
Lojistik
Lojistik kelimesi köken olarak askerlikle ilgili
doğmuş kullanılmış bir kavram. Ordunun yiyecek içecek sağlama, sağlık ve
haberleşme hizmetleri, yol şartları vb. yönlerden en etkili durumda
bulundurulması işi. Yani bir tür geri hizmet terimi. Ancak, günümüzde
askeriyede olduğu kadar tüm organizasyon, şirket ve kurumlarda bu amaca dönük
yapılanmalar var. Hatta artık askeri bir terim olmaktan çok ekonomik, sosyal ve
siyasal faaliyetler içinde yer alıyor.
Ekonomik anlamda Lojistik; bir ürünün ilk üreticiden son tüketiciye kadar olan nakliye, depolama, gümrükleme, ambalajlama, dağıtım gibi tüm süreçlerini ifade ediyor. Uluslararası düzeyde müşterinin ihtiyaçları doğrultusunda hizmetler de dahil olmak üzere tüm ürünlerin ve ilgili bilgilerin çıkış noktasından varış noktasına kadar etkili ve verimli bir biçimde taşınması ve depolanması için gerekli prosedürleri planlama, uygulama ve denetleme süreci olarak tanımlanıyor. Bu tanıma ithalat ve ihracat faaliyetleri de dahil.
Ülkemizde kurulması planlanan 20 lojistik
merkezden şimdiye kadar Balıkesir (Gök köy) de dahil olmak üzere 7’si işletmeye
alınmış̧ durumda. 6’sında
inşa
çalışmaları
sürüyor.
TCDD’nin
Türkiye’nin
demiryolu ağı
üzerinde
kurmayı
planladığı
18 adet lojistik merkez projesi bulunuyor. Bunların 3 tanesi hizmete açılmış
diğerlerinin
ise kuruluş
süreci
devam etmekte. 2023 için öngörülen hedef 20 lojistik merkezde toplam 34,2
milyon ton yük kapasitesiyle tüm sektörlere hizmet verebilmek.
Lojistik Master Planı hazırlanmasına yönelik
çalışmalar halen devam ediyor. Kalkınma ajansları bölgesel olarak muhtemel
lojistik merkezlere ilişkin araştırmalar yapıp fizibilite raporları
yayınlıyorlar.
Susurluk bu treni kaçırmamalı. Önceki
tecrübelerden biliyoruz ki, sadece bilmek, görmek, izlemek yetmiyor. Sürece
müdahil olmak, rahmetli Eroğlu’nun çıkıp “Susurluğa şeker fabrikası istiyoruz !”
demesi gibi ısrarla talep etmesi gerekiyor. Susurluk davranıp harekete
geçmezse, her platformda dile getirip istemezse bu şansı da kaçırabilir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder