ZOR SORULAR, AYDINLIK CEVAPLAR
Zor sorulardan bir tanesi “SİTE YÖNETİMİ İLE İŞLETME KOOPERATİFİ OLUŞUM SÜRECİNİN
EŞZAMANLI OLUP OLMADIĞI” meselesi. Cevap kısa ve net: “Elbette Hayır!” Çünkü bir defa her iki
oluşumun tabi olduğu yasalar ve şartlar farklı. Ayrıca bu süreçlerin
hem eşzamanlı olması mümkün değil, hem de buna ihtiyaç ve gerek yok.
O zaman bu işin
SIRASI nasıl olacak? Öncelikle ve daha fazla gecikilmeden Orjanda 634
sayılı yasanın 17.maddesi uyarınca önce GEÇİŞ
SÜRECİNİN BAŞLATILMASI akabinde de SİTE
YÖNETİMİNİN KURULMASI acil ve zorunlu.
Böylece olması gereken doğru rotaya girilmiş, Orjanın gelecek ufku aydınlanmış olacak.
Bu adım aynı zamanda yönetimde
herhangi bir boşluğa meydan verilmeden Kooperatife tasfiye yada dönüşüm
işlemleri için zaman tanınması anlamına gelecek ki bu süreçte 81.maddeye göre ferdileşmenin
tamamlanması ve bu durumun tapuda tescili yapılabilsin.
Kooperatifin anagayrimenkulden yani 343/3 parselden tamamiyle ilişkisinin
kesilmesini müteakip yapılacak ilk genel kurulda tasfiyeye gidilmesi yada ana sözleşme değişikliği suretiyle tür
değişikliği kararı alması gerekiyor. Karar tasfiye değil de dönüşüm
istikametinde olduğu takdirde de Çevre ve Şehircilik Bakanlığının onayı
alınarak 6 ay içinde ana sözleşme değişikliği yoluyla İŞLETME KOOPERATİFİNE geçiş mümkün. Dolayısıyla önce “SİTE YÖNETİMİ kurulacak
daha sonra da Kooperatif tarafından 81.madde gerekleri yerine
getirilerek “İŞLETME KOOPERATİFİ” kurulmasıyla ilgili anasözleşme
değişikliği ve başvuru işlemleri yapılacaktır. TERSI
MÜMKÜN DEĞILDIR.
Bugün artık Kooperatifle Çevre ve
Şehircilik Bakanlığı arasında 2013-2017 yılları arasında “işletme kooperatifine geçme talebi ile
ilgili” bir yazışma olduğunu biliyoruz.
Yine “Kooperatifçe yapılan
başvuruların Bakanlıkça değerlendirilmesi
neticesinde 22.12.2017 tarih ve 17525 sayılı yazı ile dosya kapsamı
bilgi ve belgeler doğrultusunda” reddedildiğini de öğrenmiş olduk. Nitekim
Bakanlık 01.11.2024 tarihli başvurumuza verdiği 11.11.2024 tarih ve
E-28526468-345.99-10916577 sayılı resmi cevabında; dosya ekinde yer alan “tapunun
kat irtifaklı olduğu, kat mülkiyetine dönüşmediği..” gerekçesiyle kabul edilmediğini
bildiriyor. Buna göre 22.12.2017 tarih ve 17525 sayılı
yazı ile Kooperatife önce “TÜM ORTAKLAR ADINA KAT MÜLKİYETİ İLE TAPU
TESCİL İŞLEMLERİNİN YAPILMASI, KAT İRTİFAKLI TAPULARIN KAT MÜLKİYETİNE
DÖNÜŞMESİ, DOLAYISIYLA DA KOOPERATİFLER KANUNU UYARINCA FERDİLEŞME İŞLEMLERİNİN
GERÇEKLEŞMESİ” gerektiğini hatırlatmış ve uyarmış.
Aradan
7 yıl geçmesine rağmen, 2025 yılının başında İşletme
kooperatifine geçiş şartları hala sağlanabilmiş değil. Bunun
ne kadar zaman alacağı elbette ki kooperatif yönetimlerinin bu konuya yaklaşımlarına
bağlı. Bu mesele hem yasal hem de genel kurullarda almış oldukları görev ve
sorumluluklarının da gereği. Meselâ bugün az da olsa hala bir miktar tamamlanmamış “su
basman” olduğunu biliyoruz.
Bunların daha evvel alınmış genel kurul kararları uyarınca bir an
evvel konutlarını inşa etmeleri/ettirilmeleri
gerekiyor. Bu arada Orjanda kullanılan 1803 konutun tamamının YAPI KULLANMA İZİNLERİNİ de yasal
süresi içinde almış olmaları şart. Ayrıca bu
süreç içinde tüm bağımsız bölümlerin
kat mülkiyeti tapularının da verilerek FERDİLEŞME İŞLEMLERİNİN TAMAMLANMASI kooperatifin varoluş
sebebi. Aynı zamanda kooperatifin amacının tamamlandığının da
ilanı olacak.
Nitekim Bakanlık “bugünkü şartlarda yeniden işletme kooperatifine geçiş talebi yapılsa
uygun bulur musunuz?” sorumuza; “…mevcut durumda konutların kat mülkiyet tapularının ortaklara verilmiş
olması ve durumunda değişiklik olduğuna dair tevsik edici belgelerle kooperatif
yönetim tarafından Bakanlığımıza başvurulması halinde gerekli değerlendirme
yapılabilecektir” cevabını
vermiş bulunuyor.
DAĞILMA
VE TÜR DEĞİŞİKLİĞİ KONUSUNDA UYULMASI GEREKEN YASAL BİR MEVZUAT VAR MI? Kuşkusuz bunların arasında 1163 sayılı Kooperatifler yasasının 81.maddesi en başta geliyor.
Kaldı ki bu maddeye paralel olarak
anasözleşmenin “Dağılma Sebepleri” başlıklı 85.Maddesi de var. Ki söz konusu maddede “..Ayrıca, kooperatif ana sözleşmede
gösterilen işlerin tamamlanması ve ferdi mülkiyete geçilip konutların ortaklar
adına tescil edilmesiyle amacına ulaşmış sayılır ve dağılır. Ancak, tescil
tarihinden itibaren altı ay içerisinde usulüne uygun şekilde ana sözleşme
değişikliği yapılarak kooperatifin amacının ve türünün değiştirilmesi halinde
dağılmaya ilişkin hüküm uygulanmaz” şeklinde çok net ifadeler yer alıyor.
Ayrıca
yine anasözleşmenin 64. Maddesine de
uyma zorunluluğu var. Bu maddede de; “.. Yapılan konutlar ortaklara dağıtıldıktan ..
sonra, kooperatifin aradan çekilmesi ve .. konutların mülkiyetleri de ortaklara
aktarılarak ferdi münasebete geçiş muamelesine başlanır…Yapı kullanma izninin alınmasını müteakip en çok bir
yıl içinde, ortakların Kat Mülkiyeti Kanununa göre ferdi münasebet işlerinin
sonuçlandırılması şarttır” denilmekte. Kooperatifler Kanunu'nun 81.maddesine ve anasözleşme
md.64’e göre, anasözleşmede gösterilen işlerin tamamlanması ve ferdi
mülkiyete geçirilip konutların ortaklar adına tescil edilmesiyle kooperatif
amacına ulaşmış sayılır ise de SİTE YÖNETİMİNE GEÇİŞ İÇİN tasfiyenin tamamlanmasına ilişkin bir şart bulunmuyor.
Kaldı ki Orjan
için TASFİYE seçeneği de uygun değil. Kooperatifimizin
343/3 parsel anagayrimenkul dışında 3 adet daha tapulu mülkü var. Yarım yüzyıla
yakın bir tecrübe birikimi, sermayesi, mal varlığı, hizmette kullanılan araç
gereç ekipmanı, oturmuş bir muhasebe sistemi ve personel kadrosu var.
Dolayısıyla Orjan için tasfiye seçeneği doğru bir seçim olmaz. Zaten bu
çapta büyük ve yürüyen bir organizasyonu tasfiye etmek imkânsız değilse bile
çok zordur. Gereksizdir de. Süreç uzun yıllar alır. Buna karşılık tür değişikliğine gidilerek
İşletme Kooperatifine dönüşüm hem daha kolay hem de hizmeti durdurmayacak bir
çözüm.
Bu yüzden önerdiğimiz çözüm tür değişikliği
yapılarak “SİTE İŞLETME KOOPERATİFİ”ne
dönüşümün sağlanmasıdır. Bunun için Ticaret Bakanlığı
tarafından 1163 sayılı Kooperatifler Kanununun 88 inci maddesi uyarınca
hazırlanan tip SİTE İŞLETME KOOPERATİFİ
ANASÖZLEŞMESİ örnek alınacaktır. Kuşkusuz
bu örnek anasözleşmeye Orjan için ihtiyaç olan bazı değişiklik ve eklemeler yapılması
gerekecek. Meselâ ilk ve önemli değişiklik muhtemelen adının “ORJAN SİTESİ İŞLETME VE YÖNETİM
KOOPERATİFİ ANASÖZLEŞMESİ” olması olacaktır.
Zira ondan evvel kurulacak ORJAN SİTE YÖNETİMİ için TEMSİLCİLER KURULU kararıyla atanan YÖNETİCİ olarak göreve devam
etmesi iki başlılığı önleyecek en uygun çözüm. Böylece yapılması gereken hizmet
ve faaliyetler eskiden olduğu gibi ancak yeni bir misyonla yine kooperatif
tarafından, dönüşüm yapılan ORJAN SİTESİ
İŞLETME VE YÖNETİM KOOPERATİFİNCE yürütülecek. Ki söz konusu dönüşüm
esnasında mevcut kooperatifin tüm aktif pasifi yeni kurulacak oluşuma geçmiş,
değişen ise sadece YENİ BİR MİSYON VE
ORJAN LEVHASI olmuş olacak.
Ticaret Bakanlığının hazırlamış olduğu TİP İŞLETME KOOPERATİFİ ANASÖZLEŞMESİNİN
özellikle AMAÇ VE FAALİYET KONULARI
başlıklı 6.Maddesi şu haliyle bile kurulacak İşletme kooperatifinin Orjan
sitesinin ihtiyaç ve hizmetlerini karşılama amacına ışık tutuyor:
“KOOPERATİFİN AMACI, ortaklarının
sahibi bulunduğu konutlardan oluşan sitenin ve site sakinlerinin ortak
ihtiyaçlarını karşılamak, 634 sayılı
Kat Mülkiyeti Kanununa göre yetki verildiğinde site yönetimini üstlenmek,
siteyi geliştirmek ve güzelleştirmektir. Bu amaçla kooperatif; 1-Kat Mülkiyeti
Kanununa göre oluşan Kat Malikleri Kurulu veya alt kurullarınca yönetici
seçilmesi halinde, anılan Kanun hükümlerine göre yöneticilik görev ve
yetkilerini kullanarak siteyi yönetir.
Zihinleri kurcalayan diğer bir zor soru; “634
SAYILI YASADA SİTE YÖNETİMİ KURMAMA GİBİ BİR SEÇENEK” olup olmadığıdır.
Aslında bu sorunun cevabı da oldukça net ve önümüzü aydınlatacak güçte: “Site Yönetimine geçişin ön şartı 2014 yılında
gerçekleşmiştir, yani 634 sayılı KMK’nun 17’inci maddesine göre kooperatif
ortaklarının 2/3’ü kat irtifakı veya kat mülkiyeti tapularını almıştır. BU
KANUNA GÖRE SİTE
YÖNETİMİ (TOPLU YAPI YÖNETİMİ) “KURMAMA” GİBİ
BİR SEÇENEK YOKTUR.” Ayrıca
Kooperatif dağılma/tasfiye yada tür değişikliğine gitmeden de site yönetimi teşekkül
ettirilebilir. Buna hukuken bir engel bulunmamaktadır.
Bu arada kesin olan bir şey daha var. O
da zaman zaman tartışmalara neden olabiliyor. “Kat Mülkiyeti Hukukunun geçerli olduğu bir ortamda
artık Konut Yapı Kooperatifinin siteyi yönetmesi yasal değil!” Bu açık gerçek sebebiyle kuşkularımızı geride bırakarak bir an evvel ve
daha fazla gecikmeksizin ORJAN SİTE YÖNETİMİNİ kurmamız şart. Bunun için öncelikle
kooperatif ortakları değil BAĞIMSIZ
BÖLÜMÜN TAPU MALİKLERİ VEYA TEMSİLCİLERİ ile Kat Malikleri Toplantısı yapıp Kat
Mülkiyeti Kanunu'na göre SİTE YÖNETİMİ oluşturulacaktır. Ancak doğal olarak YAPI
KOOPERATİFİNDEN SİTE YÖNETİMİNE GEÇİŞ SÜRECİ karar
verildikten sonra bir yada 2 yıl zaman alabilecektir. O aşamalarda da uyulması gereken bazı yöntemler var.
Bir Konut Yapı Kooperatifinin
Site Yönetimine Dönüşmesi teoride kolay olmakla birlikte makas değiştirme
anlamına gelen karar verme eşiğinin aşılması o kadar da kolay değil. Bu
konu yalnız bizim değil aynı durumdaki pek çok kooperatifin de sancısı
durumunda.
Meselâ benzer bir oluşumda konunun uzmanına şöyle bir soru sorulmuş: “.. site
yönetimine geçilmek isteniyor. Genel
kurulda bu yönde alınacak bir karara, site yönetimi dışında kalmak isteyen
bir üyenin itiraz hakkı olabilir mi?” VERİLEN CEVAP ŞÖYLE: “Kat Mülkiyeti
Kanununun 17. maddesine göre kooperatif
site alanındaki yapılar yönünden ortaklar arasındaki ilişki artık
"kooperatif ortaklığı" ilişkisi olarak değil "kat
malikleri" arasında bir ilişki olarak yürütülmek zorunda.”
Demek ki genel kurulda SİTE YÖNETİMİNE GEÇİŞ YÖNÜNDE
ALINACAK BİR KARARA, site yönetimi dışında kalmak isteyen bir KOOPERATİF ORTAĞININ İTİRAZ HAKKI DAHİ
BULUNMUYOR. Zira mevcut bir
YÖNETİM PLANI bulunan ve 17.nci
madde sebebiyle KAT MÜLKİYETİ
HUKUKUNUN GEÇERLİ OLDUĞU anagayrimenkuldeki bağımsız bölümler ve ortak
alanlardaki yapılar yönünden ortaklar arasındaki hukuki ilişki artık "kooperatif ortaklığı"
ilişkisi olarak değil "kat
malikleri" arasında bir ilişki olarak yürütülmek zorunda.
Sonuç olarak, hem 1163 sayılı yasa kooperatifi amacını gerçekleştirip tasfiye yada tür
değişikliğine (yani İŞLETME KOOPERATİFİNE) zorluyor, hem de artık kat
mülkiyeti hukukunun geçerli olduğu anagayrimenkulde 634 sayılı kanunun bize site yönetimi (toplu yapı
yönetimi) kurma dışında bir
seçenek bırakmadığı çok açık. Yani Site Yönetimine geçiş Orjan için
asla bir tercih değil. Kaçınılması mümkün olmayan yasal bir zorunluluk.
O zaman merak edilen bir başka zor soru da
şu: SİTE YÖNETİMİ KURMA DIŞINDA BIR SEÇENEK MÜMKÜN DEĞİLSE hem SİTE
YÖNETİMİ hem İŞLETME KOOPERATİFİ Orjanda ÇİFT BAŞLILIK oluşturmayacak
mı? BÖYLE BİR SORUNUN ÇÖZÜMÜ NASIL OLACAK?
Çözüm; geçiş sürecini başlatacak genel kurulda özenle
hazırlanacak bir GÜNDEM MADDESİ ve uygun bir “YETKİ KARARIYLA” mümkün olabilir. Nitekim Prof.Dr.Av. M.Şeref KISACIK ta “Mevcut
durumda iki başlılığı önlemek için Kooperatif yönetimine “site yönetimine geçişi başlatmak”, “geçici ve 2 yıllığına olmak” üzere Genel Kuruldan yetki alınması
bir çözüm olabilir” görüşünde.
Bir başka uzman Mali Müşavir Evren Özmen’e göre de: “Site
yönetim planına kanuni süreler içinde kalmak şartı ile site dahilinde çift başlılık oluşmaması adına GEÇİCİ YÖNETİM VE DENETİM KURULLARI OLARAK
kooperatif yönetim ve denetim kurulları atanabilir. Bu kurullar süreleri dolmadan önce mutlaka kat
maliklerine çağrı yaparak kat malikleri
toplantısını gerçekleştirmeleri gerekmektedir. Geçici yönetimin amacı
geçiş döneminde sitenin ve kooperatifin iş ve işlemlerinin aksamamasıdır.” Bu
teklif gündeme konulur ve genel kurulda onaylanırsa, nihayet Orjan için “küçük ama büyük bir adım” atılmış
olacaktır. ZİRA ARTIK NİYET AÇIKÇA
BELLİ OLMUŞ, İSTİKAMET NETLEŞMİŞ OLUR.
Bir sonraki İşletme Kooperatifine
dönüşüm aşamasında Prof.Dr.
Şeref KISACIK’ın bu çift
başlılığın önlenmesi sorununa ilişkin bize özel görüşü ise “İşletme kooperatifi’nin amaçları arasında bu sitenin ve maliki olduğu
diğer iki parselin iyi yönetilmesi, işletilmesiyle ilgili her şey olabilir. Bu amaçla
İşletme kooperatifi ANA SÖZLEŞMESİ AMAÇ
MADDESİNE; “343/1, 343/2 ve 313/2
parselleri mülkiyet sahibi olarak yönetmek ve 1803 bağımsız konutun bulunduğu
anagayrimenkul (343/3 parsel) ve ortak alanların da işletme ve hizmetlerini
yürütmek” ibaresini koymak gerekiyor. Ama konutların olduğu parselin TEMSİLCİLER KURULUNDA
yetki ve görev verilirse İŞLETME KOOPERATİFİ ancak YÖNETİCİ
OLABİLİR. Bunun için Site yönetim
planında Yönetim kurulu seçilmesi bölümüne; “site yönetimi … kişiden
oluşur, genel kurulda bir yönetim şirketi veya işletme kooperatifi de yönetici
olarak seçilebilir” ifadesini koymak yeterli” şeklinde.
Bu
nedenlerle bize göre 2031 yılı genel kuruluna kadar bu sorunun kalıcı olarak
çözülmesi mümkün. Çünkü önümüzdeki 7 yıllık süreçte önce site
yönetimi kurulmuş olacak, sonra da İŞLETME
VE YÖNETİM KOOPERATİFİNE DÖNÜŞÜLDÜĞÜNDE anasözleşmesinde ve Yönetim planında buna uygun düzenlemelerin
yapılması kaydıyla, genel kurullarda alınacak kararlar yoluyla siteye
hizmet verilmeye devam edilmesi mümkün hale gelecektir. Böylece
hem Site Yönetimi hem de İşletme Kooperatifi kurulduğunda en azından artık “YÖNETİMDE ÇİFT BAŞLILIK“ diye
bir şeyin söz konusu olmayacağı düşünülmektedir.
Hayatta elbette
zor sorular olabilir. Ancak zor soruların kolay ve doğru cevapları da bulunabilir.
Zorluklar ve muhtemel olumsuzluklar bahane edilerek çözüm arayışından vazgeçmek
doğru değildir. Özellikle de kendisine görev, yetki ve sorumluluk
verilenlerin “doğru ama…” diyerek, “olmazları sayarak”, “zor iş” nitelemesi yaparak mazeret dağları
üretmesi ne kadar da yanlıştır. Halbuki “OLMAZLARA” ayrılacak zaman ve enerjinin çok azının “OLURLARA” yöneltilmesi halinde
bir değil birden fazla çözüm bulunabilmesi mümkün. Meşhur deyimdir; “HER ARAYAN BULAMAYABİLİR. AMA BULANLAR
ARAYANLARDIR.” Aramayanın bulması mümkün mü? Kişi ancak arıyorsa aydınlık
çıkışlar bulabilir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder