31 Temmuz 2019 Çarşamba

31 Temmuz 2019 Çarşamba REİS Gazetesi/sayı121...............................Büyük davet


Büyük davet

Burada vakit geçirmeyi, seyretmeyi, dua etmeyi ve namaz kılmayı çok sevdim. Yalnızca karşımda Kâbe, üstümde sonsuz bir gökyüzü kubbesi. Bir taraftan defterimi yazıp, bir yandan da etrafımı seyrediyorum… Yüzlerce farklı takke, fes, başlık. Yüzlerce farklı giysi. Yüzlerce farklı beden. Genci yaşlısı, erkeği kadını, çocuğu bebeği, sakatı engellisi hepsi bir arada. Hepsi Allah'ın davetine uyup gelmiş. Burada bir ve bütün olmuşlar. İbretlik muhteşem bir manzara bu. 

Biraz önümde akan bir nehir gibi insanlar tavaf ediyor. Yanımda yöremde Kur’an okuyan, namaz kılan, dua eden, sohbet eden, Kâbe’yi seyreden onca insan… Hepsi Rabbin daveti üzerine burada. Onlar Beytullahın misafirleri:

Bir sancak altında kaç milyon insan / Ne tenleri benzer ne dilde lisan / Olmuşlar tek yürek tek beden de can / İnsanlığı gördüm… Beytullahta ben / Yedi bağın gülü, aynı destede / Yetmiş iki millet, aynı listede / Kaç milyon Âmin der aynı bestede / Tevhîd"le haşroldum Beytullahta ben / Sînelerde alev, ne kül ne duman / Dillerde bir soru: Vuslat ne zaman / Cehennem söndürür böylesi îman / Aşk ne imiş gördüm Beytullahta ben / Okyanuslar aşmış gelmiş nicesi / Aç susuz, uykusuz gündüz gecesi / Her nefes dilinde Kurân hecesi / Sevdâlılar gördüm Beytullahta ben (Abdullah Akbulak / Beytullahta ben)

Onlar o büyük davete uyarak gelmişler. “İşte geldim. Buyur Allah’ım !” diyerek dönüyorlar. Şu sıralar haccetmek üzere milyonlarca Müslüman yine Mekke’de toplanıyor. Onlar Hacc farizasını yerine getirmek üzere çağrılmış talihli insanlar. Dünyanın dört bucağından koşup gelmişler. Ne rengin, ne dilin, ne milliyetin, ne de cinsiyetin bir önemi var burada. Doğduğumuzdaki kundak bezi gibi, öldüğümüzde bürüneceğimiz kefen bezi gibi beyazlar içinde, adeta pervanelere benziyorlar. Ne mutlu onlara, ne mutlu o büyük çağrıyı işitebilenlere.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder