14 Şubat 2025 Cuma

14 Şubat 2025 Cumartesi 18:00 ORJAN POSTASI III...........................NE YAPMALIYDIK, NE YAPMALIYIZ?

NE YAPMALIYDIK, NE YAPMALIYIZ?

Özellikle son 10 yıldır 634 sayılı kat mülkiyeti yasasının 17.nci maddesinin UYGULANMAMIŞ olması çok ciddi bir sorun. 15 numaralı çalıştay sorusunda ifade edilen mesele de bu. Çünkü 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunun 17’inci maddesinde “Kat irtifakı kurulmuş gayrimenkullerde yapı fiilen tamamlanmış ve bağımsız bölümlerin üçte ikisi fiilen kullanılmaya başlanmışsa, kat mülkiyetine geçilmemiş olsa dahi ana gayrimenkulün yönetiminde kat mülkiyeti hükümleri uygulanır” hükmü bulunuyor.

Kaldı ki bu yasaya göre hazırlanmış 1985 tarihli YÖNETİM PLANIMIZ da var. Yönetim planımız bugüne kadar uygulanmamış da olsa zamanı geldiğinde uygulanması için hazırlanmıştı. Adeta Orjanın geleceğinin SİTE YÖNETİMİ olacağının da işareti ve mührüydü. O yüzden bu aşamada yani kooperatif amacını tamamlamamış da olsa, tasfiye olmadan da site yönetiminin teşekkül ettirilmesi mümkün. Zira bu konunun Kat Maliklerinin toplanıp yönetici seçmelerine hukuken bir engel teşkil etmediği konusunda da uzmanlar ittifak halinde. Buna rağmen özellikle de 2014 yılından beri ORJAN’da geçmiş yönetim kurulları “kat mülkiyeti hukukunu” uygulamamakta ısrar ettiler.

Oysa 2014 yılında bitmiş ve yapı kullanma izni alınmış konutların Orjan’da 2/3 çoğunluğu sağlamış durumdaydı. Dolayısıyla söz konusu madde “o andan itibaren Orjanda Kat Mülkiyeti Hukukunun geçerli olacağını hatırlatmış olmalıydı.  Bu nedenle 2014 yılından bu yana SİTE YÖNETİMİNE GEÇMEK artık Orjan için “BİR TERCİH DEĞİL YASAL ZORUNLULUK” haline gelmişti. Bu gerçeği kabullenmemiz ve bir an evvel gereğini yapmamız gerekiyor. Şu halde 7 yıldır biz yanlış yerde, yanlış yoldayız. Dolayısıyla da Nasrettin hoca gibi “Kaybettiğimiz şeyi olması gereken yerde değil başka yerde arıyoruz!” Doğal olarak da havaya tartışıp duruyoruz. Aradığımız şey SİTE YÖNETİMİNDE. Demek oluyor ki şu anda olması gerekenin en az 7 yıl gerisindeyiz.

Altını kalın çizgilerle vurgulamamız gerekiyor ki; İster kat irtifaklı ister Kat Mülkiyetli tapu sahibi olsunlar 1803 bağımsız bölümün bulunduğu anagayrimenkul ve ortak alanlarını yani 343/3 PARSELİ KOOPERATİF YÖNETEMEZ. Genel kural budur. Çünkü bu durumda kooperatif yönetimi 634 sayılı kanun ve yönetim planından kaynaklı SİTE YÖNETİMİ kurulmasına müdahale etmiş, geciktirmiş/ertelemiş ve SİTE GÖREV VE YETKİLERİNİ gasp etmiş olur. Orjanda Kat malikleri anagayrimenkulde örgütlenip site yönetimi kuramadığı için bu durum halen devam ediyor.” Bilinmeli ki bu yargı benim değil konunun uzmanlarının ve Yargıtay’ın görüşü.

Orjan oldukça eski ve büyük bir yazlık KONUT YAPI KOOPERATİFİ. Ama amacı “konutların ve kat mülkiyetli tapuların teslim ve tesciliyle” sınırlı. Teşbihte hata olmaz kooperatifi bir müteahhit gibi görebiliriz. 1163 sayılı Kooperatifler kanunu ve Ana sözleşme çerçevesinde 46 yıldır varlığını sürdürüyor. KONUT SİTELERİ ise 634 Sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu ve Yönetim Planına göre kurulup, yönetilmekte. Bu yüzden Orjanda site yönetimi süreci daha kat irtifakı kurulurken, 1985 yılında tapuya tescil edilen YÖNETİM PLANI ile başlamıştı. Kat irtifaklı tapularımızı da sonraki yıllarda gruplar halinde veya peyderpey bireysel taleplerle aldık. Ancak, aradan 40 yıl geçti hala kooperatif olarak devam ediyoruz. Bu büyük bir sorun.

Ne olmalıydı? Bir kere daha vurgulamalıyım ki 17.maddeye göre 2/3 çoğunluğun sağlandığı andan itibaren ORJANDA SİTE YÖNETİMİ kurulmalıydı. Zira KOOPERATİF başka şey SİTE bambaşka bir şey. Farklı yasal dayanakları ve hukuksal alt yapıları var. Biri KOOPERATİF HUKUNA göre, diğeri KAT MÜLKİYETİ HUKUKUNA göre varlıklarını sürdürüyor. Bu nedenle Kooperatif yönetimleri Orjanı KOOPERATİF OLARAK ama sanki BİR SİTE YÖNETİMİ İMİŞ GİBİ yönetemezler. Bunu hala bir seçenekmiş gibi gören, düşünen pek çok insan var aramızda. Konuşurken, yazarken bu da nereden çıktı?” diyenler oldukça fazla.

Neden? Çünkü, Kooperatif yönetimleri özellikle son 25 yıldır kendilerini böyle ”…miş gibi lanse ettiler. Ertelemeler ve süre uzatmalar o kadar normal hale getirdi ki bu durumu; o kadar alıştık ki halimize sonunda başka yoldan gitmemiz gerektiğini aklımıza bile getirmiyoruz. Hatta bu konuda temelsiz münakaşalara dahi girebiliyoruz. Orjan bundan dolayı maalesef bunca yıldır bir site yönetimi altında yaşadığını sandı. Hâlbuki öyle değildi.

Site yönetimlerinin oluşturulabilmesi için de ilk olarak kat maliklerinin en az 3'te 1'inin çağrı üzerine toplanması gerekiyor. Yönetim seçimi işte bu kat malikleri genel kurul toplantısının işi. Toplantı sonrasında da yönetime seçilen kişi "Site yöneticisi" oluyor. Birden fazla kişi seçilmesi halinde artık bir "Yönetim Kurulu" belirlenmiş oluyor.

Kooperatif açısından bakıldığında nihai amaç olan FERDİLEŞME elbette yasal bir zorunluluk. Ana sözleşmesinin de gereği. Ancak ferdi münasebete geçiş SİTE YÖNETİMİ kurulması için bir ön şart değil. Site yönetimi kurulması için 17.maddeye göre kat irtifak sahibi 2/3 çoğunluk da yeterli. Sonuçta tüm kat malikleri kooperatif amacı çerçevesinde eninde sonunda kat mülkiyet tapularını alacaklar zaten. Bu süre konutlar bitip iskân raporu alındığında işlemeye başlamıştı. Sadece sürecin TAMAMLANMASI GEREKİYOR. Ama Konutların üçte ikisi fiilen kullanılıyorsa artık site yönetimine geçme bir tercih değil, zorunluluk haline gelmiş oluyor.

Buna göre 2/3 çoğunluğun sağlandığı andan itibaren Orjanda SİTE YÖNETİMİNE GEÇİLMESİ ve Kat İrtifaklı tapular Kat mülkiyetine dönüşmemiş olsa dahi ANAGAYRİMENKULÜN YÖNETİMİNDE KAT MÜLKİYETİ HÜKÜMLERİNİN UYGULANMASI gerekiyordu. Zira site yönetimine geçiş için tasfiyenin tamamlanmasına ilişkin bir koşul bulunmuyor. Ancak, kooperatif anasözleşmesinin 64/2. maddesine göre,yapı kullanma izninin (iskân ruhsatının) alınmasını müteakip bir yıl içinde, ortakların Kat Mülkiyeti Kanunu'na göre ferdi mülkiyet işlemlerini sonuçlandırmaları zorunluluğu” var.

Bu şartlar Orjanda 2014’ten beri var. O halde hemen, hiç vakit kaybetmeden ve ertelemeden/ötelemeden önümüzdeki genel kuruldan başlayarak SİTE YÖNETİMİNE GEÇİŞ SÜRECİNİN BAŞLATILMASI en önemli ve öncelikli iş. Çünkü SİTE YÖNETİMİNE GEÇİŞ SÜRECİ kapsamında BLOK YÖNETIMLERININ BELIRLENMESITOPLU YAPI TEMSİLCİLER KURULUNUN OLUŞMASI ve YÖNETİM PLANININ GÜNCELLENMESİ var.

Bu işler en iyimser tahminle üç genel kurul sürer. 2025’te bir yetki kararı ile Blok yöneticilerinin atanması ve Yönetim planının güncelleme çalışmalarının başlaması, 2026’da Temsilciler Kurulunun ilk toplantısını yaparak taslak Yönetim Planının görüşülmesi, 2027 Haziranında da güncellenen yeni Yönetim Planının onaylanarak yürürlüğe girmesiyle beraber Site Yönetiminin belirlenmesi mümkün. Böylece 2027 yazından itibaren Orjanda SİTE YÖNETİMİ kurulmuş olabilir.

PEKİ, BİZ NE YAPTIK? 20 yıllık kooperatif süresini önce 40 yıla, daha sonra da 60 yıla çıkardık. Böylelikle de özellikle son 25 yıl içinde hem kooperatifin amacının sonlanması, hem de tapuların kat mülkiyetine dönüşmesi sorununu YILLAR İÇİNDE BİR KARTOPU GİBİ BÜYÜTTÜK. Bugün baktığımızda sorun o kadar büyük ki görülemiyor. Bu yüzden gözümüzü iyice açıp ne yapabileceğimizi vaktinden evvel düşünüp ona göre hareket etmek mecburiyetindeyiz. SONUÇ OLARAK ENİNDE SONUNDA SİTE YÖNETİMİNE GEÇMİŞ OLMAYACAĞIZ MI? 

Kooperatif olarak kalmayı sürdürmenin, kanunlara karşı direnmenin, hiçbir bir yararı yok. Bir denetim sonucunda, YASAL BİR DEĞİŞİKLİK ya da bir mahkeme kararıyla “buraya kadar!” denilirse daha mı iyi olacak. Korkularımızı ve tereddütlerimizi aşmak için öncelikle onlarla yüzleşmemiz gerekiyor. 

Fakat kooperatifin 17.nci madde gereği 2/3 çoğunluğun sağlandığını düşündüğümüz 2014 yılından bu yana amacını zorlayarak SİTE YÖNETİMİ İMİŞ GİBİ hareket ettiğini, buna karşılık YÖNETİM PLANINI DA UYGULAMAKTAN özellikle kaçındığını gözlemliyoruz. Bu uygulamada bir tür YETKİ GASPI durumu ortaya çıkarıyor. Doğru olan usulünce bir yetki kararı alarak çözüme doğru yönelmektir.

Böyle bir yetki kararını süreli olarak ve site yönetimi kurulana kadar, yönetim planını uygulamak kaydıyla içinde bulunduğumuz hale GEÇİCİ BİR ÇÖZÜM olarak kullanabiliriz. En azından başlangıç fitilini ateşler. Kaybedilen yıllara, Orjan kamuoyunun bugüne kadar site yönetimiyle ilgili bilgi dağarcığının boş kalmasına rağmen bu karar gelecek için umut teşkil edebilir.

Bu teklif gündeme konulur ve genel kurulda onaylanırsa, nihayet Orjan için “küçük ama büyük bir adım” atılmış olacaktır. Zira artık niyet açıkça belli olmuş, istikamet netleşmiş olur. Bu hem yönetimin YENİ BİR VİZYONLA seçilmesini hem de Orjanın BELİRSİZLİKTEN KURTULUP geleceğine ısınmasını kolaylaştırır. Kaldı ki bu rota değişikliği Kooperatifimizin 1163 sayılı kanunun 81.maddesi uyarınca zorunlu olan “FERDİLEŞME SÜRECİNİ TAMAMLAMASINI” engellemeyeceği gibi daha da hızlandıracaktır.

Bu hamle kesin çözüme doğru SİTE YÖNETİMİ SÜRECİNİ BAŞLATACAK DOĞRU BİR KARAR olarak değerlendirilebilir. Böylece geçici Blok Yöneticileri belirlenerek Blok yönetimlerinin kurulması ilk iş olacaktır. Eş zamanlı olarak mevcut yönetim planının uygulanması ve güncelleme çalışmalarının da başlatılması söz konusudur. Bir yıllık sürenin sonunda gelinen aşama hakkında 2026 yılında yapılacak Genel Kurula gündem yapılarak bilgi verilmesi halinde alınan yetkinin bir yıl daha uzatılması mümkün olabilir.

Bu takdirde de 2027 genel kuruluna paralel olarak ilk TEMSİLCİLER KURULU toplanarak hem GÜNCELLENEN YÖNETİM PLANINI ONAYLAYABİLECEK, hem de SİTE YÖNETİM VE DENETİM KURULLARINI seçebilecektir. Bunun anlamı 2027-2028 yılları itibariyle TOPLU YAPI YÖNETİMİ kurulmuş ve yeni yönetim planının uygulamasının başlamış olmasıdır.

Mevcut yönetim taze bir heyecanla ve canla başla çalışıyor. Ama onları bir için seçtik. Kuşkusuz onların da önceliği genel kurula kadar verilen görevleri yapmak ve 2025’ten sonrası için yeniden yetki alabilmektir. Bu noktada hem onlara hem de tüm ortaklara hatırlatıyoruz ki: “Orjan için 2031’e kadar önümüzdeki 7 yılda takip edilecek istikamet ve gidilecek yol apaçık belli. Bu yüzden günün güncel sorunları kadar, belki onlardan daha fazla mümkün olduğu kadar geleceğe dair düşünmeye de çalışmalıyız.

Çünkü karşımızda duran, yolumuzu tıkayan sorun FERDİLEŞMENİN TAMAMLANMASI ise asıl odaklanılması gereken mesele de SİTE YÖNETİMİNE GEÇİŞ SÜRECİNİ başlatabilmektir.” O yüzden artan yoğunlukta bu konuda düşünmeye, fikir üretmeye ve birlik beraberliğe ihtiyacımız var. Neticede ORJAN’IN GELECEĞİ bu.

  

10 Şubat 2025 Pazartesi

10 Şubat 2025 Pazartesi 12:00 ORJAN POSTASI III.............................HAK VE ÖDEVLERİMİZ VARMIŞ, BİLİYOR MUYUZ?

HAK VE ÖDEVLERİMİZ VARMIŞ, BİLİYOR MUYUZ?

14.ncü çalıştay sorusu ile Site Yönetimine geçiş yapıldığında 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunundan kaynaklı hak ve sorumlulukların neler olacağı ve yürürlükte olduğu halde uygulanmadığından meydana gelen sorunların neler olduğunun açıklığa kavuşturulmasıamaçlanmıştı.

SİTE YÖNETİMİ Kat Mülkiyeti hukukuna dayalı olarak kuruluyor. Onun da “anagayrimenkulde KAT MÜLKİYETİNİN VE KAT İRTİFAKININ KURULMASI” ile başladığını biliyoruz. Nitekim bu husus, 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun İKİNCİ BÖLÜM A) Genel kural: Madde 10’da; “Kat mülkiyeti ve kat irtifakı resmi senetle ve tapu siciline tescil ile doğar” hükmü ile belirtilmiş.

Orjanda Kat İrtifakı 1985 yılında tesis edildi. Yönetim Planının tapuya tescili de aynı sürecin sonunda olmuştu.  Bu sebeple süreç başladıktan sonra da akla gelebilecek bütün soruların cevabını 634 sayılı kanun ve Kat Mülkiyeti hukukunda aramak gerekiyor. İşte bu sorulardan en önemlilerinden birisi de HAKLAR ve SORUMLULUKLAR.

Kanunun “Kat Maliklerinin ve Kat İrtifakı Sahiplerinin Hakları” başlıklı ÜÇÜNCÜ BÖLÜMÜ işte öncelikle bu sorunun HAKLAR kısmını açıklıyor. Bu bağlamda genel olarak KAT MÜLKİYETİNİN BERABERİNDE GETİRDİĞİ HAKLAR şöyle özetlenebilir:

Kat maliklerinin “Malik olunan bağımsız bölüm üzerindeki mülkiyet hakkı”, “Ortak kullanım alanları üzerindeki hakları” ve “Yönetimsel işlere ve yönetimi denetlemeye katılma hakkıvardır.Her kat maliki, ana gayrimenkulün yönetimine kat malikleri kurulu vasıtası ile katılım sağlayabilir. Kat maliklerinin alınacak kararlar hakkında fikir belirtmesi, oy kullanması veya hukuki yollara başvurması kısıtlanamaz.” “Kat irtifakı sahipleri yapının tamamlanması için kendi aralarından veya dışarıdan bir veya birkaç kişiyi yönetici olarak tayin edebilirler. Kat mülkiyeti yöneticisinin görev, yetki ve sorumluluklarına dair hükümler, bu yönetici hakkında da uygulanır.” “Kat irtifakı kurulmuş gayrimenkullerde yapı fiilen tamamlanmış ve bağımsız bölümlerin üçte ikisi fiilen kullanılmaya başlanmışsa, kat mülkiyetine geçilmemiş olsa dahi ANAGAYRİMENKULÜN YÖNETİMİNDE KAT MÜLKİYETİ HÜKÜMLERİ UYGULANIR.”

Kat mülkiyetinin kurulması ile birlikte malik kişi pek çok hakka sahip olur. Fakat kat mülkiyetinin yapısı ve doğası gereği bir ortak alanın paylaşılması beraberinde yerine getirilmesi gereken bazı ödevleri ve üstlenilecek bazı sorumlulukları getirir. Bu yükümlülükler, 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu ve hukuki düzenlemeler ışığında özetle şu şekildedir:

634 sayılı kanunun DÖRDÜNCÜ BÖLÜMÜNDE “Kat Maliklerinin ve Kat İrtifakı Sahiplerinin BORÇLARI açıklanıyor. Bu konudaki Genel kural ise; “Kat malikleri, gerek bağımsız bölümlerini, gerek eklentileri ve ortak yerleri kullanırken doğruluk kaidelerine uymak, özellikle birbirini rahatsız etmemek, birbirinin haklarını çiğnememek ve yönetim planı hükümlerine uymakla, karşılıklı olarak yükümlüdürlerşeklinde.

Kat maliklerinin en baştaÖzen, koruma ve saygı yükümlülüğübulunuyor. Buna göre Kat malikleri, hem kendilerine ait bağımsız bölümü kullanırken hem de ortak alanlardan istifade ederken ortak değerlere saygılı olmalı, diğer kat maliklerini gözetmeli, taşınmazı özenli şekilde kullanmalı ve belirlenen kurallara uymaya dikkat etmelidir. Aynı zamanda kat maliki, komşularını ve taşınmazın kendisini koruyup kollama ödevini de üstlenir. Tüm bu kurallar kat irtifakı ile bir bağımsız bölümü kiracı olarak kullananlara da sirayet eder”. “Ana gayrimenkulün bakımı, onarımı ve ortak masraflara katlanma sorumluluğu” ise “Kat maliklerinin genellikle aylık olarak ana gayrimenkulün zorunlu giderlerinin karşılanması amacıyla aidat ödemesi gerçekleştirmekle mükellef oldukları” anlamına gelmektedir. Ayrıca “Zarardan sorumluluk ve müsaade mecburiyeti” ile Kat malikleri, ana gayrimenkule verdikleri zararlardan dolayı tüm diğer maliklere karşı sorumlu tutuluyorlar.” Buna göre; “Kat maliki kendi bağımsız bölümünde olsa dahi ana yapıya zarar verecek nitelikte onarım, tesis ve değişiklik yapamaz. Verilen zararların ilgili kat maliki tarafından giderilmesi esastır.”

Özellikle kat malikinin yükümlülüğü oldukça ciddi bir konu. 634 Sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu’nun 25. maddesi ‘’Kat maliklerinden biri bu kanuna göre kendisine düşen borçları ve yükümleri yerine getirmemek suretiyle diğer kat maliklerinin haklarını, onlar için çekilmez hale gelecek derecede ihlal ederse, onlar, o kat malikinin müstakil bölümü üzerindeki mülkiyet hakkının kendilerine devredilmesini hakimden isteyebilirler’ şeklinde. “Buradan da anlaşılacağı üzere yükümlülüklerini yerine getirmeyen, sorumluluklarına aykırı davranan kat malikinin mülkiyet sahibi olduğu bağımsız bölüm, bu davranışların ısrarlı şekilde devam etmesi halinde diğer maliklere devredilebilecektir.” Bu maddeye göre meselâ tamamlanmamış subasmanların yasal olarak ve usulüne uygun prosedürle kendilerinden alınması mümkün bulunuyor.

HAKLAR ve SORUMLULUKLAR 1985 yılında tescil edilmiş ve 40 yıldır kooperatif arşivinin temel belgeleri arasında bulunan YÖNETİM PLANINDA da yer alıyor. Nitekim 7 ile 12.maddeler arasındaki  “B” başlıklı bölüm “KAT MALİKLERİNİN HAKLARI VE BORÇLARINI” içeriyor. Buna göre “Kat maliklerinin kendi bağımsız bölümlerinde ana taşınmaz mala, zarar verecek veya sitenin görünüşünü bozacak her türlü tadilat, onarım, tesisler, yapmaları kesinlikle yasaktır. Ayrıca Kat malikleri ortak yerlerin bakım ve temizliğine, korunmasına itina göstermeye ve sitenin güzelliğine gölge düşürecek her türlü hareketlerden, uğraşılardan kaçınmaya mecburdurlar. Bütün kat maliklerinin imzası alınmadıkça bu yönetim planı ile konulan yasaklara tüm kat malikleri uymak zorunluluğundadırlar.

9. Maddede Kat malikleri kendi bağımsız bölümleri ve bu yönetim planı ile kendilerine gösterilen bahçe ve ortak yerleri kullanırken hüsniyet kurallarına uymak zorundadır genel kuralı yer alıyor. Bu maddenin hemen altında “ÖZELLİKLE AŞAĞIDAKİ YAZILI HUSUSLARI YAPAMAZLAR” başlığı ile (a) dan (l) ye kadar 13 alt fıkrada bu hususlar tek tek sayılmış. Böylece o günün şartlarında Orjanda uygulanacak “KURALLAR” yazılı hale getirilip yönetim planına konulmuş.

Bu kurallar; halı, kilim vs. silkemekten, kedi, köpek ve tavuk gibi vesaire hayvan beslemeye,  patlayıcı ve pis kokulu maddeler bulundurmaktan, site sakinlerini rahatsız edici gürültü yapmaya. Çevrenin sinek, sivrisinek ve diğer zararlılara karşı ilaçlanmasından, araçların gelişi güzel park edilemeyeceğine kadar pek çok detay hususu içermekte. Uygulanmadığı, öyle bir kenarda unutulduğu için okuyunca şaşırılabilir.

ÖrneğinKat maliklerinden hiç biri kendi ortak yerler üzerindeki kullanma hakkından vazgeçmek veya bunlardan yararlanmaya lüzum ve ihtiyaç duymadığını ileri sürerek veyahut ta meskeninde oturmadığını ileri sürmek suretiyle gider veya avans payını ödemekten kaçınamaz.” Yine bir başka maddede “Bütün ortak yerlerin bakım, onarım ve yenileme giderlerine mal sahipleri iştirak etmek zorundadırlarkuralıyla başlıyor. Hemen ardından Kat malikleri kurulu en yüksek karar ve yönetim organıdır. Arsa payı ne olursa olsun ana gayrimenkuldeki bütün bağımsız bölüm malikleri kat malikleri kurulunun birer tabii üyesidir” ifadesiyle Kat malikleri kuruluna giriş yapılmış. Çünkü devamında gelen ve 20 den 27’ye kadar olan maddeler D-KAT MALİKLERİ KURULU” bölümünü oluşturuyor.

YÖNETİM PLANININ 38.nci ve son maddesi tam bir “TAAHHÜTNAME” niteliğinde: “…Kooperatifimizin genel kurullarında alınacak bütün kararlara uyacağımı ve bu kararların yükleyeceği bütün vecibeleri yerine getireceğime mülkiyetimin devri halinde kooperatif yönetim kurulunun muafakatını alacağımı şartsız taahhüt ederim” . Bu haklar, borçlar (sorumlulukların) ve kurallar 40 yıldır var. Niçin var? Uyulması gerektiği için. Unutulmuş olabilir ama bu belgeyi BİR TAAHHÜTNAME OLARAK ve Orjan ortağı sıfatıyla hepimiz imzalamıştık. Aradan geçen yıllar sonra gayet tabidir ki günün şartlarına güncellenmesi lazım. Bu anlaşılabilir bir şey. Fakat en azından 2014 yılından bu yana Orjan Kat Mülkiyeti hukukuna tabi olduğuna göre görev yapan yönetimlerin bu kuralları uygulaması gerekirdi.

Yetkilerini kullanmadılar, görev ve sorumluluklarını yerine getirmediler. Hatta genel kurullara gündem olmadığı gibi, Orjan ortaklarının bilgilendirilmesi bile yapılmadı. Bu arada geçen yıllar boyunca pek çok eski Orjan çınarını kaybettik. Veraset yada satışlar nedeniyle aramıza pek çok yeni komşu katıldı. Her genel kurulda değişik simalar gördük.  Doğal olarak kooperatifin geçmişini bilmeyen, yönetim planından habersiz Ortaklarımız çoğaldı. Orjanı sadece “tatil yeri” bilen gençler biriken sorunlara duyarsız kaldı. “Yatırım” yada “yazlık” olarak görenler Orjana kendi sınırlı bakış açılarıyla baktılar. Gelen yönetimler güncel sorunları aşıp geleceğe yönelik çalışmaya vakit bulamadıkları için de 634 SAYILI YASA VE YÖNETİM PLANINDAN KAYNAKLI HAK VE SORUMLULUKLAR bir kenarda unutuldu.

Şayet yasadan kaynaklı haklarımızın bilincinde olsaydık, tapularımız kat irtifaklı olsa bile KAT MALİKLERİ KURULU OLARAK kooperatifi beklemez, toplanır 2014’te bile site yönetimini kurabilirdik. Site yönetimi kurulmuş olsaydı herhalde yapılacak ilk iş yönetim planının güncellenmesi olurdu. Proje dışı tadilat ve eklentiler meselesi bu kadar önlenemez çapta büyümez, kontrol altına alınabilirdi. En az 8 yıl önce 2017’de uygulanabilir ve sürdürülebilir bir TOPLU YAPI YÖNETİM PLANINA kavuşurduk. Böylece en az 3 seçimli genel kuruldan geçilerek kafalardaki sorular giderilmiş, belli bir uygulama deneyimi elde edilmiş ve çıkabilecek sorunlara çözüm yolları geliştirmiş olacaktı. Meselâ Orjanda sürekli tartışılan TOPLU YAŞAM KURALLARI bile sorun olmaktan çıkabilirdi.   

Dolayısıyla da bu boşluktan kaynaklı tartışmalar da havanda su dövmek gibi sadece birkaç kişi arasında dönüp durdu. Doğru zeminde doğru şeyler konuşulamadığı, en başta gelen yönetimlerin kafasında yer etmediği için de olumlu katkıya dönüşemedi. Orjanın mukadder geleceği ertelene ertelene, hatta bilinçli olsun olmasın ÖTELENEREK bu günlere geldik. Kooperatif Yönetim Kurulları yasal olarak 1985 yılından bu yana Kat Mülkiyeti Hukukunun geçerli olduğu Orjanda Yönetim Planını uygulamadı/uygulayamadı. Kısa bir süre 2000’li yıllara kadar, o da konutların yoğun bir şekilde yapıldığı dönemde özellikle serbestlik kararının kontrolü bağlamında kısmen uygulandıysa da daha sonra tamamen terk edildi.

Ancak özellikle de 2014’ten beri yönetimler 634 SAYILI YASA VE YÖNETİM PLANI yokmuş gibi davranarak, daha da ilginci dayanağı olmayan “SİTE YÖNETİMİ GÖRÜNÜMLÜ KOOPERATİF” gibi hareket ederek yetki gaspı içinde oldular. Çünkü “bu durumda kooperatif yönetimi 634 sayılı kanun ve yönetim planından kaynaklı SİTE YÖNETİMİ kurulmasına müdahale etmiş, geciktirmiş/ertelemiş ve SİTE GÖREV VE YETKİLERİNİ gasp etmiş olur. Kat maliklerinden bir kişi bile itiraz edip Kooperatifin site kurulmasına müdahalesinin önlenmesi davası açsa kesinlikle “İPTAL” kararı çıkar.” Bu yüzden 343/3 ana gayrimenkulde site yönetimi kurulması 634 sayılı yasaya ve Yönetim Planına göre şarttır ve kaçınılamazdır. Bugün değilse yarın bir gün olacaktır. Ya bir yasal değişiklikle ya da bir mahkeme kararıyla. Şayet önceden hazırlık yapmaz, çaba göstermezsek böyle bir durumun orjan için oldukça ağır sonuçları olacaktır.

Kooperatif konutların ve sosyal tesislerin inşaatını yapan şirket yada müteahhit gibidir. Ancak kat maliklerinin itirazı olmadığı sürece aidat toplayabilir ve gerekli hizmetleri yürütebilir. Şu anda Orjanda olan budur. Kat malikleri anagayrimenkulde örgütlenip site yönetimi kuramadığı için Orjanda bu durum halen devam ediyor.” Orjan halkı da yaşadığı bu “siteymiş gibi hali (!)” hiç sorgulamadı ve normal saydı. Kat Mülkiyeti Hukukundan kaynaklı HAK VE SORUMLULUKLARININ bilincinde olamadı. Haklarını kullanmayı bilemedi. Kooperatif de Kat Mülkiyeti Hukukunun gerekleri konusunda sorumlu davranmadı/davranamadı. Böylece her iki taraf ta aynı yanlışın farklı açılardan içinde olmuş oldular. 

10 Şubat 2025 ORJAN ÇALIŞTAYI; .....................SORU 14 CEVABI, HEDEFLER, STRATEJİLER VE 7 YILLIK YOL HARİTASI


14 NUMARALI ÇALIŞTAY SORUSUNUN CEVABI


SORU 14:

MUKADDER BİR TOPLU YAPI (SİTE) OLARAK ORJANIN 634 SAYILI KAT MÜLKİYETİ YASASINDAN KAYNAKLI HAKLARI, SORUMLULUKLARI VE 1985 YILINDAN (YÖNETİM PLANININ TESCİLİ) BU YANA YAŞANAN UYGULAMALARDAN HAREKETLE BİR DURUM ANALİZİ YAPABİLİRMİSİNİZ? ÖNE ÇIKAN SORUNLAR NELER?

CEVAP:

MEVCUT DURUM ANALİZİ, DEĞERLENDİRME, TESPİT VE SORUNLAR:

Soruda ifade edilen mesele Site Yönetimine geçiş yapıldığında 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunundan kaynaklı hak ve sorumlulukların neler olacağı ve yürürlükte olduğu halde uygulanmadığından meydana gelen sorunların neler olduğunun açıklığa kavuşturulmasıdır”.

SİTE YÖNETİMİ Kat Mülkiyeti hukukuna dayalı olarak kurulur. O da “anagayrimenkulde KAT MÜLKİYETİNİN VE KAT İRTİFAKININ KURULMASI” ile başlıyor. Bu husus, 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun İKİNCİ BÖLÜM A) Genel kural: Madde 10’da; “Kat mülkiyeti ve kat irtifakı resmi senetle ve tapu siciline tescil ile doğar” hükmü ile belirtilmiş.

Süreç başladıktan sonra da akla gelebilecek bütün soruların cevabını 634 sayılı kanun ve Kat Mülkiyeti hukukunda aramak gerekiyor. Bu sorulardan birisi de HAKLAR ve SORUMLULUKLARDIR. Kanunun “Kat Maliklerinin ve Kat İrtifakı Sahiplerinin Hakları” başlıklı ÜÇÜNCÜ BÖLÜMÜNDE yer alan 15-17 maddeler işte öncelikle bu sorunun HAKLAR kısmını açıklıyor.

Söz konusu bölümün 15.maddesi “A) Kat maliklerinin hakları: I - Bağımsız bölüm üzerinde” şeklinde düzenlenmiş: “Kat malikleri kendilerine ait bağımsız bölümler üzerinde, bu kanunun ilgili hükümleri saklı kalmak şartiyle, Medeni Kanunun maliklere tanıdığı bütün hak ve yetkilere sahiptirler” diyor. 16.maddesi ise Kat maliklerinin “II - Ortak yerler üzerindeki” haklarını açıklıyor ve; “Kat malikleri anagayrimenkulün bütün ortak yerlerine, arsa payları oranında, ortak mülkiyet hükümlerine göre malik olurlar. Kat malikleri ortak yerlerde kullanma hakkına sahiptirler; bu hakkın genel kömürlük, garaj, teras, çamaşırhane ve çamaşır kurutma alanları gibi yerlerdeki ölçüsü, aksine sözleşme olmadıkça, her kat malikine ait arsa payı ile oranlıdır” hükmünü içeriyor.

Genel olarak KAT MÜLKİYETİNİN BERABERİNDE GETİRDİĞİ HAKLAR şöyle özetlenebilir:

“Malik olunan bağımsız bölüm üzerindeki mülkiyet hakkı” Kat maliklerinin yasanın istisnai hükümleri hariç olmak üzere 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun mülkiyet hakkına ilişkin getirdiği tüm düzenlemelere ve haklara da sahip olması anlamına geliyor. Buna göre Kat malikleri, bağımsız bölümleri üzerinde irtifak hakkı tesis edebilir, taşınmazın mülkiyetine ilişkin serbestçe tasarrufta bulunabilirler. Kat mülkiyetinin mevcut olması, diğer kat maliklerine bir önalım hakkı tanımaz veya kat mülkiyetinin mevcudiyeti ortaklığın giderilmesi davalarına konu olamaz. Her bağımsız bölüm, ayrı ayrı olacak şekilde mülkiyet hakkına ilişkin hukuki işlemlere konu edilebilir.

“Ortak kullanım alanları üzerindeki hakları”: Kat maliklerinin ana gayrimenkulde yer alan ortak kullanım alanlarından kurallar dahilinde serbestçe yararlanma hakları vardır. Ortak alanların kullanımına ilişkin genel kurallar site yönetim kararları ile belirlenebilse de kat malikinin kullanım hakkının kısıtlanması mümkün değildir. ,Örneğin ortak alan olarak yer verilen havuzun belirli saatlerde temizlik açısından kullanılmasının yasak olmasına yönelik bir karar alınabilir fakat bir kat malikinin havuzu bütünüyle kullanması yasak edilemez. Alana göre ayrılmış ortak alanlarda ise kat maliklerinin bağımsız bölümlerine ayrılmış arsa payları esas alınır.

“Yönetimsel işlere ve yönetimi denetlemeye katılma hakkı”: Her kat maliki, ana gayrimenkulün yönetimine kat malikleri kurulu vasıtası ile katılım sağlayabilir. Kat maliklerinin alınacak kararlar hakkında fikir belirtmesi, oy kullanması veya hukuki yollara başvurması kısıtlanamaz.” (Av.Sinan Eroğlu)

17.madde “B) Kat irtifakı sahibinin hakları” için 13/4/1983 tarihinde yapılan 2814 sayılı kanun değişikliği ile (7.md) düzenlenmiş: “Kat irtifakı sahipleri, ortak arsa üzerinde yapılacak yapının, sözleşmede yazılı süre içinde başlaması ve tamamlanması için kendilerine düşen borçların yerine getirilmesini, karşılıklı olarak isteme ve dava etme hakkına sahiptirler. Kat irtifakı sahipleri yapının tamamlanması için kendi aralarından veya dışarıdan bir veya birkaç kişiyi yönetici olarak tayin edebilirler. Kat mülkiyeti yöneticisinin görev, yetki ve sorumluluklarına dair hükümler, bu yönetici hakkında da uygulanır. Kat irtifakı kurulmuş gayrimenkullerde yapı fiilen tamamlanmış ve bağımsız bölümlerin üçte ikisi fiilen kullanılmaya başlanmışsa, kat mülkiyetine geçilmemiş olsa dahi ANAGAYRİMENKULÜN YÖNETİMİNDE KAT MÜLKİYETİ HÜKÜMLERİ UYGULANIR.

634 sayılı kanunun DÖRDÜNCÜ BÖLÜMÜNDE “Kat Maliklerinin ve Kat İrtifakı Sahiplerinin BORÇLARI açıklanıyor. 18-25.maddeler “A) KAT MALİKLERİNİN BORÇLARI” ile ilgili.  İlk baştaki 18.madde söz konusu borçlar konusunda I-Genel kuralı” ortaya koymaktadır. “Kat malikleri, gerek bağımsız bölümlerini, gerek eklentileri ve ortak yerleri kullanırken doğruluk kaidelerine uymak, özellikle birbirini rahatsız etmemek, birbirinin haklarını çiğnememek ve yönetim planı hükümlerine uymakla, karşılıklı olarak yükümlüdürler. Bu kanunda kat maliklerinin borçlarına dair olan hükümler, bağımsız bölümlerdeki kiracılara ve oturma (Sükna) hakkı sahiplerine veya bu bölümlerden herhangi bir suretle devamlı olarak faydalananlara da uygulanır; bu borçları yerine getirmeyenler kat malikleriyle birlikte, müteselsil olarak sorumlu olur.”

Takip eden 19.madde “II - Anagayrimenkulün bakımı, korunması ve zarardan sorumluluk” başlığını taşıyor. 20.madde III - Anagayrimenkulün genel giderlerine katılma” ile ilgili, 21.madde “IV - Sigorta anlaşması”, 22.madde “V - Ortak giderlerin teminatı”, 23.madde “VI - Müsaade mecburiyeti”, 24.madde “VII - Yasak işler” ve 25.madde de “VIII - Kat mülkiyetinin devri mecburiyeti” konusunda.

26.madde ise “B) KAT İRTİFAKI SAHİPLERİNİN BORÇLARI” ile ilgili. Kat irtifakı sahipleri bu hakka konu olan ortak arsa üzerinde, ileride kat mülkiyetine çevrilmek üzere yapılacak yapının sözleşmeye ve plana göre tamamlanması için kendilerine düşen borçları vaktinde yerine getirmek ve yapı işini, doğruluk kaideleri uyarınca kolaylaştırmakla, karşılıklı olarak yükümlüdürler. (Değişik ikinci fıkra: 14/11/2007-5711/13 md.) Kat irtifakı sahiplerinden biri kendine düşen borçları, noter aracılığıyla yapılan ihtara rağmen, bu ihtar tarihinden başlayarak iki ay içinde yerine getirmezse diğerlerinin yazılı istemi üzerine hâkim, onun arsa payının ve kat irtifakının hükme en yakın tarihteki değeri karşılığında, öteki paydaşlara, arsa payları oranında devrine karar verir. Kat irtifakı sahiplerinden birinin kusuru yüzünden, yapının kanuni süre içinde yapılamaması sebebiyle kat irtifakı düşerse, kusurlu taraf diğerlerinin bu yüzden uğradıkları zararı tazminle yükümlüdür.”

Kanunun BEŞİNCİ BÖLÜMÜ “ANAGAYRİMENKULÜN YÖNETİMİNİ” düzenliyor. 27.madde “A) Genel kurul” başlığını taşıyor. 28.madde B) Yönetim planı” ile ilgili, 29-33.maddeler “C) Kat malikleri kurulunun toplantısı ve kararları” konusunda. 34 ile 40.maddeler arasında “D) Yönetici” ile ilgili hak ve sorumluluklar açıklanmış. 34.madde “I - Atanmasını”, 35-37 arası maddeler “II - Yöneticinin görevlerini”, 38-39 arası maddeler “III – Sorumluluğunu” ve 40.madde de “IV - Haklarını” saymış. 41.madde “E) Yönetimin denetlenmesi” başlıklı. “F) Yenilik ve ilaveler” 42-44.maddelerde düzenlenmiş. “G) Temliki tasarruflar ve önemli işler” de 45.nci maddede yer alıyor.

Kat mülkiyetinin kurulması ile birlikte malik kişi pek çok hakka sahip olur. Fakat kat mülkiyetinin yapısı ve doğası gereği bir ortak alanın paylaşılması beraberinde yerine getirilmesi gereken bazı ödevleri ve üstlenilecek bazı sorumlulukları getirir. Bu yükümlülükler, 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu ve hukuki düzenlemeler ışığında özetle şu şekildedir:

“Özen, koruma ve saygı yükümlülüğü”: Kat malikleri, hem kendilerine ait bağımsız bölümü kullanırken hem de ortak alanlardan istifade ederken ortak değerlere saygılı olmalı, diğer kat maliklerini gözetmeli, taşınmazı özenli şekilde kullanmalı ve belirlenen kurallara uymaya dikkat etmelidir. Aynı zamanda kat maliki, komşularını ve taşınmazın kendisini koruyup kollama ödevini de üstlenir. Tüm bu kurallar kat irtifakı ile bir bağımsız bölümü kiracı olarak kullananlara da sirayet eder.

“Ana gayrimenkulün bakımı, onarımı ve ortak masraflara katlanma sorumluluğu”: Kat malikleri genellikle aylık olarak ana gayrimenkulün zorunlu giderlerinin karşılanması amacıyla aidat ödemesi gerçekleştirmekle mükelleftir. Ortak kullanıma açık alanlarda, binanın iskeletinde veya estetiğinde gerçekleştirilmesi planlanan giderlerde de kat malikleri, bağımsız bölümlerine ayrılan arsa payı esas olmak üzere sorumluluk almalıdır. Yapılacak giderin lüzumsuz olduğu veya fahiş fiyatlı olduğu gibi itirazlar mahkeme yolu ile gündeme getirilebilmektedir.

“Zarardan sorumluluk ve müsaade mecburiyeti”: Kat malikleri, ana gayrimenkule verdikleri zararlardan dolayı tüm diğer maliklere karşı sorumludur. Kat maliki kendi bağımsız bölümünde olsa dahi ana yapıya zarar verecek nitelikte onarım, tesis ve değişiklik yapamaz. Verilen zararların ilgili kat maliki tarafından giderilmesi esastır. Bunların yanında kat malikleri, zorunlu hallerde bağımsız bölümünün inceleme, tadilat veya erişim gibi amaçlarla kullanımına müsaade vermek durumundadır. (Av.Sinan Eroğlu)

Kat malikinin yükümlülüğü oldukça ciddi bir konu. 634 Sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu’nun 25. maddesi ‘’Kat maliklerinden biri bu kanuna göre kendisine düşen borçları ve yükümleri yerine getirmemek suretiyle diğer kat maliklerinin haklarını, onlar için çekilmez hale gelecek derecede ihlal ederse, onlar, o kat malikinin müstakil bölümü üzerindeki mülkiyet hakkının kendilerine devredilmesini hakimden isteyebilirler’ şeklinde. “Buradan da anlaşılacağı üzere yükümlülüklerini yerine getirmeyen, sorumluluklarına aykırı davranan kat malikinin mülkiyet sahibi olduğu bağımsız bölüm, bu davranışların ısrarlı şekilde devam etmesi halinde diğer maliklere devredilebilecektir.” (Av.Sinan Eroğlu)

HAKLAR ve SORUMLULUKLAR 1985 yılında tescil edilmiş ve 40 yıldır kooperatif arşivinin temel belgeleri arasında bulunan YÖNETİM PLANINDA da yer alıyor. Nitekim 7 ile 12.maddeler arasındaki  B” başlıklı bölüm “KAT MALİKLERİNİN HAKLARI VE BORÇLARINI” içeriyor.

YÖNETİM PLANININ 7.maddesi “Kat malikleri kat mülkiyeti kanununun ve yönetim planındaki hükümler saklı kalmak üzere kendilerine ait bağımsız bölümler üzerinde Medeni Kanunun maliklere tanıdığı bütün hak ve yetkilere sahiptirler. Ancak kendi bağımsız bölümlerinde ana taşınmaz mala, zarar verecek veya sitenin görünüşünü bozacak her türlü tadilat, onarım, tesisler, yapmaları kesinlikle yasaktır diyor. 8.madde Kat malikleri ortak yerlerin bakım ve temizliğine, korunmasına itina göstermeye ve sitenin güzelliğine gölge düşürecek her türlü hareketlerden, uğraşılardan kaçınmaya mecburdurlar. Bütün kat maliklerinin imzası alınmadıkça bu yönetim planı ile konulan yasaklara tüm kat malikleri uymak zorunluluğundadırlar hükmünü getirmiş.

9. Maddede Kat malikleri kendi bağımsız bölümleri ve bu yönetim planı ile kendilerine gösterilen bahçe ve ortak yerleri kullanırken hüsniyet kurallarına uymak zorundadır genel kuralı yer alıyor. Bu maddenin hemen altında “ÖZELLİKLE AŞAĞIDAKİ YAZILI HUSUSLARI YAPAMAZLAR” başlığı ile (a) dan (l) ye kadar 13 alt fıkrada bu hususlar tek tek sayılmış. Böylece o günün şartlarında Orjanda uygulanacak “KURALLAR” yazılı hale getirilip yönetim planına konulmuş.

Bu kurallar; halı, kilim vs. silkemekten, kedi, köpek ve tavuk gibi vesaire hayvan beslemeye,  patlayıcı ve pis kokulu maddeler bulundurmaktan, site sakinlerini rahatsız edici gürültü yapmaya. Çevrenin sinek, sivrisinek ve diğer zararlılara karşı ilaçlanmasından, araçların gelişi güzel park edilemeyeceğine kadar pek çok detay hususu içermekte. Uygulanmadığı, öyle bir kenarda unutulduğu için okuyunca şaşırılabilir.

YÖNETİM PLANININ 10.maddesi; “Siteye bağımsız bölüm ilavesi hakkında”. Bu durumda “kat mülkiyeti kanununun 44. maddesinin uygulanacağını” bildiriyor. 11.maddeye göre “Bağımsız bölümü veya eklentisini bu yönetim planının 3. maddesine aykırı olarak kullanan kat maliki yapılan ihtara ve tembihlere rağmen tutumunu değiştirmezse kat mülkiyeti yasasının 25. maddesi gereğince kendisine ait bağımsız bölümün mülkiyetini devretmesi” istenebiliyor. Peşinden gelen 12.madde; “Kat malikleri diğer bağımsız bölümlerde eklenti ve ortak yerlerde meydana gelen arızaların giderilmesi için kendi bağımsız bölümlerine girilmesi gerekiyorsa buna izin vermek zorundadırlar. Ancak bu gibi işleri uygun bir zamanda yapılması bu izin nedeniyle kat malikinin rahatsız edilmesine meydan verilmemesi gereklidir” hükmünü içeriyor.

Devamında YÖNETİM PLANININ “C-SİGORTA İŞLERİ (13-14 mad.),” ve ”Ç-GENEL GİDERLERE KATILMA (15-16-17-18-19 mad.) bölümleri var. Buna göre; “Kat malikleri ana gayri menkulün ortak giderlerine aşağıdaki tespite göre katılırlar” denilerek “a) Arsa payı ne olursa olsun kapıcı veya bekçi ücreti otomat, sitenin bakımı gibi sabit giderlere ödeyecekleri meblağı yönetici veya yönetim kurulu karar verecektir” genel kuralını getirmiş. (15.madde) Bir sonraki madde Kat maliklerinden hiç biri kendi ortak yerler üzerindeki kullanma hakkından vazgeçmek veya bunlardan yararlanmaya lüzum ve ihtiyaç duymadığını ileri sürerek veyahut ta meskeninde oturmadığını ileri sürmek suretiyle gider veya avans payını ödemekten kaçınamazdiyor. (16.madde) “Bağımsız bölüm kiraya verilmişse; avanstan veya ortak, giderlerden kendisine düşen payı, noterlikçe veya imzası karşılığında yapılan ihtara rağmen, bir hafta içinde ödemeyen kat maliklerinin borcu kira alacağına mahsuben kiracıdan alınıp, bu yolla dahi alınamazsa kat mülkiyeti kanununun ilgili maddeleri uyarınca yönetici tarafından icraca tahsil edilir” hükmü oldukça ciddi bir yaptırım. (17.madde)

18.madde Bütün ortak yerlerin bakım, onarım ve yenileme giderlerine mal sahipleri iştirak etmek zorundadırlarkuralıyla başlıyor. Hemen ardındanTuristik ve sosyal tesisler ile günü birlik tesisler ve çarşı yerindeki dükkânların yapım işininplana uygun olarak yapılacağı ve “bakım ile kiraya verilme işlerinin de yönetim kurulunca tespit edilecek şekilde yapılacağıöngörülüyor. 19.madde Kat malikleri kurulu en yüksek karar ve yönetim organıdır. Arsa payı ne olursa olsun ana gayrimenkuldeki bütün bağımsız bölüm malikleri kat malikleri kurulunun birer tabii üyesidir” ifadesiyle Kat malikleri kuruluna giriş yapılmış. Çünkü devamında gelen ve 20 den 27’ye kadar olan maddeler D-KAT MALİKLERİ KURULU” bölümünü oluşturuyor.

Söz konusu maddelerde “kat malikleri kurulunun kararlarına uymakla yükümlülük” (Madde 20), “Kat malikleri kurulunun toplanma zamanı ve şekli” (Madde 21), “birçok bağımsız bölümü olanların oy sayısı” (Madde 22), “Kat malikleri kurulunca alınan kararların duyurulması” (Madde 23), “Kat malikleri kurulu karar defteri, kararların imzalanması” (Madde 24), “izleyen olağan toplantıya kadar görev yapacak yöneticinin seçimi” (Madde 25). “Yönetim Kurulu kat malikleri kurulunca seçilir. Yönetim Kurulunun görev süresi bir yıldır. Yönetim Kurulu kat malikleri kurulunun olağan üstü toplanarak vereceği kararla her zaman görevden alınabilir. Yönetim Kurulu istifa ederse kat malikleri kurulu derhal toplanarak yenisini seçer. Bu amaçla yapılacak toplantı için bir defada yapılacak davet yeterlidir.” (Madde 26) hususları açıklanıyor. Bu bölümün akabinde 27 den 38’e kadar olan maddeler “E-YÖNETİCİ VE DENETÇİLERİN” görev, yetki ve sorumluluklarıyla ilgili. 

YÖNETİM PLANININ 38.nci ve son maddesi tam bir “TAAHHÜTNAME” niteliğinde: “…Kooperatifimizin genel kurullarında alınacak bütün kararlara uyacağımı ve bu kararların yükleyeceği bütün vecibeleri yerine getireceğime mülkiyetimin devri halinde kooperatif yönetim kurulunun muafakatını alacağımı şartsız taahhüt ederim” .

Bu haklar, borçlar (sorumlulukların) ve kurallar 40 yıldır var. Niçin var? Uyulması gerektiği için. Unutulmuş olabilir ama bu belgeyi BİR TAAHHÜTNAME OLARAK ve Orjan ortağı sıfatıyla hepimiz imzalamıştık. Aradan geçen yıllar sonra gayet tabidir ki en başta TOPLU YAPIYA İLİŞKİN ÖZEL HÜKÜMLERE uyum olmak üzere mevcut yönetim planının günün şartlarına güncellenmesi lazım.

Bu güncelleme çalışması basit ama uygulamada problem olabilecek, Site yönetiminin karşılaşacağı bazı sıkıntılara da çözüm getirebilir. Meselâ, “Üyelik devretmede borçsuzluk” ilkesi bunlardan biridir. Nasıl ki bir taşınmaz satışında belediyeden borçsuzluk belgesi isteniyorsa, kooperatif ya da site yönetimi de satış yada devirlerde borçsuzluk belgesi istemelidir. Böyle bir kural olmazsa kooperatif/yada site yönetimi alacak tahsilinde sıkıntı yaşar. Bu yüzden site yönetimine ve işletme kooperatifine geçilmeden bu konuyla ilgili mevzuat güncellemesi (Yönetim Planı ve Anasözleşmede) yapılması uygun olur. (AÖY)

Bu tür güncellenme gerekleri tabi ki anlaşılabilir bir şey. Fakat en azından 2014 yılından bu yana Orjan Kat Mülkiyeti hukukuna tabi olduğuna göre görev yapan yönetimlerin bu kuralları uygulaması gerekirdi. Yetkilerini kullanmadılar, görev ve sorumluluklarını yerine getirmediler. Hatta genel kurullara gündem olmadığı gibi, Orjan ortaklarının bilgilendirilmesi bile yapılmadı.

Bu arada geçen yıllar boyunca pek çok eski Orjan çınarını kaybettik. Veraset yada satışlar nedeniyle aramıza pek çok yeni komşu katıldı. Her genel kurulda değişik simalar gördük.  Doğal olarak kooperatifin geçmişini bilmeyen, yönetim planından habersiz Ortaklarımız çoğaldı. Orjanı sadece “tatil yeri” bilen gençler biriken sorunlara duyarsız kaldı. “Yatırım” yada “yazlık” olarak görenler Orjana kendi sınırlı bakış açılarıyla baktılar. Gelen yönetimler güncel sorunları aşıp geleceğe yönelik çalışmaya vakit bulamadıkları için de 634 SAYILI YASA VE YÖNETİM PLANINDAN KAYNAKLI HAK VE SORUMLULUKLAR bir kenarda unutuldu.

Şayet yasadan kaynaklı haklarımızın bilincinde olsaydık, tapularımız kat irtifaklı olsa bile KAT MALİKLERİ KURULU OLARAK kooperatifi beklemez toplanır 2014’te bile site yönetimini kurabilirdik. Site yönetimi kurulmuş olsaydı herhalde yapılacak ilk iş yönetim planının güncellenmesi olurdu. Proje dışı tadilat ve eklentiler meselesi bu kadar önlenemez çapta büyümez, kontrol altına alınabilirdi. En az 8 yıl önce 2017’de uygulanabilir ve sürdürülebilir bir TOPLU YAPI YÖNETİM PLANINA kavuşurduk. Böylece en az 3 seçimli genel kuruldan geçilerek kafalardaki sorular giderilmiş, belli bir uygulama deneyimi elde edilmiş ve çıkabilecek sorunlara çözüm yolları geliştirmiş olacaktı. Meselâ Orjanda sürekli tartışılan TOPLU YAŞAM KURALLARI bile sorun olmaktan çıkabilirdi.   

Dolayısıyla da bu boşluktan kaynaklı tartışmalar da havanda su dövmek gibi sadece birkaç kişi arasında dönüp durdu. Doğru zeminde doğru şeyler konuşulamadığı, en başta gelen yönetimlerin kafasında yer etmediği için de olumlu katkıya dönüşemedi. Orjanın mukadder geleceği ertelene ertelene, hatta bilinçli olsun olmasın ÖTELENEREK bu günlere geldik. Kooperatif Yönetim Kurulları yasal olarak 1985 yılından bu yana Kat Mülkiyeti Hukukunun geçerli olduğu Orjanda Yönetim Planını uygulamadı/uygulayamadı. Kısa bir süre 2000’li yıllara kadar, o da konutların yoğun bir şekilde yapıldığı dönemde özellikle serbestlik kararının kontrolü bağlamında kısmen uygulandıysa da daha sonra tamamen terk edildi.

Ancak özellikle de 2014’ten beri yönetimler 634 SAYILI YASA VE YÖNETİM PLANI yokmuş gibi davranarak, daha da ilginci dayanağı olmayan “SİTE YÖNETİMİ GÖRÜNÜMLÜ KOOPERATİF” gibi hareket ederek yetki gaspı içinde oldular. Çünkü “bu durumda kooperatif yönetimi 634 sayılı kanun ve yönetim planından kaynaklı SİTE YÖNETİMİ kurulmasına müdahale etmiş, geciktirmiş/ertelemiş ve SİTE GÖREV VE YETKİLERİNİ gasp etmiş olur. Kat maliklerinden bir kişi bile itiraz edip Kooperatifin site kurulmasına müdahalesinin önlenmesi davası açsa kesinlikle “İPTAL” kararı çıkar.” (Prof.Dr.Av.Şeref KISACIK)

Bu yüzden 343/3 ana gayrimenkulde site yönetimi kurulması 634 sayılı yasaya ve Yönetim Planına göre şarttır ve kaçınılamazdır. Bu nedenle bizim gibi 1985’ten beri kat irtifakı tesis edilmiş ve yönetim planı tescil edilmiş bir oluşumda SİTE YÖNETİMİ BİR TERCİH DEĞİL YASAL BİR ZORUNLULUKTUR. Bugün değilse yarın birgün olacaktır. Ya bir yasal değişiklikle ya da bir mahkeme kararıyla. Şayet önceden hazırlık yapmaz, çaba göstermezsek böyle bir durumun orjan için oldukça ağır sonuçları olacaktır.

Kooperatif konutların ve sosyal tesislerin inşaatını yapan şirket yada müteahhit gibidir. Ancak kat maliklerinin itirazı olmadığı sürece aidat toplayabilir ve gerekli hizmetleri yürütebilir. Şu anda Orjanda olan budur. İster site yönetimine henüz geçilemediğinde, ister hemen geçildiğinde, ister sonra geçildiğinde 1803 bağımsız konut ve ortak alanların bulunduğu anagayrimenkulü yönetemez. Kat malikleri ister kat irtifaklı ister Kat Mülkiyetli tapu sahibi olsunlar genel Kural ve yasal prosedür budur. Kat malikleri anagayrimenkulde örgütlenip site yönetimi kuramadığı için Orjanda bu durum halen devam ediyor.” (Prof.Dr.Av.Şeref KISACIK)

Aynı yönetimler bir yandan da KOOPERATİF HUKUKU ve ANASÖZLEŞMESİNDEN kaynaklı temel amaç ve görevleri konusunda bile adeta ipe un serdiler. FERDİLEŞMENİN TAMAMLANMAMASI buna en vahim ve en başta gelen örnektir. Dolayısıyla kooperatifin amaçlarını henüz gerçekleştirmediği gerçeğini sanki bilinçli olarak SİTE YÖNETİMİNE geçmemek, KOOPERATİF OLARAK YÖNETMEYE DEVAM ETMEK için bahane olarak kullandılar.

Ancak bir taraftan da “ORJAN KOOPERATİFİNE” ısrarla “ORJAN SİTESİ” demeye, öyle görünmeye ve böyle söylenmesine katkı vermeye devam ettiler. Orjan halkı da yaşadığı bu “siteymiş gibi hali (!)” hiç sorgulamadı ve normal saydı. Kat Mülkiyeti Hukukundan kaynaklı HAK VE SORUMLULUKLARININ bilincinde olamadı. Haklarını kullanmayı bilemedi. Kooperatif de Kat Mülkiyeti Hukukunun gerekleri konusunda sorumlu davranmadı/davranamadı. Böylece her iki taraf ta aynı yanlışın farklı açılardan içinde olmuş oldular.

BU DURUMDA HANGİ “SORUNLARLA” KARŞI KARŞIYAYIZ:

Srn 14.01:  634 sayılı yasa ve Yönetim planında yer alan HAK VE SORUMLULUKLARIN bilinmemesi, sorunlara bu kaynaklardan çözüm aranmaması ve yönetim uygulamalarına yansımaması,

Srn 14.02:  1985 tarihli ORJAN SİTESİ YÖNETİM PLANI yürürlükte olduğu halde 40 yıldan bu yana Yönetim Kurulları tarafından uygulanmamış olması,

Srn 14.03:  Kooperatif Yönetimlerinin, kurulmasına engel oldukları site yönetim kurulunun yetkilerini kanunsuz olarak gasp etmiş olmaları, Bu yetki gaspından dolayı konutların mimari projelere aykırı olarak inşa ve tadil edilmeleri, sitenin güvenliği başta olmak üzere, sahillerin kanunsuz olarak işgali ve kirletilmesi, komşular arasındaki sorunların çözülememesi.

KISA, ORTA VE UZUN VADELİ HEDEFLER:  

Bir önceki aşamada yapılan durum analizi, değerlendirme, tespitlerden yola çıkılarak karşı karşıya olduğumuz sorunlara çözüm olmak üzere; Yakın (2025), orta (2026-2029) ve uzun vadede (2030-2037) “HEDEFLERIMIZ” neler olmalı?

Hdf 14.01:   Srn 14.01 numaralı soruna çözüm olmak üzere: Her yıl yaz aylarında 634 sayılı yasa, Yönetim planı ve Kat Mülkiyeti Hukukunda yer alan HAK VE SORUMLULUKLAR hakkında katılımcı yöntemle bilgilendirme toplantıları yapılması,

Hdf 14.02:   Srn 14.02 numaralı soruna çözüm olmak üzere: 2025 Genel Kurulunda alınacak bir kararla YÖNETİM PLANININ derhal uygulanmaya başlanması,      

Hdf 14.03:   Srn 14.03 numaralı soruna çözüm olmak üzere: 2025 Genel Kurulunda alınacak bir kararla ORJAN KOOPERATİF YÖNETİMİNE 2027 Genel kuruluna kadar iki yıllığına geçici bir görev ve yetkisi verilmelidir.

HEDEFLERE ULAŞTIRACAK STRATEJİLER:

Çalıştay sonunda düzenlenecek SONUÇ RAPORUNDA yeralmak üzere belirlenen hedeflere ulaştıracak STRATEJİLER neler olabilir? Nasıl bir yol haritası öneriyorsunuz?

Haziran 2027 SEÇİMLİ genel kuruluna kadar;

Str 14.2027.01: Srn 14.02 numaralı soruna çözüm olmak ve Hdf 14.02 hedefini gerçekleştirmek üzere; Kooperatif Yönetim Kurulları yasal olarak 1985 yılından bu yana Kat Mülkiyeti Hukukunun geçerli olduğu Orjanda Yönetim Planını uygulamadı/uygulayamadı. Kısa bir süre 2000’li yıllara kadar, o da konutların yoğun bir şekilde yapıldığı dönemde özellikle serbestlik kararının kontrolü bağlamında kısmen uygulandıysa da daha sonra tamamen terk edildi. Fakat en azından 2014 yılından bu yana görev yapan yönetimlerin bu kuralları uygulaması gerekirdi. Yetkilerini kullanmadılar, görev ve sorumluluklarını yerine getirmediler. Hatta genel kurullara gündem olmadığı gibi, Orjan ortaklarının bilgilendirilmesi bile yapılmadı. Gelen yönetimler güncel sorunları aşıp geleceğe yönelik çalışmaya vakit bulamadıkları için de 634 SAYILI YASA VE YÖNETİM PLANINDAN KAYNAKLI HAK VE SORUMLULUKLAR bir kenarda unutuldu. Şayet yasadan kaynaklı haklarımızın bilincinde olsaydık, tapularımız kat irtifaklı olsa bile KAT MALİKLERİ KURULU OLARAK kooperatifi beklemez toplanır 2014’te bile site yönetimini kurabilirdik. BU SEBEPLE; ilk önce 2025 Genel Kurulunda alınacak bir kararla ORJAN SİTESİ YÖNETİM PLANI uygulanmaya başlanmalı ve 2026 Genel Kuruluna kadar da Blok Yönetimleri oluşturulmuş olmalıdır. 2026 Genel Kurulunda ise YÖNETİM PLANI GÜNCELLEME ÇALIŞMALARI başlatılarak, 2027 Genel Kurulu ile eş zamanlı olarak oluşacak SİTE YÖNETİMİ TEMSİLCİLER KURULUNUN 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunun 9’UNCU BÖLÜM: TOPLU YAPILARA İLİŞKİN ÖZEL HÜKÜMLERE göre GÜNCELLENEN YÖNETİM PLANININ GÖRÜŞÜLEREK YÜRÜRLÜĞE GİRMESİ sağlanmalıdır.

Str 14.2027.02: Srn 14.03 numaralı soruna çözüm olmak ve Hdf 14.03 hedefini gerçekleştirmek üzere; Kooperatif konutların ve sosyal tesislerin inşaatını yapan şirket yada müteahhit gibidir. Ancak kat maliklerinin itirazı olmadığı sürece aidat toplayabilir ve gerekli hizmetleri yürütebilir. Şu anda Orjanda olan budur. İster site yönetimine henüz geçilemediğinde, ister hemen geçildiğinde, ister sonra geçildiğinde 1803 bağımsız konut ve ortak alanların bulunduğu anagayrimenkulü yönetemez. Kat malikleri ister kat irtifaklı ister Kat Mülkiyetli tapu sahibi olsunlar genel Kural ve yasal prosedür budur. Kat malikleri anagayrimenkulde örgütlenip site yönetimi kuramadığı için Orjanda bu durum halen devam ediyor.” Aynı yönetimler bir yandan da KOOPERATİF HUKUKU ve ANASÖZLEŞMESİNDEN kaynaklı temel amaç ve görevleri konusunda bile adeta ipe un serdiler. FERDİLEŞMENİN TAMAMLANMAMASI buna en vahim ve en başta gelen örnektir. Dolayısıyla kooperatifin amaçlarını henüz gerçekleştirmediği gerçeğini sanki bilinçli olarak SİTE YÖNETİMİNE geçmemek, KOOPERATİF OLARAK YÖNETMEYE DEVAM ETMEK için bahane olarak kullandılar. Ancak bir taraftan da “ORJAN KOOPERATİFİNE” ısrarla “ORJAN SİTESİ” demeye, öyle görünmeye ve böyle söylenmesine katkı vermeye devam ettiler. Yönetimler Kat Mülkiyeti Hukukunun gerekleri konusunda sorumlu davranmadı/davranamadı. Böylece her iki taraf ta aynı yanlışın farklı açılardan içinde olmuş oldular. Ancak özellikle de 2014’ten beri yönetimler 634 SAYILI YASA VE YÖNETİM PLANI yokmuş gibi davranarak, daha da ilginci dayanağı olmayan “SİTE YÖNETİMİ GÖRÜNÜMLÜ KOOPERATİF” gibi hareket ederek yetki gaspı içinde oldular. Çünkü “bu durumda kooperatif yönetimi 634 sayılı kanun ve yönetim planından kaynaklı SİTE YÖNETİMİ kurulmasına müdahale etmiş, geciktirmiş/ertelemiş ve SİTE GÖREV VE YETKİLERİNİ gasp etmiş olur. Kat maliklerinden bir kişi bile itiraz edip Kooperatifin site kurulmasına müdahalesinin önlenmesi davası açsa kesinlikle “İPTAL” kararı çıkar.” Bu yüzden 343/3 ana gayrimenkulde site yönetimi kurulması 634 sayılı yasaya ve Yönetim Planına göre şarttır ve kaçınılamazdır. Bu nedenle bizim gibi 1985’ten beri kat irtifakı tesis edilmiş ve yönetim planı tescil edilmiş bir oluşumda SİTE YÖNETİMİ BİR TERCİH DEĞİL YASAL BİR ZORUNLULUKTUR. Bugün değilse yarın birgün olacaktır. Ya bir yasal değişiklikle ya da bir mahkeme kararıyla. Şayet önceden hazırlık yapmaz, çaba göstermezsek böyle bir durumun orjan için oldukça ağır sonuçları olacaktır. BU NEDENLE Çalıştay Raporuna uygun olarak Yönetim Kurulu konuyla ilgili gündem maddesini ilk yapılacak olağan genel kurulun gündemine koymalıdır. Yapılacak 2025 Genel Kurulunda alınacak bir kararla da ORJAN KOOPERATİF YÖNETİMİNE 2027 Genel kuruluna kadar iki yıllığına; YÖNETİM PLANINI UYGULAMA, Blok Yönetimlerini oluşturmak üzere GEÇİCİ BLOK YÖNETİCİLERİNİ ATAMA, YÖNETİM PLANININ GÜNCELLENMESİNİ sağlama ve SİTE YÖNETİMİ TEMSİLCİLER KURULUNUN oluşumunu tamamlama görev ve yetkisi verilmelidir. Bu süreç 2027 Genel kuruluna kadar sonuçlanmış olacaktır. O zaman 634 Sayılı Kat Mülkiyeti Kanununa uygun olarak Site yönetimine geçiş yapılmış, ORJAN SİTESİ YÖNETİM PLANI güncellenmiş, Blok yönetici ve deneticileri, Toplu Yapı Temsilciler Kurulu ve Site Yönetim/Denetim kurulları oluşmuş ve Site Müdürlüğü kurulmuş olacağından 40 yıldır gasp edilen kanunsuz duruma son verilmiş olacaktır. Site Yönetimi kurulduğunda, ORJAN’ı “İkiz görevli bir Yönetim Kurulu yönetecektir.” Bu yönetim kurulu “hem siteyi hem de kooperatifi” yönetecektir. Bu amaçla site yönetim kurulu 3 kişiden teşkil edildiği takdirde, başkanın dışındaki diğer 2 üyeden biri “Site Yönetiminden Sorumlu Başkan Yardımcısı” diğeri de “Kooperatif Yönetiminden Sorumlu Başkan Yardımcısı” olacaktır.

Haziran 2030 genel kuruluna kadar;

Str 14.2030.01: Srn 14.01 numaralı soruna çözüm olmak ve Hdf 14.01 hedefini gerçekleştirmek üzere; Kat mülkiyetinin kurulması ile birlikte malik kişi pek çok hakka sahip olur. Fakat kat mülkiyetinin yapısı ve doğası gereği bir ortak alanın paylaşılması beraberinde yerine getirilmesi gereken bazı ödevleri ve üstlenilecek bazı sorumlulukları getirir. HAKLAR ve SORUMLULUKLAR 1985 yılında tescil edilmiş ve 40 yıldır kooperatif arşivinin temel belgeleri arasında bulunan YÖNETİM PLANINDA da yer alıyor. Nitekim 7 ile 12.maddeler arasındaki  B” başlıklı bölüm “KAT MALİKLERİNİN HAKLARI VE BORÇLARINI” içeriyor. Meselâ 9. Maddede Kat malikleri kendi bağımsız bölümleri ve bu yönetim planı ile kendilerine gösterilen bahçe ve ortak yerleri kullanırken hüsniyet kurallarına uymak zorundadır genel kuralı yer alıyor. Bu maddenin hemen altında “ÖZELLİKLE AŞAĞIDAKİ YAZILI HUSUSLARI YAPAMAZLAR” başlığı ile (a) dan (l) ye kadar 13 alt fıkrada bu hususlar tek tek sayılmış. Böylece o günün şartlarında Orjanda uygulanacak “KURALLAR” yazılı hale getirilip yönetim planına konulmuş. Bu haklar, borçlar (sorumlulukların) ve kurallar 40 yıldır var. Niçin var? Uyulması gerektiği için. Unutulmuş olabilir ama bu belgeyi BİR TAAHHÜTNAME OLARAK ve Orjan ortağı sıfatıyla hepimiz imzalamıştık. Aradan geçen yıllar sonra gayet tabidir ki günün şartlarına güncellenmesi lazım. Bu anlaşılabilir bir şey. Fakat en azından 2014 yılından bu yana Orjan Kat Mülkiyeti hukukuna tabi olduğuna göre görev yapan yönetimlerin bu kuralları uygulaması gerekirdi. Şayet yasadan kaynaklı haklarımızın bilincinde olsaydık, tapularımız kat irtifaklı olsa bile KAT MALİKLERİ KURULU OLARAK kooperatifi beklemez toplanır 2014’te bile site yönetimini kurabilirdik. Site yönetimi kurulmuş olsaydı herhalde yapılacak ilk iş yönetim planının güncellenmesi olurdu. Proje dışı tadilat ve eklentiler meselesi bu kadar önlenemez çapta büyümez, kontrol altına alınabilirdi. En az 8 yıl önce 2017’de uygulanabilir ve sürdürülebilir bir TOPLU YAPI YÖNETİM PLANINA kavuşurduk. Böylece en az 3 seçimli genel kuruldan geçilerek kafalardaki sorular giderilmiş, belli bir uygulama deneyimi elde edilmiş ve çıkabilecek sorunlara çözüm yolları geliştirmiş olacaktı. Meselâ Orjanda sürekli tartışılan TOPLU YAŞAM KURALLARI bile sorun olmaktan çıkabilirdi.  Doğru zeminde doğru şeyler konuşulamadığı, en başta gelen yönetimlerin kafasında yer etmediği için de olumlu katkıya dönüşemedi. Orjanın mukadder geleceği ertelene ertelene, hatta bilinçli olsun olmasın ÖTELENEREK bu günlere geldik. Orjan halkı da yaşadığı bu “siteymiş gibi hali (!)” hiç sorgulamadı ve normal saydı. Kat Mülkiyeti Hukukundan kaynaklı HAK VE SORUMLULUKLARININ bilincinde olamadı. Haklarını kullanmayı bilemedi. BU NEDENLE; 2025 Genel Kurulundan itibaren 2030 yılına kadar her yıl yaz aylarında 634 sayılı yasa, Yönetim planı ve Kat Mülkiyeti Hukukunda yer alan HAK VE SORUMLULUKLAR hakkında katılımcı yöntemle bilgilendirme etkinlikleri yapılmalıdır. Ayrıca Site Yönetimi ve İşletme Kooperatifinin işleyişinde Kat Malikleri/Kooperatif ortaklarının yönetime katılımlarının sağlanması amacıyla yapılacak toplantılarda da sorunların enine boyuna tartışılarak çözüm yolları aranması ve sonuçların yönetim uygulamalarına yansıması yararlı olacaktır.