Pandemi karnesi
Bugün 06 Haziran 2022 Pazartesi. Yine bir bahar daha tam yaşanmadan yaz geldi. Hala ara ara yağışlı günler görüyoruz. Buna yoğun çöl tozu sebebiyle çamurlu günler de diyebiliriz. Öte yandan sıcaklıklar şimdiden 30 derece civarında. Acaba bu yaz da kavurucu sıcaklar olacak mı?
Olsun, yaz yazlığını yapsın. Yeter ki kuraklık olmasın. Bu sene kar açısından epey bereketliydi. Neticede her mevsim kendisinden beklenenle geçsin. İnşallah corona günlerinin de sonuna geldik gibi. Bugün dünyanın korona karnesini yazıyorum. Temmuz başında da ülkemizin pandemi performansını yazıp iki yıldan fazladır sürdürdüğüm CORONA GÜNLERİ'ni noktalamış olacağım.
Ukrayna savaşı 103.ncü gününde. Bu savaş sebebiyle ne yazık ki pandeminin bitişine yeteri kadar sevinemedik. Şu ana kadar dünyaya en az pandemi kadar, bazı yönlerden ondan daha fazla zarar verdi. Hala da devam ediyor ve biteceğine dair işaretler bir gidip bir geliyor. Ukrayna'nın stratejik tesislerinin önemli bir kısmı, bazı şehir ve kasabaları yerle bir oldu. Yüzbine yakın asker-sivil insan öldü ve bunun iki misli yaralanan oldu. Evsiz kalanların, göçmek durumunda kalanların sayısı ise şimdilik 5 milyonu aşmış durumda.
Pandemide hasar gören dünya ekonomisi bu defa da savaş sebebiyle daha derin bir krize girdi. Başta enerji ve gıda olmak üzere pek çok sektörün geleceği belirsiz. Genel olarak dünyada büyümeler durdu, enflasyon yükseldi. Artan fiyatlar ve tedarik zincirindeki bozulmalar üretimden tüketime kadar her alanda sıkıntılara yol açmış durumda. Doğal olarak krizin bizim gibi ülkelere yansıması da tsunami etkisi yapıyor. Bugün savaş bitmiş olsa dahi bu hasarın onarılması yıllar alacak.
Bugün itibariyle Dünyada Corona pandemisi başlayalı 889 gün geçti. Neredeyse 30 ay oldu. Ülkemizde de 810.nci gününde. Yani 2 yıl 3 aydan fazla bir zamandır biz de bu salgınla yaşıyoruz. Ama hamdolsun artık sonuna geldik. Hem dünyada hem ülkemizde günlük vaka ve ölüm sayıları minimum seviyelere düşmüş durumda. Fakat, bu pandemi bitmiş olsa da yerine yenilerinin geleceği gün gibi aşikar. Dünyanın çok farklı virüs ve salgınlarla imtihanı hiç bitmeyecek.
Şimdi bir hasar tespiti, finiş noktasında bir değerlendirme yapalım. Dünya covid sebebiyle bugüne kadar
yarım milyardan fazla (yaklaşık 540 milyon) kişi bu hastalığa yakalandı.
Ölenlerin sayısı ise 6,5 milyona (yaklaşık 6,4 milyon) yaklaştı. Ölüm oranı
%1,18 oldu. Yani her bin kişiden 12'si ne yazık ki kurtulamadı bu musibetten.
2,5 yıllık salgın seyrine baktığımızda kabaca 8 adet kabarma görüyoruz. Ama biraz daha dikkatli bakarsak toplam 11 zirve görülüyor.
Bunlardan 3'ü
2020'de. 12 Nisan (yeni vaka: 119046, 7 günlük ortalama: 87425), 12 Ağustos
(yeni vaka:274937, 7 günlük ortalama: 263128) ve 17 Aralık (yeni vaka:739448, 7
günlük ortalama: 650523).
2021 yılında ise
böyle 5 zirve var. 8 Ocak (yeni vaka: 836710, 7 günlük ortalama: 699752), 30
Nisan (yeni vaka: 891802, 7 günlük ortalama: 823751), 6 Ağustos (yeni vaka:
819584, 7 günlük ortalama: 627179) ve 2 Aralık (yeni vaka: 708102, 7 günlük
ortalama: 595879). Bunlar alfa ve delta varyantlarının etkileri idi.
2022 yılına
girdiğimizde Omicron varyantı ile birlikte salgında tüm zamanların en yüksek 2
zirvesi görüldü. Bunlar; 19 Ocak (yeni vaka: 4079835, 7 günlük ortalama:
3096554) ve 16 Martta (yeni vaka: 2219850, 7 günlük ortalama: 1775944)
gerçekleşti. Öyle ki 18 Mayıstaki (yeni
vaka: 739362, 7 günlük ortalama: 565864) üçüncü zirve bunların yanında çok
küçük kaldı ve salgının bitmekte olduğunu düşündürdü. Çünkü 2020'nin ilk iki
zirvesi hariç diğerlerinin tümünden daha düşük bir yükseltiydi.
Vefatlar açısından daha dalgalı bir salgın seyri görüyoruz. Burada da kabaca 8 adet kabarma var. Ama biraz daha dikkatli bakarsak burada da toplam 11 zirve görülüyor.
Bunlardan 4'ü
2020'de. 7 Nisan (yeni vefat: 8348, 7 günlük ortalama: 6270), 5 Ağustos (yeni
vefat: 7389, 7 günlük ortalama: 6200), 1 Ekim (yeni vefat: 8886, 7 günlük
ortalama: 5826) ve 30 Aralık (yeni vefat: 15700, 7 günlük ortalama: 10868).
2021 yılında ise yine
böyle 4 zirve var. 26 Ocak (yeni vefat: 17837, 7 günlük ortalama: 14795), 29
Nisan (yeni vefat: 15730, 7 günlük ortalama: 13923), 20 Temmuz (yeni vefat:
11941, 7 günlük ortalama: 8447) ve 2 Aralık (yeni vefat: 10147, 7 günlük ortalama:
7565). Bunlar alfa ve delta varyantlarının etkileri idi.
2022 yılına
girdiğimizde Omicron varyantı ile birlikte ölüm sayıları vakalardaki gibi
olmasa da ciddi bir zirve yaptı. Bu; 9 Ocak (yeni vefat: 13312, 7 günlük ortalama:
10922) idi. Ki ardından gelen iki yükselti bunun yanında oldukça küçük kaldı.
Bunlar 25 Martta (yeni vefat: 8987, 7
günlük ortalama: 5262) ve 13 Nisanda (4537, 3271) idi. 22 Mart 2020'nin (1685, 1205) de altında
gerçekleşen bu gerçekleşme doğal olarak salgının bitmekte olduğu kanısını
güçlendirdi.
Koronavirüs
ile ilgili istatistik verilere göre Haziran ayı başı itibariyle dünyada toplam
vaka 535,2 milyonu (535.240.550), ölümler de %1,18 ölüm oranıyla 6,3 milyonu
(6.320.150) aşmış durumda. Günlük vaka sayısı 200 bin (199.876) olarak
gerçekleşmiş. Günlük can kaybı ise 312 görünüyor. 506,1 milyon ( 506.149.935)
toplam iyileşen var. İyileşme oranı da %94,56 seviyesinde.
Salgında
sona yaklaşırken vaka sayısı açısından ilk beş ülke; ABD, Hindistan, Brezilya,
Fransa ve Almanya olarak sıralanmış gözüküyor. Ardından gelen ikinci beşli grup da
şöyle: Birleşik Krallık, Rusya, Güney Kore, İtalya ve Türkiye. Onların da
ardından; İspanya, Vietnam, Arjantin, Okyanusya, Japonya, Hollanda, Avustralya
ve İran geliyor. Bu 18 ülke dünya vaka sayısının %71,25'ini
(381.353.031/535.240.550) yani dörtte üçünü oluşturuyor.
Ölümlerde ilk beş ülke; ABD, Brezilya, Hindistan, Rusya ve Birleşik Krallık olmuş. Zaten ilk üç ülke en başından beri vaka sayılarında da önde oldular. Sadece Hindistan ve Brezilya yer değiştirdi o kadar. İlk beşi takip eden ikinci beşli grup da: İtalya, Fransa, İran, Almanya ve Arjantin olarak görünüyor. Bu gruptakilerden vaka sayısı bakımından sadece 9.ncu sıradaki İtalya bu kez 6.ncı olmuş durumda.
İkinci
ondaki ülkeler bu kez; İspanya, Türkiye, Vietnam, Japonya, Güney Kore,
Hollanda, Okyanusya ve Avustralya olmuş. Bu ilk 18 ülke dünyada salgın
nedeniyle ölenlerin %61,02'sini (3.856.470/6.320.150) oluşturuyor. Yani dünyadaki salgın nedeniyle her yüz kişiden
61'i bu ülkelerde ölmüş.
Vaka
sayısı ile 10.ncu sıradaki Türkiye vefatlarda bu defa 12.nci sırada yer alıyor.
11.nci sıradaki İspanya bu grupta da aynı yerde. 16.ncı Hollanda da öyle.
15.nci Japonya bir sıra üste yani 14.ncülüğe yükselmiş. İran'ın vaka sayısı
bakımından en son 18.nci sırada iken bu kez toplam ölüm sayısında 8.nci sıraya
çıkmış olması oldukça ilginç. Almanya'nın da 5.nci sırada iken 9.ncu sıraya
inmiş olması bir başka kayda değer bir durum.
Vaka ve vefat
sayıları ülke nüfuslarının farklı olması sebebiyle çok doğru bir ölçüt
olmayabilir. Zira ölüm oranı diye nitelendirilebilecek can
kaybı/vaka kriterine baktığımızda çok daha farklı bir sıralama ortaya çıkıyor:
Brezilya, Rusya, İran, Arjantin, Hindistan, ABD, İtalya, İspanya, Birleşik
Krallık, Türkiye, Almanya, Fransa, Vietnam, Japonya, Hollanda, Okyanusya, Güney
Kore ve Avustralya.
Bu
listedeki en belirgin ülke vaka sayısı bakımından 3.ncü sıradaki Brezilya. Bu
ülke toplam ölümlerde 2.nci, en yüksek ölüm oranı (2,14%) ile de 1.nci sırada
yer alıyor. 2.nci sıradaki Hindistan, toplam ölümlerde 3.ncülüğe, ölüm oranında
ise (1,22%) 5.nci sıraya iniyor. Dünyanın toplam vaka ve ölüm sayısında 1
numarası ABD ise ölüm oranı (1,19%) konusunda Hindistan'ın ardında 6.ncı sırada
görünüyor.
İran ve
Arjantin bu konuda hayli ilginç iki ülke. Vaka sayısında 18.nci olarak en sonda
yer alan İran, toplam ölümde 8.nci olurken, 1,95%'lik yüksek ölüm oranıyla
3.ncülüğe tırmanmış. 13.ncü sıradaki Arjantin ölümlerde 10.ncu, 1,40%'lık ölüm
oranıyla da 4.ncü olmuş.
İspanya
(11-11-8 0,86%),Türkiye (10-12-10 0,66%), Vietnam (12-13-13 0,40%), Japonya
(15-14-14 0,34%), Hollanda (16-16-15 0,28%) ve Avustralya (17-18-18 0,12%) tüm
veriler açısından durumu hemen hemen aynı seviyelerde görünen ülkeler.
Hepsinden ilginç ve güzel olanı Türkiye'nin durumu. Türkiye vaka sayısı açısından 10.ncu, Toplam ölümde 12.nci, Ölüm Oranında 10.ncu sırada olmasına rağmen iyileşme oranı bakımından 99,33% gibi en yüksek orana sahip. Bu alanda Türkiye'yi; Hollanda (99,31%), Hindistan (98,73%), Birleşik Krallık (98,50%) ve Güney Kore (98,20%) takip ediyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder