürültü, sosyal faaliyetler, ortak alan bakım ve koruma, atık çöp depolama alanı, trafik vb. gibi talepler sizce ne kadar kooperatif amaç, görev ve sorumluluklarındandır?

 

Değilse bu talep ve uygulama nedir? Neyi yanlış yapıyoruz? Üzerinde düşündük mü, doğrusu nasıl olmalı diye acaba hiç kafa yorduk mu? Bu talep ve sorunlar giderek ne hal alacaklar? Gelecekte nasıl bir Orjan olacak? Meselâ; bugün için en önemli sorunlarımızdan biri gibi görünen yabancı kişilerin varlığı yada bütünsel olarak güvenlik sorunu site yönetimine geçildiğinde nasıl bir boyuta ulaşmış olacak. Kuşkusuz o zaman bambaşka meselelerle uğraşıyor olacağız ama bugün için gündemin ilk sıralarında olan konular da önemini çoktan kaybetmiş olacak. Biz bu arada sadece patinaj yapmış, zigzaglar çizmiş ama zaman kaybetmiş olmaktan üzüleceğiz.

O halde şayet Orjan geleceğini öngörmek, karşı karşıya kaldığı sorunları orta vadede aşmak istiyorsa alıştığı minval kısa vadeli çözümlerden uzak durmalıdır. Aksine Orjan’ın orta ve uzun vadeyi öngören bir ‘vizyonu’ olmalıdır. BU NOKTADA ÖNERDİĞİMİZ ŞEY; SİTE YÖNETİMİNE GEÇMEKTİR. Burada tavsiyemiz kesinlikle mevcut sorunlarımızla uğraşmayı, Orjan için gerekli projeleri sonuçlandırmayı ve günlük hizmetlerin verilmesini durdurmaz. Neticede Orjan Yönetimleri vaadlerini yerine getirecek, belediyeler görevi olan hizmetleri sürdürecek, kamu idaresi ve kuruluşları da varoluşlarının gereğini yapacaktır.

Şimdi başınızı arkaya yaslayın, gözlerinizi kapatın ve Orjan’ı beş yıl sonra nasıl görmek istiyorsanız öyle hayal edin. Lütfen bir an için düşünelim ve hissedelim o anı. Rüyalarımız olsun Orjan üstüne, hayallerimiz olsun umutla dolu ve dualarımız olsun gelecek için.

 

Önümüzdeki haftaya kadar sağlık ve esenlikle kalın. Orjan postası III devam edecek.

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder