13 Mayıs 2020 Çarşamba

13 Mayıs 2020 Çarşamba REİS Gazetesi/sayı161..................................Güçlü ve Zayıf yanlar(I)

Güçlü ve Zayıf yanlar(I)

Bu bölümün ilk yazısı yine Susurluk için stratejik önemde olan 'TARIM VE HAYVANCILIK’ üzerine. Daha sonraki yazılarda sırası geldikçe diğer 'GÜÇLÜ' ve 'ZAYIF' yönlerin karşılaştırılmalı olarak ele alındığını okuyacaksınız. Daha önce Whatsapp grubumuzda yapmış olduğumuz istişare ve tarama çalışması sonucu sektörün Tarım boyutunun güçlü yanları: Güçlü bir Tarım faaliyeti, Zengin su kaynakları ve sulu tarım imkânı, Organik tarım potansiyeli, Sağlıklı ve taze sebze meyve kapasitesi, Zengin biyo çeşitlilik, tıbbi ve aromatik bitkilerin varlığı, Önemli miktarda orman varlığına sahip olma ve Yaygın ve güçlü tarımsal örgütlenme” şeklinde belirlenmişti. Aynı şekilde; Canlı Hayvancılık, Kırmızı et ve süt üretimi, Süt ve süt ürünleri üretimi ile Kanatlı hayvan üretimi” yine sektörün Hayvancılık boyutunun güçlü yönleri olarak öne çıkmaktaydı. Diğer yandan sektörün mevcut durumda zayıf yönleri de grubumuzda: “Tarım arazilerinin ve işletmelerin küçüklüğü, verim düşüklüğü, Hayvancılık işletme ölçeklerinin küçük olması, İşletmelerin kurumsal olarak gelişmemiş olması, Markalaşmadaki yetersizlik ile İhracat ve markalaşma potansiyeli yüksek ürünlerin olmaması” şeklinde tespit edilmiş ve sıralanmıştı.
2016-2017 sektör raporlarından da anlaşılacağı üzere Susurluk yöresi tarım ve hayvancılıkta Türkiye’nin öncü bölgelerinden birisi. Balıkesir zaten Türkiye’yi doyuran il olarak biliniyor. Tarım sektörünün Türkiye ortalaması %9,5 iken bölgemizde bu oran %20’ler seviyesinde ölçülmüş. “İklim, sulanabilir arazi varlığı tarım ve hayvancılığa uygun”. Ayrıca “sözleşmeli üretim kültürü de gelişmiş” durumda. Üretim alt yapısı ve “çalışacak insan sayısı yeterli”. Zengin tarımsal üretim sahip olduğu dinamikler sayesinde gelecek için de bir artış potansiyeli gösteriyor. Bu itibarla ilimiz Türkiye’deki tarım ve hayvancılığın odak noktalarından birisi ve önemli miktarlarda üretim yapılarak ülke ekonomisine katkıda bulunuyor. Nitekim hayvancılık konusunda devletin 2023 planında ve GMKA’nın bölge planında önemli bir yere sahip olduğumuz açıkça belirtilmiş. Süt işleme ve gıda işleme fabrikalarının bölgedeki faaliyetleri ise önemli bir diğer avantaj. Özetle hem tarım ve hayvancılıkta, hem de “sektöre dayalı sanayi oluşumları konusunda güçlü bir potansiyel ve yüksek bir rekabet gücü”ne sahibiz. Bu çok çok önemli. Dolayısıyla ilçemizin yakın ve orta vadede sahip olduğu güçlü yanların geliştirilerek çoğaltması bölge için de stratejik bir önem taşıyor.   
 Halen yörede mevcut geniş ve verimli tarım arazileri ile uygun iklimsel şartlar zengin bir ürün çeşitliliği oluşturuyor. İlçemiz de elverişli iklimi, bitki örtüsü, verimli ve sulanabilir arazi varlığı ile bölgede öne çıkmakta. Meselâ Buğday (yeşil ot) üretimi” sadece Susurluk bölgesinde yapılıyor. 
   Aynı şekilde ilçemiz sahip olduğu iklim şartları, sulama imkânları ve uzun hasat süresi ile “tohum yetiştiriciliği için de en uygun bölge. Bu nedenle bölgemizde çok sayıda özel teşebbüs, resmi üretici ve ıslah kuruluşu var. İlçemizde de bu firmalar tarafından işletilen alanlarda tohumluk üretilmekte. 
   Özellikle ilçemiz ova köyleri olarak adlandırılan kısımda “sulu tarımla meyve-sebze üretimi” gerçekleştiriliyor. Ayrıca mikro klima bölgelerinin varlığı sayesinde çok çeşitli meyve türleri de yetiştirilebiliyor. “Gelişen meyvecilik faaliyetleri” bir anlamda alternatif kazanç yolları da demek. Meselâ halen ilçemizde “mantar üretimi” konusunda faaliyet gösteren ve kompost üretimi yapan işletmeler de bulunuyor.      Bunun gibi örtü altı üretim de birçok köyümüzde yapılmakta ve sera sayısı hızla artmakta. Çünkü ilçemiz “seracılık yatırımları için de uygun arazi varlığı ve jeotermal kaynaklar”a sahip. Bölgenin bu kaynaklara sahip olması, taşıdığı sıcaklık ve debi seracılık için son derece uygun bir ortam sağlıyor. 
     Arıcılık faaliyetleri için de elverişli ormanlık alanlara sahibiz. Ayrıca bölgemiz orman köylerinin cam fıstığı, yosun mantar ve defneyaprağı gibi değişik üretim alanlarında farklı kazanç imkânları var. 
İlçemiz özellikle büyükbaş, küçükbaş hayvancılık ve arıcılık için elverişli arazi, geniş meralar ve zengin doğal ortamlara sahip. Bu nedenle geçmişinden bu yana “ülke büyükbaş hayvan varlığında ilk sıralarda” yer alıyor. “Küçükbaş hayvancılıkta da kendine özgü ırklar” söz konusu. Bölgede büyükbaş ve küçükbaş hayvan beslenen, besi ve süt üretimi odaklı, irili ufaklı pek çok işletme var.      Bu yüzden Susurluk ilçesi ve bu bölge Türkiye’deki ve özellikle İstanbul’daki “kesik kırmızı et sektörünün en önemli tedarikçilerinden”. Bu yüzden bölgemizde “bir çok entegre et tesisi” faaliyet gösteriyor. Et ve et ürünlerinin pazarlanması bu merkezlerde gerçekleştiriliyor. 

      İlçemiz ayrıca süt ve süt ürünleri konusunda da öne çıkmış durumda. Özellikle “süt işleme fabrikalarının bölgedeki faaliyetlerinin fazla olması” güçlü bir yönümüz. Böylelikle üretilen sütler hem ilçedeki, hem de yakın çevredeki süt işleme merkezlerine pazarlanmakta. Bu bağlamda ilçemizden ülkenin dört bir yanına ve dünyaya süt ve süt ürünleri gidiyor. Diğer taraftan bölgemiz “Beyaz et üretimi”nde de ön sıralarda. İlçemiz çok sayıda tavukhaneye ve Türkiye’nin beyaz et ihracatında önde gelen bir markasının kesim ve işleme tesisine yer vermesi sebebiyle beyaz et sektöründe de söz sahibi.        
           Bunların dışında besi ve süt yemleri ile silaj ve küspe” türünden maddelere en çok ihtiyaç duyulan ve üretimi yapılan bölgelerden birisi Susurluk. Besi sektörü için önemli bir maliyet durumundaki yem hammaddeleri” konusunda oldukça zenginiz. İlçemiz, çok çeşit ve miktarda yem üretiminin gerçekleştirildiği bir bölgede. Bu bağlamda özellikle hububat, ayçiçeği, silajlık ve dane mısır üretim alanları geniş yer kaplıyor. Bitkisel ve hayvansal üretimin yoğunluğu nedeniyle aynı zamanda tarıma dayalı sanayinin gelişmekte olduğu bir bölge” burası. İlçemizde ve bölgemizde yoğun pancar üretimine dayalı olarak “Susurluk şeker fabrikası” meselâ bunlardan en önemlisi. İşlenen pancar, şeker, küspe ve melas gibi farklı pek çok ürün ortaya çıkarmakta ve tarım ve hayvancılığa katkıda bulunmakta. Ayrıca bölgemizde yer alan bazı Gıda işleme fabrikaları”nın varlığı da güçlü bir diğer yönümüz. Bu bağlamda bölgemizde birçok salça, donmuş gıda ve konserve fabrikaları bulunuyor. İlçemiz ve bölgemiz bu fabrikaların temel ham madde üretim merkezi konumunda.
TARIM VE HAYVANCILIK alanında güçlü yönlere sahip olduğumuz kadar “ZAYIF” olduğumuz ya da günden güne zayıflamakta olan başka taraflarımız da var. Meselâ; “Maliyetlerin yüksek olması” önemli bir sıkıntı. Bu zafiyet bazı konularda ulusal çapta yaşanan enflasyon, kur artışı ve girdilerin pahalanması nedeniyle bize yansıyor. İşin bu tarafı dış çevreden yönelen tehditlerle ilgili. Ancak, ekonomik olmayan faaliyetler, verimsizlik ve kötü yönetim” gibi sorunlar ilçemiz için de geçerli zayıf noktalar. Aynı şekilde ilçemizde üretilen bitki ve hayvanlarda görülen “Hastalıklar” da bizim için dikkate alınması gereken olumsuzluklar. Güçlü bir yaş meyve sebze üretim potansiyeline karşılık “pazarlamaya yönelik paketleme tesisleriyle entegre soğuk hava depoları eksikliği” ilçemiz için önemli bir boşluk.  Bir yandan da kırsal alanda giderek “boşalan köyler ve yaşlı nüfus” gerçeğiyle karşı karşıyayız. Bu sorun sanayileşme ile ortaya çıkan genel bir tehdit aslında. Çevremizde kümelenen sanayi tesisleri ve büyük kentler gençlerimiz için çekim merkezi olmuş durumda. Bu olgunun ilçemize yansıması “Tarım ve hayvancılıkta çalışacak insan gücünün azalması” olarak ortaya çıkıyor. Emek yoğun bir sektör olan tarım ve hayvancılıkta bilinçli ve girişimci bir genç kitleye ihtiyaç gittikçe artıyor. Bu sorunun üzerine gidilmesi ve orta vadede güçlü hale dönüştürülmesi gerekiyor. Bölgemiz şu ana kadar yoğun bir sanayileşme görmedi. Doğal olarak hava, toprak ve sularda meydana gelen kirlenme” henüz alarm seviyesinde değil. Ancak, ilçemizin içinden geçen Susurluk deresinde ve diğer su kaynaklarımızda gözle görülür kirlenmeler de yok değil. En güçlü yanlarımızdan biri olan sulanabilir arazi varlığımız bu kirliliğin artması ölçüsünde olumsuz etkilenecek. Konunun giderek zayıflama temayülü gösteren bir sorun olarak gündemimizde yer almasından daha tabii bir şey olamaz.
Tarımda Ziraat mühendislerimizin, Hayvancılıkta da Veteriner hekimlerin sahaya inmesi ve üretim faaliyeti içinde aktif olarak yer almaları gerekiyor. Bu anlamda Tarım ilçe Müdürlüğünde çalışan “Ziraat mühendisi ve veterinerlerin masada oturup evrak işleriyle uğraşmaları” zayıf bir yön olarak ortaya çıkıyor. Onların arazilerde, köylerde, çiftçilerle ve hayvancılıkla uğraşan üreticilerimizle omuz omuza uyum içerisinde çalışması lazım. Evrak işleri Ziraat odasınca veya düz memurlar eliyle de yapılabilir. Bu arada çiftçilerimizin ihtiyacı olan “bilgi ve danışmanlık desteği” 3 ayda bir yapılacak seminerlerle etkinlikle sürdürülebilir. Bir başka zayıf konu ise tarımsal arazilerin sulanmasında yaşanıyor. “Pahalı sulama” tarımsal üretimde oldukça önemli bir zayıf nokta. Üretilen ürünlerin maliyetinin düşürülebilmesi için sulama alanlarının kapalı sisteme alınması bir çözüm yolu olabilir. Böylece önemli bir maliyet oluşturan mazot ve elektrik tüketimi olmadan çiftçilerimiz vanayı açtıklarında tarla ve arazilerini sulayabilmeliler.
Hayvancılık konusundaki deneyimler “seçilen büyükbaş hayvan ırkı” konusunda da bir sorun olduğuna işaret ediyor. Bölgemizde yetiştirilen holstein cinsi hayvan nihayetinde bir süt ırkı. Doğrudur, çok süt veriyor ancak yavru sayısı az ve hastalıklara dayanıklı değil. Bir holstein ırkı yavru ne kadar yem verilirse verilsin 300 kilogram civarında oluyor. Fakat semental gibi başka bazı ırklar daha uzun ömürlü ve dayanıklılar. Ayrıca 20-25 kilo civarında süt verirken, 8-10 buzağı, 400 kilogram civarında et alınabiliyor.  Hayvancılıkta bir diğer önemli konu bölgemizde bulunan meraların değerini bilememek bu “meralardan yeteri kadar yararlanamamak”. Sadece Göbel bölgesinde 4000 dönüme yakın mera var ama verim ömrü çok kısa. Bu bağlamda mevcut meralarımızın kıymetini bilip koruyarak, ıslah edilip sulayarak yıl içerisinde hayvancıya olan katkısını arttırmamız mümkün.
yyalcin3@gmail.com

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder