İsra ve Miraç
"En büyük saadet
Mü’min olmaktır / Hidayet Sendendir
Ulu Allah’ım
Ebedi selamet Mü’min
kalmaktır / İnayet Sendendir affet Allah’ım!
...
Rahmetin yağsın ki yeşersin sine / Son verelim Rabbim nefrete kine
Senden geldik varış Sanadır yine / Nihayet Sendendir affet Allah’ım!
...
Namaz Miraç’ımız divana durduk / Affına sığındık, mağfiret sorduk
Basiret nurunla gerçeği gördük / Dirayet Sendendir affet Allah’ım!
...
Ne büyük zenginlik kapını çalmak / En büyük mutluluk yolunu bulmak
Ne büyük saadet müslüman olmak / Şerafet Sendendir affet Allah’ım!
(Miraç Kandili Dua/Mikdat Bal)
Şüphe yok ki "İsra ve Mi'rac" hadisesi
peygamberimiz için çok büyük bir mucize olduğu kadar, mü'minler için de bir
mihenk taşı ve emsalsiz bir hediyedir.
Zira, o yıl peygamberimiz hem vefakar hayat arkadaşı
Hz. Hatice’yi, hem de sevgili amcası Ebu Talibi kaybetmişti. Öte yandan
kendisine ve inananlara yapılan zulümler bütün şiddetiyle devam ediyordu.
Sabrın sınırlarında gerçekleşen bu muazzam mucize ile Yüce Allah hem sevgili
peygamberine hem de bütün mü'minlere kıyamete kadar tükenmez bir teselli ve
umut kaynağı olmuştur.
Ayrıca, bu muazzam mucize kendisine iletildiğinde;
'Bunu o söyledi ise doğrudur' dediği için 'SIDDIK' lakabını alan Hz.Ebu
Bekir'de de günümüz insanları için ne büyük bir mesaj vardır.
Ve Allah’a inanan bir insan için O’na tevekkül ne
güzeldir. Zaman zaman zorluklar yaşayan, sıkıntılarla karşılaşan, bu sebeple de
üzüntü ve umutsuzluğa kapılan günümüz Müslümanları için ne güzel bir örnektir
Mi'rac.
Sözün özü, Allah’a yönelen (inşallah) kazanmıştır, ona
gitmeyen bütün yollar ise dünyada ne kadar gösterişli olursa olsun (ma'zallah)
hüsrana çıkar !
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder