3 Mayıs 2018 Perşembe

3 Mayıs 2018 Perşembe 20:15 İŞ DOKTORU ...............................Sörf yapmayı öğrenmek

Yükselirken düşmek !

Yükselmek aynı zamanda düşmeyi de akla getirir. Düşmekten korkanın hiç yukarıya çıkmaması gerekir. 

Zira, 'Aşağıda olan kimse düşmekten korkmaz.' (Aristoteles) Garantici olanlar 'Hiç düşmemek için, hiç yükselmemiş olmalısın'(Goethe) görüşüne itibar ederler.

Şöyle de denebilir: 'O kadar yükseklerin hasretini çekmeyelim ki, düşüşümüz çok derin olmasın.'(Schiller) En doğrusu 'İnsan düşeceği yere çıkmamalıdır.'(Emile Alain)

Yerçekimi kuralı kütlesi olan herşeyi olduğu gibi insanı da aşağıya çeker. Bu yönetim biliminde de böyledir. Beydeba şöyle diyor; 'İyi bir konuma tırmanmak zor, oradan düşmek kolaydır. Ağır taşı düşünün; yerden kaldırıp omuza koymak ne denli güç değil mi? Ama o taşı yere bırakmak öyle kolay ki.'

Peter İlkesi denilen görüşe göre; 'herhangi bir örgütü oluşturan kişilerden yeteneklerine uygun bir bürokratik davranış ancak onların sahip oldukları yeteneklere uygun mevkilere atanmış olmaları halinde beklenebilir.' Yani bu teori basit anlamda; "her çalışanın terfi sürecinde zamanla yetersizlik durumuna yükselebileceği" varsayımına dayanır.

Bürokratik örgüt yapılarında yükselen herkes, "kişisel yetmezlik düzeyi" ne ulaşmak eğilimindedir. Yetmezlik herkes için geçerli evrensel bir durumdur. Kişisel yetmezlik memurun kişisel olarak kendisinden beklenileni verememesi durumunu ifade eder ve kendisini işten tatmin olmama yeni veya daha iyi iş ve üst mevkilere geçme duygusunun yitirilmesi ile gösterir. 

Peter'a göre, hiyerarşiler değişik nitelikler arayan değişik basamaklardan oluşur ve her basamak yeni ek fonksiyonların getirilmesini talep eder. İşte yetmezlik düzeyi bir üst basamağın talep ettiği ek fonksiyonları yerine getirememe sınırını ifade etmektedir ve herkesin böyle bir sınırı vardır.

İşte o yetmezlik düzeyine ulaşan herkes kaçınılmaz düşüşü yaşar. İş hayatında sürekli sıçramaya çalışan insanlar bir bakıma 'Herkes ölmek için yaşar, düşmek için yükselir.'(Marlowe) sözünü doğrularlar.

Fakat dikkat etmeli: 'Hiç bir yaprak, gözden düşen insan kadar hızlı düşmemiştir yere.'(Anonim) Üstelik 'Attan düşen ölmez, eşekten düşen ölür' şeklinde bir atasözümüz bile var. Torpille, dayıyla yükselmeye alışanlar gün gelip bu güç arkalarında kalmayınca motoru stop etmiş uçak gibi yere çakılırlar. Eşekten düşmek böyle bir şeydir.


Peki bu konuda hiç mi iyi bir fikir yok. Tabi ki var. Bürokratik örgütlerde ancak henüz yetmezlik düzeyine ulaşmamış olanlar iyi iş çıkarabilirler. Zira enerjik, esnek ve istim üzerindedirler. Kondisyonları yerindedir. Örgütün verimliliği de büyük ölçüde bu kişilere bağlıdır. Üst yöneticiyseniz ve başarılı olmak istiyorsanız bu elemanlarınıza iyi davranın.


Değişim kaçınılmazdır, ama ona direnç de en az onun kadar kadim bir davranıştır.

İster memur olsun ister sıradan bir insan; herhangi bir değişim söz konusu olduğunda üç tip standart tavır geliştirmiştir.

İlkinde, değişime karşı ilgisiz ve duyarsızdır. Değişim onun dışındadır ve ilgilendirmemektedir. 

Ancak, değişim er geç ona da gelip çatacaktır. Bu sefer en ateşli muhaliftir bizimki. Mevcut statüsünü ve durumunu tehdit etmektedir çünkü. Belirsiz ve karanlık bir geleceğe götürecektir kendisini. Elinden gelen tüm çabasını karşı çıkmaya, hatta işin özünü şaşırtmaya harcar.

Ne var ki, değişim durmaz. Artık bütün duvarlarını yutmuş, onu da içine çekmiştir. Bu kez değişim içinde kendine bir yer açmaya çalışır tüm gücüyle. Bulduğu mevziyi siper haline getirir. O değişimin getirdiği yeni halin en önde gelen müdafii olmuştur.

Değişimin asıl olduğunu, değişim içinde değişmenin kaçınılmazlığını anlamak istemez. Halbuki uyum göstermekten başka şansı yoktur. Aslında bu davranışın daha akıllıca olacağını bir türlü kabullenmez. 

Çünkü habire yeni gelecek değişim dalgalarına direnmenin, durumunu müstahdem mevki haline getirmenin hazırlığı içindedir. 

Bu döngü böylece sürüp gider işte.

Ey İnsan ! Değişim kaçınılmazdır. Ama bu süreçte senin ne yapacağın daha önemlidir. 


İstikametini kaybetmeden dev değişim dalgalarında bile sörf yapmayı öğrenmen gerekiyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder