Kızıma,
Gönderdiğin
fotoğrafı aldım. Sen benim kızımsın, canımsın. Elbet, benden bu kadar uzak
düşmene çok içim acıyor, ama sabrediyorum.
Seni anlamaya ve senin seçimlerine
saygı duymaya çalışıyorum. Bir gün mutlaka doğrunun, iyinin ve hakkın yanında
olacaksın eminim.
Çünkü, senin mayanda haram yok, yedi ceddinde de çapulculuk
olmadı. İnşallah bu süreci en kısa sürede atlatacağına inanıyorum. Rabbime senin için dua ediyorum.
Gelelim, gönderdiğin fotoğrafa. Ulusalcı bayrağı
taşıyan bir kız, sosyalist ayrımcı partilerden birinin bayrağını taşıyan
militan bir genç tarafından polisin sıktığı sudan kurtarılırken, bir diğer
gösterici de kenarda bozkurt işareti yapıyor. Sen buna birbirinden farklı
düşüncede insanların dayanışması diyorsun. Bana kızma ama ortada bir dayanışma
var sanıyorsun değil mi ?
Ben sana orada ne gördüğümü söyleyeyim, sen
değerlendir olur mu kızım ? O fotoğrafta;
• Bu dünyada varoluşlarını
bile daha anlamlandıramamış olanların,
• Bu ülke için düşünmek,
konuşmak, yazmak yerine herkese ve her şeye karşı olarak var olmak
isteyenlerin,
• Ülkeyi bırakalım,
kendileri için dahi henüz hiç bir şey olamamışların,
• Apartmanda, büyükşehirlerde,
sitelerde, tatil köylerinde doğmuş büyümüş; köyü, gecekonduyu ve varoşları hiç
tanımamış olanların,
• Adına mücadele ettiklerini sandıkları o sessiz
yığınların nasıl yaşadığını, neye inanıp neye güvendiklerini
bilmeyenlerin,
• Alın teriyle çalışıp üretmenin, aile geçindirmenin
çocuk yetiştirmenin ne demek olduğundan habersiz olanların,
• Aşılı ve fanusta yetişmiş, bu yüzden de bildiği
kendi yaşam tarzından başkasını anlayamayanların,
• Demokrasi ve özgürlükler için hiç sıkıntı ve çile çekmemişlerin,
• Demokrat olduklarını iddia ettikleri halde bir türlü
seçim sonuçlarını hazmedemeyenlerin,
• İçki içmeyi, kuralsızlığı çağdaş yaşam, kendisine
benzemeyenleri de cahil ve geri zannedenlerin,
• Bu ülkenin başbakanına
küfrederek, kırarak, yakarak, kirleterek aslında sempati değil sadece daha
fazla nefret topladıklarını göremeyenlerin,
• Afiş açan, taş ve molotof atmayı masum gösterip,
kanunsuz eylemlerine karşılık sıkılan suya ve gaza ağlayıp sızlayanların,
• Gezi parkından başlayıp daha ne dedikleri bile
anlaşılamadan birilerinin darbe ve isyan kumpasına düştüklerini fark
edemeyenlerin,
• Kendisinin herhangi bir fikri olmadığı için de
anarşist, komünist, sosyalist, nihilist, satanist, Kemalist, ulusalcı ve daha
bilmem ne bir sürü fırsatçı grubun arasında kaybolanların,
• Asıl, tepkilerini demokratik yoldan onları toplayıp
iktidara götürmesi gereken; dinazor, fırsatçı, laf cambazı, iktidarsız, umutsuz
vaka CHP ‘ye yöneltmeleri gerekirken hedeflerini şaşıranların,
• Şu anda düşmanımın düşmanı dostumdur diye sokaklara
çıkan, ancak, birdenbire uluslararası ve ulusal faiz lobileriyle bazı medya
kartelleriyle aynı çizgiye düşen aymazların,
• Hayatta bu birlikteliği sürdürmeleri ve hayırlı
birşey yapmaları mümkün olmayan ve asla hiç bir çözümde birleşemeyecek, her
kafadan farklı ses çıkaran kalabalıkların,
Hiç bir zaman kök salıp gürleşemeyecek UMUTSUZ
BİRLİKTELİĞİNİ görüyorum.
Peki Başbakan’a ve Ak partiye ne diyorum diye
soruyorsan. Şu anda bana göre onlar, şer güçlerin dişlerini gıcırdattıkları,
arkasında durmam gereken taraf. Görüyorum ki tüm bu haksız ve hadsiz
saldırıların hedefindeler. Yaptıkları bunca güzel şeye karşı aniden yükselen bu
tepkiyi artık masum göremiyorum. Bu konuda daha çok şey söyleyebilirim ancak,
seni ve senin gibi düşünenleri azıcık bile olsa incitmek istemem. Tecrübemle
bildiğim kesin bir şey var, bütün bu olanlar Ak partiyi bir on sene daha %
60’la iktidara getirir. Bunları da sen araştır, oku ve anla olur mu ?
Benim güzel kızım. Allaha emanet ol.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder