Bu yılın Mart ayı gerçekten de zorlu geçti. Eskiler "Mart kapıdan baktırır kazma kürek yaktırır" demişler. Defalarca kar yağdı, galiba 35 yılın en zorlu kışıymış yaşadığımız. Bir taraftan kuraklık olmasın, barajlar dolsun dedik, bir yandan da bol bol şikayet ettik.
Ukrayna savaşı 24 Şubattan beri devam ediyor. İki ülke arasında ilan edilmemiş, orantısız bir savaş bu. Dünyanın gözü önünde bir ülke şehirleriyle, stratejik tesis ve masum insanlarıyla mahvediliyor. Rusyanın zorlanması, hedeflerine ulaşamaması ya da büyük ölçekli zayiatları sonucu değiştirmiyor.
Batılı ülkelerin bol reklam, bol laf, bol ambargo ve yaptırımları da şu ana kadar etkili olabilmiş değil. Üstelik Ukrayna üzerinden uzaktan kumanda düello davranışları gerçekten de tarihi bir ibret örneği. Savaşın oluşturduğu ekonomik tsunamileri hiç saymıyorum. Dünyada hiçbir uluslararası kurum ve ülke Türkiye'nin İstanbul buluşması kadar sorunun çözümüne yönelik olumlu bir davranış gösteremedi.
Salgın ve kış ortamında zaten patlamaya hazır enflasyon Ukrayna savaşıyla daha da erken başını kaldırmış durumda. Başlangıçta döviz kurlarının önlenemez yükselişi ile ilişiklendirilen pahalılık o mesele durdurulmuş olsa bile hızını kesmeden devam ediyor. Hükümetin KDV indirimleri dahi tam olarak etkili oldu diyemem.
Corona açısından da Mart ayı son derece gerilim dolu geçti. Bugün dünyada Corona günlerinin 832.nci, ülkemizde de 753.ncü günündeyiz. Şubattan 64 binlerde devralınan vakalar inecek mi, inmeyecek mi sorusu hepimizin aklındaydı. Adeta aralanan kapıdan endişe ile baktık gelişmelere.
Sağlık Bakanı Dr. Fahrettin Koca’nın Türkiye’de İlk Vakanın görüldüğü 11 Mart 2020’de; “Şimdi yapmamız gereken hayatımızı tedbirler doğrultusunda bir düzene sokmaktır” açıklamasından sonra iki tam yıl geçti ve nihayet 2 Martta Koronavirüs Bilim Kurulu, salgınla mücadelede gelinen nokta ve kısıtlamaların tekrar değerlendirilmesi gündemiyle toplandı.
Yapılacak açıklamanın, başta maske konusu olmak üzere bir süredir beklenen haberleri getireceğini biliyorduk. Zira bir süredir salgının azalan etkilerine bağlı olarak dünya genelinde kısıtlamalar kaldırılıyordu ve hayatımızı yeniden düzenlemek için gerekli değişiklikleri yapmanın bizde de zamanı gelmişti.
Virüse karşı yaygın mücadele artık sadece aşıyla. Ki artık Covid-19 aşısı üreten 9 ülkeden biriyiz ve bu başarıya yaklaşık 22 ayda ulaşılmıştı. Yine de risk grubunda olan yakınlarımıza karşı koruyucu olmalı, zamanı gelen aşımız olup olmadığını takip etmeliyiz.
Bilim Kurulu Toplantısının ardından, tedbirlerde yeni dönem açıklandı. Salgınla, toplum olarak, kısıtlamalar aracılığı ile mücadele etme döneminden hastalıktan bireysel olarak korunma aşamasına geçilmiş oldu. Dolayısıyla genel olarak maske, HES uygulaması ve test mecburiyeti kalktı. Yeni dönemde de eğitim de kısıtlamasız devam edecek. Maskeleri hayatımızdan çıkarmıyoruz ama artık maskeyi, gerektiğinde hemen takmak üzere yanımızda taşıyoruz. Yani her durumda şart değil fakat risk durumunda mutlaka takılmalı.
Yeni dönemin ilk farklılığı 3 Martta Bakan Koca’nın vaka tablosunu paylaşmayı unutması (!) oldu. Artık günlük Covid-19 Tablosu, her akşam Sağlık Bakanlığı http://covid19.saglik.gov.tr adresinde yayınlanmaya devam edecek.
Bakan Koca 11 Martta yaptığı açıklamada: “Türkiye’de ilk Covid-19 vakası iki yıl önce bugün tespit edilmişti. Gelinen noktada salgın, toplumsal hayatı tehdit eden bir olay olmaktan önemli ölçüde çıktı. Riskle orantılı tedbirlerle hayatımıza devam ediyoruz. Kayıplarımıza Allah’tan rahmet, hastalarımıza şifa diliyorum” dedi.
17 Mart gününü 18 Marta bağlayan gece mübarek Berat Kandiliydi. Üç ayların ve Şaban ayının bu kutlu zaman durağı müminler için bir af ve bağışlanma gecesi. Gecemiz bereketli, dualarımız kabul olsun inşallah.
Ertesi sabah 18 Mart Deniz zaferimizin 107.nci yılıydı. O yıl yaşanan Çanakkale Savaşı, Cumhuriyetimizin kuruluşuyla sonuçlanan Kurtuluş Savaşından önce milletimizin hayat memat mücadelesiydi. O günün komutanlarını, tüm şehit ve kahramanlarımızı minnetle yâd ediyoruz. Ayrıca ne mutlu ki aynı gün açılan 1915 ÇANAKKALE KÖPRÜSÜYLE millet olarak hep gurur duyduk.
Mart ayı boyunca yapılan test sayısı 250 binin altına hiç düşmedi. Nitekim Ortalama test sayısı 321.480 olarak gerçekleşti.
Yandaki tablodan da görülebileceği üzere vakalar ay sonuna kadar 15 binin altına indi ama bu devam edecek miydi?
10 Marta 64-30 bin bandında yüksek seyrediyordu.
Daha sonra kademeli olarak düştü. Önce 18 Martta 20 binin altına (19.126) indi. Ardından ay sonuna kadar 14 binlere kadar geriledi. Ancak bir aylık ortalamanın 24.874 olduğunu düşünecek olursak henüz sona gelinmediği de açık.
Aşağıdaki grafik vakaların mart ayı içinde nasıl bir düşüş seyri izlediğini gösteriyor. Ay içinde tam dört tane kabarma görünüyor. İlk kabarma 8 martta (37.407), bir sonrası 15 martta (24.614) gerçekleşmiş.
Diğer ikisi ilk ikisine nazaran daha düşük seviyelerde olmasına rağmen yine de yüreğimizi kaldıran, "bitmeyecek mi?" endişelerimizi körükleyen kabarmalar. 17 Martta (17.426) ve 29 Martta (16.190) zirveleri görülmüş.
Ama tüm bir ayı topluca gördüğümüzde endişelerimizin yersiz olduğunu, ufak kabarmalara rağmen düşüş trendinin ay boyunca sürdüğünü anlıyoruz. Neticede 28 Şubatta 64.275 olan vaka sayısı % 77,7 azalarak 31 Martta 14.336'ya inmiş. Bu çok açık bir iyileşme.
Yapılan testlerle vaka sayılarının ilişkisine bakacak olursak, ay başında %16 olan vaka/test sayısı oranı ayın sonunda %5'lere kadar düşmüştü. İşte bu veri gerçekleşen ortalama %7,74 oranına rağmen umutlanmak için bir başka olumlu işaret sayılabilir.
Neden? Çünkü corona artık eski gücünü yitirmiş durumda. Test yapılan her 100 kişinin 16 sının pozitif çıktığı bir tablodan her 100 kişiden 8'inin hasta olduğu bir başka aşamaya geçmiş durumdayız. Bir ay içinde durumun yarı yarıya düşmüş olması elbette olumlu bir durum.
Sağlık Bakanı Dr. Fahrettin Koca 25 Marta yaptığı açıklamada; “Bugünkü vaka sayısı 15.303, vefat sayısı 68. Covıd-19 düşüşte! Salgının üstesinden gelmek iyice kolaylaşıyor” dedi.
Peki bu durum vefatlara da yansıdı mı? Görünen o ki yansımış. Mart ayına girerken 200'ün üstünde gerçekleşen vefatlar aynı vakalar gibi kademeli olarak önce 100'lere ayın son on günü de 50'lere kadar düşmüş görünüyor.